*Bade*
Şaka gibiydi, ortaokul bitmişti. Dostlarım yanımda yoktu, Naz yoktu. Lise hayatım başlamıştı. Daha okulun başındaydık, okul başlayalı 2 hafta olmuştu. Hala liseli olduğum gercegini kabul etmek garip geliyordu. Simdiden birkac arkadaşım vardı ve gözüme kestirdiğim bir cocuk. Bizden büyük olduğu belliydi. 9. sınıf degildi 10. sınıf hiç degildi, 11. sınıf olma ihtimali yüksekti. Çok büyük durmuyordu, ama küçükte değildi. Daha önce gördüğüm birine çok benziyordu ve ben kime benzediğini daha dün gece farketmiştim. Culpa Mia'nın ana karakteri Nick yani Gabriel Guevara. Bu kadar benzemeleri normal değildi. Çocuğun ismini bilmediğimiz için bizde ona Gabriel diyorduk. Birtek görünüş olarak değil etrafa yaydıkları enerjide aynıydı. Bu çocuk bir garipti.
*Akşam*
Yine Naz'lara gelmiştim, bu aralar her gece onlardaydım. Sebebi okuldaki Gabriel dediğimiz çocuktu. Naz çocuğun yüzünü merak ediyordu ama fotoğrafı yoktu. DAHA ÇOCUĞUN ADINI BILMIYORDUM. Naz çocuğu tanıyabileceğini söylüyordu çünkü yaşadığımız yer büyük değildi. Küçük bir yerde yaşıyorduk ve burda herkes herkesi tanırdı. Özelliklede babanız ve anneniz sevilen insanlarsa. Bizim ailemiz sevilirdi, sevildikleri içinde herkesi tanırlardı. Naz çocugun adını ögrenmem için beni darlıyordu.
"Tamam Naz yarın ögrenirim dedim, bende merak ediyorum çocuğun ismini" diyip yataktan kalkıp koltuğa oturdum.
"Bu merak etmiş halin mi? Ben senin yerinde olsaydım ilk günden öğrenmiştim kızım. Acele et biraz"
Yatağa uzanmış hoşlandığı çocuğun resmine bakarak bana bunları söylüyordu."Yeter bu kadar, kapat şu cocuğun fotoğrafını. Önemli olan o degil benim ben!" diyerek terliğimi kafasına dogru attım.
"Tamam be kırk yılın başı fotoğraf paylaştı ona bakıyorum. Allah Allah" söylenerek telefonunu kapattı ve bağdaş kurarak oturdu.
"Sen nasıl ögreniceksin bu çocuğun ismini?" diyerek merakli bakışlarını bana dikti."Okulda illaki arkadaşları seslenir çocuğa, ordan duyarım bende"
"Hadi bakalım umarım seslenirler, aynı okulda olsaydık ben öğrenirdim senin için" dedi ve telefonunu tekrar eline aldı ve hoşlandığı çocuğun yani Ege'nin fotoğrafını açıp yüzünün yanına yaklaştırdı.
"Çok yakışmıyormuyuz ama? Doğru söyle" ciddi söylediği sey uzerine bir kahkaha attım ve
"Tabii canım nasıl yakışıyorsunuz anlatamam" dedim ve telefonumda biraz gezinmeye başladım.Birkac saat sonra Naz'ın attığı çığlıkla irkildim, mavi gözlerini kocaman açmış ve telefona bakıyordu. Ne olduğunu merak ettim ve koltuktan kalkıp Naz'ın yanına uzandım. Ekrana baktığımda şok olmustum, çünkü Gabriel dediğimiz çocuğun instagram hesabi Naz'ın telefonunda açıktı. Ufak bir çığlık ta ben attıktan sonra telefonun ekranına kitlendim. İsmi Emir'miydi? Profil fotografının üstüne tıkladım ve fotograf büyüdü, lanet olsunki bu cocuk fotograflardada cok yakısıklı cikiyordu. Basimi saskinlikla naza dondurup "Nasil buldun sen bunu kizim?" diyerek yatakta dogruldum, Naz'da aynı sekilde yatakta dogrulurken "Ne biliyim bir anda önüme cikti sende Gabriel'e benziyo diyince elemanın bu oldugunu anladım."
ALLAH'IM BU NASIL BIR SANS.
"Hemen hesabini at bana" diyerek telefonumu elime aldim.
Naz ise "Emredersiniz komutanim!" diyerek benimle dalga geciyordu. Neyseki ben daha sinirlenmeden hesabını bana atmişti, bende hic zaman kaybetmeden sira arkadasima hesabini attim. Birkac saat daha Naz ile Emir hakkinda konustuktan sonra eve gelmistim. Eve geldigimde yorgun oldugum icin dusa girip hemen yatmistim. Yarin beni guzel bir gun bekliyordu.*1 Ay Sonra*
Öğlen tenefüsünde bahcede Nur ile oturuyorduk, bahçede oturmamızın sebebi tabikii Emir'di. Banka oturmuş karşımda arkadaşlarıyla sohbet eden Emir'i izliyordum, Nur bıkmış bir ses tonuyla;
"Bir bucuk ay oldu hala konuşmadın şu cocukla"
"Dur zamanı var daha" dedim ve elimdeki meyvesuyu kutusunu agmak icin Emir'in oturdugu bankın yanındaki çöpe yaklaştım. Ben gittigimde arkadaşları birseyler anlatıyordu ama duyamamıştım. Tek fark ettigim sey Emir'in bakışlarıydı, bana bakıyordu farkindaydim. Çöpü atıp cok kısa bir süreligine Emir'e bekıp Nur'un yanına gittim ve "Bakışlarını gördün dimi?" diye sordum.
Nur ise "Gördüm tabikii nasıl görmiyim kızım" diyerek beni iyice sımarttı.
Gülüşerek üst kattakı sınıfımıza çıktık ve sıramıza geçtik. Sıraya oturur oturmaz Emir'in nasıl baktığını konuşmayq başladık, uzun bir bakışma degildi bu ama benim icin bir gelişmeydi. Dünya için küçük ama benim için büyük bir olay. Birkac dakika daha sohbet ettikten sonra zil caldı ve öğretmen sınıfa girdi. Son 4 dersimiz kalmıştı bence uyuyabilirdim, bugun yorulmuştum zaten. Hırkamdan kendime yastık yapıp sıraya koydum ve kafamı hırkaya koyup gözlerimi kapattım.Bu hikaye yazdığım diğer hikayeden cok farklı biliyorum cunku bu hikaye bestfriendimin ask hikayesi. Umarim tutar ve bu hikaye cocugun karsisina cikar. Amin. Neyse herkesin ismini popiskomdan salladim o yuzden kimse anlamaz(umarim anlamazlar)
2. Bolumu ne zaman aticam bilmiyorum biraz usengec biriyim🥰😉😻🖕Neyse slay gercek hayatta bulusamadilar ama ben burda onlari bulusturucam. INSALLAH GERCEK HAYATTADA BULUSURLAR AMIN. Cok iyi bir arkadasim Allah herkese benden bir tane nasip etsin🤭🤭🤭