Nur TURAN
Bu acil nöbetlerini iptal edemiyor muyuz?? Tam tamına 36 saatlik bir
nöbetten çıktım şimdi ise odama gidiyordum. Kıyafetlerimi hızlıca değiştirdim ve kirli eşyalarımı katlamaya bile gerek görmeden çantama deptim.Hastaneden çıkmadan önce Alp beyi kontrol etmeyi aklımın bir ucuna notumu raptiye işe beynime çaktım.
Son olarak imzalarımı attım ve kaskımı alarak odadan çıktım.Alp beyin odasına girdim ve kapıyı
tıklattım. İçeriden onay aldıktan sonra
gülümseyerek içeri girdim. Dün öğlen
gördüğüm adam hala buradaydı. Alp
bey ona baktığımı görünce "Muhammed üsteğmenim dedim gibi dediklerimi time ilet, öyle her gün biriniz burada görmiyeyim çık şimdi!" adı Muhammedmiş vayy be selamını verip çıktı.Bana baktı, baştan sona süzdü" ne o bana doktorlığunu inandıramadın, serseriliğini mi kanıtlayacaksın" ne alaka be "hayırdır yüzbaşı ne serserişiğimi gördün" alay vari bir şekilde güldü" ben değildim o kumral hemşir ile odada kıkırdayan, odadan kol kola çıkan"
AAaaaaa!!!! Bu beni mi kıskandı. Yok canım ona bakmadım ondan olmuştur.
Ondandır dimiiii?"Sana açıklama yapmazdım ama adım çıkmasın, o hemşir varya benim neredeyse 20 yıllık arkadaşım bee! Hem acaba saanesi acaba nöbetten yenu çiktum bulaşma baa 36 saattir ayaktayum birak seni kontrol edip çikacağum" gülüyodu baya baya hemde
TÖVBE RABBİM
"Buyurun doktor hanım pek birşey fark etmeyecek ama deneyin" yaklaştım önlüğümden iğne alavaktım ki deri ceket elime geldi. Salak. Hemen etrafa baktım. Pansuman dolabından bir tane bistüri buldum. "Dün yaptığımız gibi. "
Beni hiç yormadan gözlerini kapattı, örtüsünü kaldırdım ve bistürinin kör kısmını değdirilerek gezdirdim. Faha sonra asker olduğu için acıya karşı direncinin olduğunu düşünerek ona baktım. Gözleri açıktı, bana bakıyordu. "Acırsa hemen söyle" bistüriyi ayağına batırdım. Kanı çok değişikti her hangi bir hasta gibi değildi. Ona baktım beni anlamaya çalışıyordu.
"Hadi ama sıkıldım ben" haklı tabi asker adamı bunca zaman tutanilmek bile başarıydı. Yine bir florasan aydınlandı kafamda. "Dışarı çıkmak ister misin?"
Heyecanlandı ama geri söndü. " Kendi başıma dışarı çıkmak istemem." Bir kaç gün daha eve gitmesem olur du." tek olmıyacaksın zaten ben olucam" şaşırdı."Sen gitmiyormuydun?" bu niye benim gözüme sevimli gözüküyordu. Ne alaka yani. "Biraz daha eve geç gidebilirim. Ee çıkaşım mı?" hevesle başını salladı. "Allahım sonuda" güldüm. "Seni hazırlıyayım, sonra beraber benim odama gidelim alacaklarımızı alalım ve gidelim "
Onu tekerlekli sandalye ile odama götürdüm " burada bekle hemen geliyorum" arka tarafa geçip siyah bir scraps giydim. Cebime kalem, ışık, giriş kartımı astım ve Alp'in yanına ilerledim.
Masamın üzeririnden 4 boş tüp aldım."Bunlar niye senin odanda ve niye senin burada eşyaların var?" ilk soru tamam da ikincisi niye?" " kan alma ünitesi 2. katta biz ise 10 alt kata inmeye üşendim " ve sandalyeme oturdum. "Biraz yaklaşır mısın?" tüpleri bırakmadan elleriyle tekerlekleri çevirerek yanıma geldi. Tüpleri elime aldım " Ve ikinci olatakta uzun süre hastanede kalabiliyorum bazen, eve çok uğramam o yüzden." cevap vermeme memnun olmultu.
Turnikeyi elime aldım " kolunu uzatır mısın?" ikiletmedi. Hemen turnikeyi ayatlayıp iki tüp kan aldım. " diğer iki tüp niye?" MERAKLI " sana göstermem gereken birkaç birşey var farkı anlayabilmen için kullanıcam"
Ve o korkulu an kendi damarımı bulma. Korkumdan değil damarlarım ince ve derdindeydi çıcukluğumdan beri değişmeyen tek şey, kapıya çıkıp hemşire aradım ama öğle arasında oldukları için kimse yoktu. Oflayarak geri oturdum ve turnikeyi takmaya çalıştım " Ne oldu? Üzülmüş gibisin " fazla belli etmiştim galiba " kanımı alacak hemşire bulamadım. Damarlarım fazlaca ince ve derinde kendim bulmakta zorlanıyorum, gerçi hemşirelerde zorlanıyoşar ama o zaman ben yorulmamış oluyorum "
Birşeyler düşündü ve elimdeki turnikeyi elime aldı " o zaman ben yaparım ama baştan söyliyim hemşireler üç defada buluyorlarsa ben beş defada bulurum "
Yorulmayacağım için sevinmiştim.(Ben nasıl bu kadat çabuk güvendim buna ya nede olsa o bir asker di )
"Sen yapta" kolumu uzattım. Sağ pazuma turnikeyi geçirip sıktı. Kendini bana biraz daha yaklaştırdı, buram buram barut ve toprak kokuyordu. Sarhoş edici. Ve bir acı ve acıdan dolayı minik bir çığlık." özür dilerim, özür dilerim, aptal kafam habersiz yapılır mı salak! İyi misin? " endişeliydi " iyiyim koluma baktığında kan gelmiyordu bulamaıştı "hadi devam et. Bak şurdan daha kolay bulursun " diyip sağ elimin üstünü gösterdim. Şırıngayı çıkartıp pamuk bastırdı ve turnikeyi 111. İlk batırışında kanım gelmedi biraz geriye çekip ufak tefek kığırdattı ve tekrardan damarıma denk getirmeye çalıştı.
BİNGOO!!! bulmuştu ilk defa bu kadar acısız ve çabuk yapanı bulmuştum. Hemen tüpleri kanım ile doldurdu ve şırıngayı çıkardı. Turnikeyi çözdü ve bana baktı ve gülümseyerek elindeki tüpleri havaya kaldırıp salladı. "Sandığımdan çabuk bitirdim" güldüm ve arkasına geçtim"Gerçekten de öyle oldu. Şimdi doğruca labaratuvar bölümüne gidiyoruz." Laboratuar katına inip kan bölümüne girdik. Herkes öğle arasında oldukları için kimse yoktu.
Hemen mikroskopla incelemek için ilerledik " heyecanlı mısın? " kafasını kaldırıp " neye e, kan incelemek için hangi insan yavrusu heyecanlı olur? Hayır anlamıyorum ki ne var bu kanda?"
"Benim ki ile seninkinin farkını görünce anlarsın aslında bir nebze kendine tedavi yöntemi bulacaksın daha ne?" elini havaya kaldırıp he he dercesine salladı. İlk önce kendi kanımı lam'a damlatıp yaydım ve mikroskobu ayarladım. Ona uzattım" bu niye fazla sıvı gibi gözüküyor?" güldüm " demir eksikliğinden ayda bir hastam olmazsa kendime serumunu takıyorum " anladım dercesine salladı ve tekrar incelemek için baktı.
"Hadi benimkine bakalım ne fark var merak ediyorum ." meraklı olması hoşuma gitti. Başka bir lam'a kanını damlattım ve mikroskobu ayarladım
"Önceliği sana vermek isterdim ama hemen bakıp vericem ve sen bakana kadar birkaç fikir yürütücem yüzbaşım izin var mı?" güldü ve " öncelik sizindir doktor hanım'ım buyrun lütfen. "HANIM 'IM mı ? Neyy ne oluyor lan ohaaa, ha bu uşak baa hanumum mu dedi baa mı öyle geliyi. TÖVBEE!
Hemen mikroskopa eğilip kanı incelemeye başladım. Bir kısmı çok şeffaf iken diğer kısmı büyük bir pıhtı gibiydi. Bir cımbız alıp pıhtı gibi yeri ayırmaya çalıştım. Çalıştım diyorum çünkü asla ayrılmıyordu aksine daha da kenetlenmiş gibilerdi." Heyy!! Kanımı mıncırma o kanın her damlası TSK kanı haberin olsun ve ayrıca bende bakıcam ver" mikroskobu ona yaklaştırdım ve düşünmeye başladım.
Evet!! Üçüncü bölümü de bitirdim. Diğer bölmede sizce bizi neler bekliyor?
Oylarınızı eksik etmeyin. İyi okumalar💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK ADIM (+18)
ChickLitVatanını korumak için gazi olan bir asker o askeri iyileştirmek için çabalayan bir doktor... - Ben aylar sonra ilk adımımı seninle atıyorum...