Merhaba bu fici deneyimsiz olarak yazdığımı ve ona göre eleştirmenizi rica ediyorum
🌙
"Lan okul gezisi olucakmış!"
Panoda gördüğüm fotoğraf ile bizimkilere haber etmek için hemen telefonumu açtım ve Chan'ı aradım. Daha çalmadan telefonu açtı. Manyak bu çocuk.
"Efendim Minho, yine ne oldu Minho, kime sataştın Minho, kantinden bir şey istiyor mus-"
"Ya Chan Allah aşkına az bir soluklan nolursun. Bir şeyi haber vericem, bahçede bizim ağacın orda buluşalım hemen."
Dedim ve karşı tarafın cevabını beklemeden telefonu yüzüne kapadım.
Bahçeye alelacele inerken bir çocuğa çarptım ve düştüm, haliyle oda düştü.
"İyi misin, özür dilerim."
"Ben iyiyim sağol, sen iyi misin asıl çok sert çarptım özür dilerim."
"İyiyim iyiyim sorun değil."
Yine hızlı olucak şekilde, bu sefer düşmemeye özen göstererek, bahçeye çıktığımda ağacın oraya gittim. Herkesi toplamış canımın içi. Adam ya!
"Şimdi arkadaşlar şöyle ki okul gezisi varmış ve herkes geliyormuş."
"Kim dedi lan geleceğimi." Changbin atılmıştı öne. Ben dedim kardeşim var mı bir itirazın?
"Öyle işte geliyorsunuz hepiniz."
"Yine bizim yerimize karar verdi piç ya." Dedi bu sefer chan.
"Evet başka sorusu olan?" Cümlemi tamamladığımda onlara izin vermeden devam ettim. "Bende öyle düşünmüştüm."
O sırada zil çaldı ve ve sınıfa geçtik. Okul sabahçı ve öğlenci olarak ayrılıyordu ve biz sabahçıydık. Derslerimiz blok, 1 saat ve 4 taneydi. Ama bu demekti ki bize okul sonrasında gezmek için baya vakit kalıyordu ve bu bizim işimize geliyordu tabii.
"Lan ders yine mi matematik?!" Sinirle çıkıştı Seungmin. Cidden lan niye bizim bütün dersler matematik amk?
"Neyse hoca geldi susun." Chan'ın dediği üzerine Changbin ile kapıya baktık. Cidden gelmiş canım hocam ya. Seviyorum ya matematik hocasını, aynı zamanda sınıf hocamız, kafa adam yeminle.
"Evet gençler geziye gelecekler kimler?" Hoca soruyu sorduğu anda elimi kaldırmıştım ve diğerlerinin de ellerini kaldırmaları gerektiğini söylemiştim.
"Tamam sırayla isimlerinizi yazalım şimdi. Başlayın burdan en son kağıdı bana verirsiniz. İzin kağıtlarını da alırsınız Chan'dan. Chan hemen gel dağıt şunları." Dediğinde hem Chan'a izin kağıtlarını verdi hem de öğretmenler masasının önündeki sıraya koydu kağıdı, böylelikle kolayca isimleri alabilecekti.
"Oturmayı siz istediğiniz gibi yapıcaksınız. Ama liste oluşturup kimin kiminle oturacağını bana bildirmeniz gerekiyor. Başkan sen halledersin onu." Başkanımız olan Chan hocaya kafa salladığında ben kafamda kurmaya başlamıştım bile nasıl oturacağımızı.
"Kanka bak şimdi sen Seungmin ile otur, sen Jeongin ile." Dedim ve Chan'ın getirdiği kağıda oturacakları gibi yazdım.
"E Minho sen kaldın boşta?" Dedi Chan. Hemen ardından Jeongin atıldı "İstersen ben oturayım seninle?" "Yok ya gerek yok ben otururum biriyle, olmadı geçenki gibi tek otururum daha rahat hem."
(Jisung'tan)
"E ben kiminle oturucam?"
Hyunjin Felix ile birlikte oturmak istiyordu. Hyunjin'in Felix'ten hoşlandığını bildiğim için zorluk çıkartmadım ama ben kiminle oturucam amk??
"Jisung'um bee canım kardeşim, sen varya sen beton yetmez amk." Felix önümüzdeki sırada oturduğu için rahatça konuşuyordu tabii. O rahatı götüne batırıcam ben onun.
"Lan eşşek, ben ne yapıcam, kiminle oturucam amk ben?!" Fazla bağırmış olucam ki Hyunjin hemen eliyle ağzımı kapadı.
"Lan sussana gebeş kaplumbağa, tek oturursun nolcak geçen gezide olmuş öyle bir şey şimdide olur ne var?!" Ulan eşşek ulan eşşek dua et öyle bir ihtimal var yoksa ben seni bir güzel s-
"FELİX" düşüncelerimi bozan ses tabii ki de Hyunjin'in sesiydi. "Efendim Hyunjin ne bağırıyorsun o kadar uzakta değilim ön sırandayım ya hani?" "Olsun Felix'im sen bak yeter ki bana." Ay birde yavşak, bir görseniz ben her gün sap sap bunları izliyorum, benimkide can ama...
"Neyse neyse ben Hyunjin ile oturuyorum dimi Jisung? Söylesene Jisung? Öyle değil mi Jisung? Hyunjin ve ben dimi Jisu-"
"AY JİSUNG'UNUZ BATSIN AZ DURUN EVET SEN HYUNJİN İLE OTURUYORSUN EVET BEN YALNIZ OTURUCAM EVET EVET EVET!" Böyle de evlenme teklifini kabul etmişim gibi oldu ama yokki biri teklif etsin amk.
"Ya ne kızıyorsun, ona göre hocaya liste vermemiz gerek ondan sordum." "Tamam biraz fazla çıkıştım haklısın özür dilerim." Bizim kavgalarda böyle işte napalım ayrı kalamam ben bu salaklarımdan.
"E o zaman ben tek oturuyorum?" Sorumu yineledim çünkü emin olmak benim için önemli.
"Hayır öyle düşünme, biz Hyunjin ile birlikte oturucaz." Mantıklı lan. Helal lan sana Felix!
🌙
Selam abeleeer! Bu ilk fic yazma deneyimim ve ağır sözler olmadıkça eleştiriye açık birisiyim. Umarım iyi anlaşırız! Kendinize iyi bakıın❤️
