MY LİTTE MODEL~Taekook~

26

Çoğu kişi okuyo ama resmen kimse oy vermiyo o yüzden oy sınırı koymaya karar verdim. Artık biraz daha aktif olucam ama eğer oy sınırının altında kalırsa yeni bölüm yazmamayı düşünüyorum

Yazım yanlışı varsa kusura bakmayın ve iyi okumalarrr >_<

----

Taehyung'dan

"Ben senin ebeni ya! Doğarken görmemiş mi ters çıktığını acaba!? " dedim elimdeki topu yere atarken. "Oğlum sen benden ne bekliyosun acaba? Ben mi dedim sana Yoongi'yi alma diye?" dedi Jimin.

"Biz size daha başlamadan dedik ama. Jungkook ve ben Basketbol takımındaydık diye." dedi Yoongi yerden topu alırken. "Üstelik Jungkook lisanslıydı" dediğinde elimi anlıma vurdum. "Tamam son periyot ben alıyorum Jungkook'u" dedim kolundan tutup kendime çekerken. Jungkook hemen kafasını göğsüme yaslamıştı. Yorgun olduğu belliydi üstelik boncuk boncuk terlemişti. "Olmaz öyle" dedi Yoongi.

"Yoongi zaten yirmi sekize, atmış beş biz alıyoruz. Dönmez yani burdan" dedi Jungkook. "Sen bizi mi aşağladın bakayım" dedim Jungkook'a bakarken. Tavşan dişleri ile gülümsediğim zaman yanağına kocaman bir öpücük bırakıp sıkıca sarıldım ona. "Hadi hadi başlayalım" dedim ve hızlıca Yoongi'nin attığı topu alıp sektirmeye başladım.

"Sevgilim pas at! " diye bağırdı Jungkook koşarak ilerlerken. Hızlıca Jimin'i geçip topu Jungkook'a attığımda zıplayıp atmıştı. "Jimin, sen bana bırak Jungkook'u" dedi Yoongi.

Jungkook topu alıp koşarak ilerlerken bir anda önünü kesen Yoongi ile bana pas atmak için zıpladığı sırada bir anda zıplayan Jimin ile Jungkook yere düşmüştü. Jimin kolunun üstüne düşünce acı içinde bağıran Jungkook ile hemen yanına oturdum. "Aşkım" dedim yavaşça Jungkook'un koluna dokunurken. Acıyla bağırınca bakışlarım Yoongi'ye döndü. "Kırıldı kolu heralde" dedi. Yavaşça kolunu tutarken Jungkook dolu dolu gözlerini kapatınca gözünden akmıştı yaşlar. "Canı acıyo doktora gidelim hemen. " derken kolunu çeken Yoongi ile Jungkook ağlayarak kolunu çekip bağırmışıtı. Hızlıca kucağıma aldığımda sağlam kolunu boynuma doladı.

Sahadan çıkıp arabaya bindiğimizde Yoongi yanımıza gelip arabayı sürmek için öne geçmişti. Jimin ise öne geçip bize dönmüştü. "Ben çok özür dilerim... " dedi kırgın bir sesle. Jungkook burnunu çekip onunla ilgili olmadığını söylemişti. Biz hastaneye geldiğimiz zaman ise Jungkook ağlamayı bırakmıştı çünkü doktor onu ne zaman ağlarken görse şeker vermiyodu.

Yukarı çıkıp hemen doktorun odasına girdiğimiz zaman bizi beklediği için hemen film çekmedim için karşı odaya gönderdi. Jungkook kolunu yaslayıp camın arkasından bana bakmıştı. Hemşire çıkmasını söylediği zaman ise hemen yanıma gelmişti. Beraber tekrar doktorun odasına girince doktor ekranına düşen filmi bizim gördümüz ekrana yansıtmıştı. "Üç kırk var. İkisi ciddi değil ama biri ameliyat gerektirebilir gibi" dediğinde hemen doktora döndüm. "Nasıl bir ameliyat olucak bu" dediğim zaman elindeki kalem ile kırık bölgeyi gösterdi. "Burdaki kemiğe başka bir bölgeden kemik alıp oraya yerleştiricez. Ama gerek kalmayabilir"

Jungkook sulu gözleri ile bana bakarken kafasını yavaşça göğsüme yasladım. Doktor yanımıza gelip Jungkook'un kolunu tuttu ve sert bir şekilde bir kaç kere çekti. Ağlayarak bana yaslanan Jungkook'un saçlarının arasına küçük öpücükler bırakıp onu sakinleştirmeye çalışırken en son kolunu çekip kucağıma çıkarak sıkıca sarılmıştı bana. Ağlayarak kafasını boynuma gömerken gözlerim karşımda oturan Jimin'i buldu.

"Lütfen sedyeye oturun alçıya alıcam zaten" dedi doktor. Jungkook sedyeye oturup kolunu doktorun dediği gibi tutarken sulu gözlerini öbür eli ile siliyodu.