Mardin'de Bir Tavuk Meselesi

Ağam bizi kıskaniir

Sabah olmuştu horoz sesiyle kalkmıştım dün akşam kötü olduğum için çocuklara hiçbir şey açıklayamadan uyumuştum tam bunları düşünürken kafama bir tekme yedim bu denizin ayağıydı hayvan çok dağınık yatıyordu kafama vurma bedeli bacağından ısırdım ve dılarıya kaçtım o ise benim peşimden
-sanki nereye gidebileceksin diye söylenerek gelmeye başladı
Dışarıya kahkaha atarak çıktım ve -deniz ne olur bir şey yapma kafama vurdun ondan yaptım valla dedim
Deniz durdu ve
- kafana mı vurdum dedi
Zaten uyuyordu hatırlamasını beklemiyordum ama
-evet dedim
Bir anda üstüme tekrar gelmeye başladı ve geri geri gidip trabzanlara yaslandım
-gelmesene ne geliyorsun dedim
Ama gelmeye devam etti
-salak dur kafana bakacağım deyince biraz rahat ettim
Kafamı eğdim biraz şişmiş dedi ve şişen yeri öptü
Gel hastaneye götüreyim istersen dedi bende
-yok sağ ol dedim
ve kolunu omzuma attı içeriye götürdü içerde bizimkiler odayı topluyordu ama Buse hala yatıyordu tam kaldıracaktım Aras dur elleme yorgundur dedi o yüzden ellemedim o zaman onu. Yapacağı işler sende Aras dedim iyi madem dedi sevdiği kız uyusun diye kabul etmişti sadece
Bu beni duygulandırdı ve odadan çıktım balkonda biraz takıldım Aras kahvaltı hazırlıyordu bana seslendi git biber topla dedi tamam dedim ve çıktım evde salatalıkta yoktu onuda alayım barı dedim ve ilerdeki bahçeye yürümeye başladım o sırada Murathan ağa ileride bir taşta oturuyordu bildiğin taşta ama hemen sinirlendim ilerideki çocuklarımızı riske atıyordu resmen o yüzden ona seslendim
-Murathan kalksana ordan ne yapıyorsun ya dedim
Murathan ağa ağırından:
Sabahki olanları düşünüyordum o arkadaşım dediği çocuk resmen rüyanın kafasından öpmüştü acaba arkadaşı değil miydi tam bunları düşünürken rüyanın sesini duydum
-murathan kalksana ordan ne yapıyorsun ya dedi
Bir şey oldu sanıp ayaklandım ne oldu bir şey mi oldu dedim
-yani bir şey olmadı ama olabilir oturma taşa çocuğumuz olmaz bak deyince donakaldım ne diyeceğimi bilemediğim için aklıma gelen ilk şeyi söyledim ilk ve en saçma şeyi
-sabah o çocuk niye seni trabzana sıkıştırdı ve kafanı öptü
Rüya donakaldı sen nerden gördün dedi ve dayanamayıp
-akşamdan beri uyumadım neden yan yana yattınız hemde ikisinin ortasında yattın ne oluyor dedi
Antalyalı rüya ağızından:
Murathanın yaptığı ima hiç hoşuma gitmemişti
-sen ne dediğinin farkında mısın onlar benim arkadaşlarım hele deniz en yakınımız buseyle beni hep korur akşam korktuğumuzda gelir aramıza yatar üstümüzde hakkı çok yaptığın çok ayıp dedim ve sinirle arkamı dönüp gittim
Murathan kusura bakma bilmiyordum falan dedi ama dinlemedim dedikleri çok ağırdı ve zoruma gitmişti eve geldim ve gözlerim doluydu deniz hemen yanıma geldi ne oldu rüya dedi daha cevap veremeden Aras yanıma geldi lan biberler nerde dedi deniz arasa bağırarak lan kız ağladı ağlayacak ne biberi az insan ol dedi Aras yeni farketmişti ağlayacak gibi olduğumu ne oldu lan özür dilerim dedi bende sorun yok yolda yılan vardı ondan korktum biberide alamadım kusura bakmayın dedim ve koltuğa geçip oturdum onlara yalan söylemiştim artık daha kötü hissediyordum mert
-rüya olsun ben hemen alıp geliyorum dedi ve benim terliklerimi giyip çıktı
Murathan ağa ağızından:
Rüyayı dinlemeden yargılamıştım hem sandiğim gibi bir şey olsa bana yüz verecek biri değildi çok ayıp etmiştim ona bir süprüz hazırlamalıydım ama ne yapacağımı bilmiyordum o yüzden arkadaşlarından yardım alacaktım bu yüzden arkadaşlarının yalnız olduğu bir anda birini çağırıp plan yapmalıydık derken bir arkadaşı sebzeliklerine girmişti biber topluyordu hemen yanına koştum
-selamın aleyküm kardeşim adın neydi dedim çocuk bir anda irkildi
-mert abi ben senin adın ney dedi belliki rüya benden bahsetmemiş diye düşündüm ve suratım düştü ama belli etmemeye çalıştım
-Murathan adım Murathan ağa derler köyün ağasıyım sende rüyanın arkadaşı galiba dedim çocuk gülümsedi
-evet evet arkadaşlarıyız bir şey mi olmuştu ağam dedi
-yok bir şey yok rüya nelerden hoşlanır onu soracaktım biraz ayıp ettim de ona dedim çocuk baya bir düşündü ve en sonunda
-rüya her şeyle mutlu olur ya onu düşünmen ve bir çiçek bile vermen yeter ona dedi
Ama bir çiçekle geçiştiremezdim baya eşeklik etmiştim ve onun için çok güzel bir şey hazırlamaya karar verdim ama buna hazır mıydım bilmiyorum