Her yarım kalma bir yeniden doğuştur

2 1 0
                                    

Bazı hikayeler yarım kalır, bu da bitmiş olmanın bir şeklidir aslında

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bazı hikayeler yarım kalır, bu da bitmiş olmanın bir şeklidir aslında. Her yarım kalma yeni bir doğuştur. Bir bebek doğduğu zaman anne ve babanın sevgisi birbirlerine yarım kalır, tüm zamanları bebeğin olur artık. Sanki daha doğmadan aşklarının bitmesi için bir sözleşme imzalanmıştır.

Bazen en çok güvendiğimiz yerden boynumuz bükük geri döneriz. Bunun nedeni sadece hayal kırıklığı değildir. Utanç vardır biraz içinde. O kadar güvendiğin için kendine atarsın suçun büyüğünü. Ve bazen tüm suçun onda olduğunu bile bile alırsın omzuna tüm yükü. Bu "seni hala seviyorum" demenin bir şeklidir. Sadece kelimelere dökmeyi kendine yediremezsin.

Kalbimizi bu kadar kırabildiğine inanamayız bazılarının, en tanıdık yer en yaralayıcı yer oluverir bir gece nasıl oldu anlayamazsın. Kalbine binlerce cam parçası saplanır, en dibine kadar girer, çekip çıkaramazsın. Yavaş yavaş erir camlar içinde, eriyişi yakar dayanamazsın. Senin üzmeye kıyamadığın bir gece ansızın yapar bunu sana, keskin dilinin tüm sivri parçalarını salar üzerine ve sen kaçmak dahi istemezsin. Tek düşündüğün bunları yaparken bile ne kadar güzel göründüğüdür.

Kanatları çalınmış melek gecenin karanlığında bir başına oturuyor geceyi aydınlatan yıldız cenazelerini izliyordu.

Deniz kıyıya dalgalarını vurmayı azaltmış, kendini geriye çekmiş, kutsal bedenin huzurunda eğilmişti. Sırtında iki büyük yarık, durmadan oluk oluk kanıyor geçtiği yerdeki tüm yaşamı söndürüyordu. Gözyaşlarıyla hayat veren meleğin sırtı yaşamı söndürüyordu. Tanrı ona başka bir yol vermemişti, af yoktu. Zira o da af dilemeyecek kadar gururluydu.

Küçümsediği insanların dünyasında, bir insanın ellerinde tekrar doğmuştu. Zihni boş bir levha gibiydi, hissettiği tek şey acı ve sevgiydi.

Küçük kız çıplak ayaklarıyla yanına adımladı, önünde eğildi. Ona saygı duyuyordu, yaşadığı şeyler saygı duyulacak şeylerdi.

İris biraz daha yüksek olan kayaya oturdu, denizi izlerken konuşmaya başladı

"Düşerken o kadar parlaktınız ki, sanki seher yıldızı yeryüzüne indi zannettim."

"Seher yıldızı mı?"

"Evet, gün batımına yakın çıkan ilk yıldız ve bence en parlak yıldız."

"O Venüs aptal ölümlü. Bir gezegen, yıldız değil. Tanrı size yol göstericiler yolluyor ve onları bile doğru anlayamıyorsunuz."

Kız kıkırdadı

"Evet sanırım anlayamıyoruz. Ama her şeyi bilmek çok sıkıcı olmalı öyle değil mi?"

Melek şaşırdı, kızın yüzüne baktı uzunca, sonra tekrar başını geceye çevirdi. Bunu daha önce hiç düşünmemişti, bilmek sıkıcı mıydı? Cennette sıkılma duygusu olmadığı için daha önce hiç hissetmemişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 06 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Fallen AngelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin