Can'dan
"Tamam anne dikkat ederim. Görüşürüz sen de dikkat et kendine."
Telefonu kapatıp cebine koyan Bulut'a baktım. Annesini arayıp bugün arkadaşında -ki o arkadaşı brn oluyorum- kalıcağını haber vermişti.
Bir yanda da bana yaslanıyordu.
"Annen evde di mi?" diye sordu.
"Evde. Gelmeden haber vermiştim ama. Senin geleceğini biliyor. Artık zili çalabilir miyim?"
Yavaşça kafasını salladı. Ben de zile bastım ve annemin kapıyı açmasını bekledim.
"Oğlum ayy nolmuş benim damadıma!"
Annemin Bulut'u uzun zamandır bilmesi sonucu ona damadım diye sesleniyordu. Bulut şaşkınlıkla anneme baktı. Utanmış olmalı ki sonrasında başını eğip biraz daha arkama gizlendi."Anne içeriye geçince konuşalım."
Annem geçmemiz için kapıyı iyice açıp kenara çekildi.
"Ay napsak şimdi? Sen Bulut'u odana götür. Yatakta dinlensin. Bende ilk yardım malzemelerini alıp geliyim."
"Tamam bekliyorum."
Bulut'un yaralarına dikkat ederek yavaşca odama götürüp yatağa oturmasına yardım ettim.
"Annene ne diyeceğim şimdi? Keşke gelmeseydim. Ben bir an düşünemedim. Aklıma ilk sen geldin."
Yavaş yavaş gözleri dolmuştu.
"Tabi aklına ilk ben geleceğim. Annem sen anlatmak istemezsen saygı duyar. Bir şey söylemek zorunda değilsin o yüzden. Ama bana anlat lütfen."
"Sonra konuşalım şu an hiç halim yok."
"Peki." diyerek başımı salladım. O sırada içeriye elinde ilk yardım malzemeleriyle annem girdi.
"Gel bakalım yaralarını güzelce temizleyip merhem sürelim. Fotoğraflardan daha da güzelmiş benim damadım. Kıyamam sana. Ailenin haberi var mı burda olduğundan? Ay habersiz bırakma bak endişelenirler."
Annem böyleydi işte. İçinden geçeni asla saklama gereği duymaz tıkır tıkır konuşurdu.
"Annemi arayıp haber verdim. Teşekkür ederim."
Bulut'sa utangaçca anneme cevap vermeye çalışıyordu.
O sırada annem güzelce yaralarını temizleyip pansuman yaptı.
"Kremi de sürelim sen biraz dinlen tamam mı? Ben hemen sana bir çorba yapıyım. Güzel güzel içersin olur mu yavrum?"
Bir yandan da Bulut'un saçlarını okşuyordu. Bense sadece ikisini izliyordum. İki sevdiğim insan yan yana.
"Teşekkür ederim." diyerek gülümsedi Bulut.
"Anne ben kremi sürerim sen istsrsen çorbayı hazırlamaya başla." diyerek kremi elinden aldım.
"Tamam oğluşum bir şey olursa bana seslenin."
Başımı sallayarak onayladım. O sırada annem odamdan çıktı. Ben de kremin kapağını açıp dikkatlice Bulut'un yaralarına sürmeye başladım.
"Ahh...acıyor."
"Özür dilerim dikkat etmeye çalışıyordum."
Yarasına üfleyip bir yanda da sürmeye devam ettim.
"Bitti nerdeyse biraz daha sabret. Sonra konuşacağız."
"Tamam konuşacağız..."
....
Selammmm yorum sınırı mı koysam diye düşündüm biraz 🥺
Çok değil ama 100 yorum gelirse yeni bölüm gelecek.
Sadece 100 yorumm lütfenn 💗🥺🎀

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korkak / [B×B] Texting
Short StoryBulut: Seninle oturmak istemiyorum Yanımdan git lütfen Ayrıca sürekli bacağını bana temas ettirmen hiç hoş değil Can: Sana söylemiştim artık hep burda oturacağım Ve bacağım icin üzgünüm Boyum uzun olduğu için sığmıyorum Bulut: Alt tarafı 180'sin San...