1.Bölüm

54 5 33
                                    

Ben küçük yaşımda isteyemeyeceğim şeyler yaşadım ve bu hayatımda çok büyük zorluklara sebep oldu. Benim yaşamak için bir sebebim yoktu ama ben kendime yeni bir kapı araladım, korkularımdan kaçmak yerine onlarla yüzleşmek istedim ben hayatımda pes etmedim. Ben Alev SÖNMEZ hayatımı yeniden yazmaya geldim. 
Off neden iki tane alarm kurmadım ki al işte geç kalıcam yaa, nerde benim tokam nerde benim pantolonum, neden istediğim herşey gözümün önündeyken kayboluyor? Tamam Alev sakin ol nefes al 1,2,3 tamam sakinim sakinim. Vazgeçtim sakin falan değilim nerde benim stres topum nerde? Artık kendi kendime de konuşmaya başladım harika tam delirdim ne güzel. Hemen hemen bulmam lazım hatırla Alev  en son nereye koyduğunu hatırla. Alahım ne diyorum ya iyice kafayı yiyiyorum 1+1 de kalıyorum kıyafetlerimin kaybolma ihtimali 0 dan daha düşük. Al işte dolabımdan çıktı ya ben buraya bin defa baktım ve o sinirle elimi sertçe sıkıp dolaba yumruk attım ve elim baya bi kızardı sanırım moraracak bi bu eksikti. Hemen üzerimi giydim ve aynanın karşısına geçip saçımı sıkı bir at kuyruğu yaptım. Makyaj yapmayı sevmeyen biri olduğum için ki genelde de yapmam bu yüzden erken çıkma ihtimalim yüksek , kahvaltı yapsam mı? Yapmasam mı? Diye düşündüm amaan kantinde bir şeyler atıştırırım dedim ve evden sonunda çıktım. Elim artık baya bir acımaya başlamıştı, baya bi sert vurdum dolaba ya. Allahtan okul yakın yürüme mesafesiyle yetişebiliyorum, defterimi aldım, topumu aldım, oh sonunda hazırım.
Üniversite ikiye gidiyorum ve  hukuk bölümünü okuyorum. Okul 2 haftadır başladı ve ben hala stresliyim her girişimde heyecanlanıyorum. Hızlıca içeriye girdim ve ders başlamıştı. ilk dersimizin hocası çok sinirli biridir ve konuyu çok hızlı anlatır. Sınıfa hızlıca girdim ve hocaya görünmeden arka sıralardan birine oturdum. Ve beklediğim gibi hoca bana seslendi.

" Alev kızım hoşgeldin bi selam vermek yokmu hocana. Evet gençler eğer sizde Alev arkadaşınız gibi böyle geç kalırsanız birazdan ona vereceğim 20 sayfalık bir ödeve sizde mazur kalabilirsiniz. Evet alev haftaya ödevini güzelce hazırla ben konusunu sana çıkışta söylerim tamammı? Hadi otur ve dersi dinle."

Evet hiç birşey yetmiyormuş gibi şimdide bu ödev çıktı başıma ya daha ne kadar kötü bir gün olabilir, derken bir daha şu şom ağzımı açmıyacam. Yanıma Atlas geldi ya hayır lütfen allahım neydi benim günahım.

"Naber bok böceği"

"ya kaç defa dedim sana bana bok böceği deme diye niye anlamıyorsun?"

"Ya beni bilirsin samimi olduğum kişilere takma isim kullanırım ve kullandığım isimler kişileri yansıtır, bu isimde seni yansıtıyo işte."

"Peki kendine de koydunmu çok bilmiş."

"Hmm bak bunu hiç düşünmedim ne koysam karizma olmaz, beybi face olur işte buldum ben beybi face çok hoş oldu bence ne diyorsun? Tabi tabi beybi face ben bok böceğiysem sende benim yuvarladığım şey oluyorsun canım"

" Ooo ben böyle bir şey görmedim duymadım bilmiyorum sen bana laf mı soktun. Öff atlas hadi git başka yere derse geç kaldım zaten. Ya bu arada ben seninle daha 2 haftadır  tanışıyorum ne ara bu kadar samimi olduk ki?"

"Napalım üzerinden 1 ay geçmesini falan mı bekleseydik. Bazen çok gej olabiliyorsun. Bu arada Poyraz'ı gördünmü hala gelmedi?"

"Nerden biliyim ben Poyraz'ı sen onun en yakın kankisi değilmisin? Pardon tek kankisi."

"Ya bilmiyorum ki dünden beri arıyorum açmıyor bir bilsem ne çevirdiğini."

"Ya tamam git hadi git başkalarıyla konuş hadi."

"Tamam gidiyorum bok böceği ama geri gelecem bay."

Sonunda zil çaldı ya açlıktan ölücem kantine  indim ve hemen bir tost aldım. Tostumu bitirip çıktım ve o anda gözüme bir şey ilişti bizim kapalı olan bilişim odamızın kapısı yarım açıktı. Daha dün bu odayı kapatıp odayı yenileyeceklerdi? Merak edip o yöne doğru ilerledim tam kapıyı itekleyecektim ki içerden sesler geliyordu bende kapıyı yavaş bir şekilde açtım ve gizlice içeriye bakmaya başladım. İki farklı ses geliyordu bu ses Ege'nin sesiydi diger sesi tanıyamadım ama Ege nin sesi çok kötü geliyordu ben daha fazla beklemek istemedim çünkü nefret ettiğim şeylerden biri de bu ve bam diye içeri girdim. İşte yine o yine, bu çoçuğu görmek istemiyorum artık. Poyraz'ın elinde bilgisayar kablosu vardı ve eline iyice dolamıştı ve sandalyenin üstünde oturan Ege.

KALPSİZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin