6. bölüm

8 1 0
                                    

Yatağı topladıktan sonra kıyafetlerini giyip hazıralanmaya koyuldum. Sanki içinde bir sıkıntı vardı daralıyor gibiydim ve kendimi gerçekten kötü hissediyordum ama içinden bugün sadece 3 dersinin olduğu aklıma geldi ve azda olsa mutlu oldu .

Gece kapatmış olduğu perdeyi açtım. Oradaki birşey dikkatimi çekmişti.
Eski püskü daha önce hiç oturduğum sitede görmediği bir arabaydı bu önündeki plakası bile sarkmış bir haldeydi içindede yüzü çok belirgin olmayan ama çenesindeki beyaz zakallarından erkek olduğu belli olan biri uyuyordu. Kendi kendime saçma sapan senaryolar kurmamak için camı biraz aralayarak perdeyi tekrar kapattım ve kıyafetlerimi giyip makyaj yaptı.

Tam o sırada sitenin bahçesine bir sesi geldi.hemen ayağa kalktm ve perdeyi yavaşça açtım . Daha demin o eski arabada uyuyan adam kalkmış ve dışarı çıkmıştı .

Kafasında büyük bir şapka üstünde kareli mavi bir gömlek vardı. Hafif tombul olan bu adam nedense dikkatimi çekmişti. O anada kafasını kaldırdı ve göz göze geldik hemen araladığım perdeyi kapattım.

Adamın yüzü çok karanlık olduğu için hala burnundan üstüne görememiştim. Çantamı elime aldım ve akşamdan şarja taktığım telefonumu çantanın içine koydum .

Kapıyı açtım ve kolumdaki saate baktım biraz hızlı olmam gerektiğini anlayarak merdivenleri daha hızlı indim .

Dışarı çıktım adam hala oradydı ve kafası eğikti . İyice korkmaya başlamıştım çünkü arabama binmem için adamın yanından geçmem gerekiyordu.

Kafam eğik bir şekilde dikkat çekmemeye çalışarak ( kafamı eyerek daha çok dikkat çekiyorum) arabama doğru yol aldım. Tam adamın yanından geçerken adam kafasını kaldırmaya cürret bile atmeyerek" saat kaç hanifendi" .

Sesi acayip kalındı ve çok korkunçtu ilk önce ne yapacağımı bilemedim ve adamın suratına baka kadım.

Sonrasında hemen kolumdaki saate baktım ve sekiz yirmi üç dedim ve bir süreliğine adam baktım. Adam ne teşekkrü etmişti ne de kafasını sallayıp beni onaylamıştı .

Hızlı adımlarla arabama ilerledim ve arabanın kapısına açarak site den uzaklaştım...

Derslerim bitmişti ve eve gitmek için bir tık korkuyordum üç dersim boyunca zeten o adama aklımda çıkaramamıştım şimdi ise içimi tekrardan o adamla karşılaşma korkusu sardı içimi .

Arabaya bindim ve telefonumu elime aldım ve Sıla'ya mesaj attım . Sıla benim anasınıfından beri en yakın arkadaşımdı ve o da benimle aynı kaderi paylaşıyordu çünkü oda bir asker eşi idi hatta onun eşi Ahmet'te Tolga ile yakın arkadaştı.

Zaten Sıla ile Ahmet'in tanışma sebeplaride bizim en yakın arkadaş olmamızdı.

Bu kadar bilgi yeterliye gelelim benim Sıla ya mesaj atam konusuna. Tolga ile Ahmet aynı timde olduğu için Sıla'da evde yanlızdı bu yüzden bir kaç akşamlığına ona bizim evde veya onların evinde kalma teklifini sundum.

Anında sanki cevap yazmak için bekliyomuşçasına mesajıma cevap verdi.

Ahsen:bu akşam bizim  evde beraber kalsak olurmu (bişey oldu şimdi anlatmıyım akşama dedikodu yaparken anlatırım o zaman

Sıla:olur

Ahsen:ben seni almaya gelirim.

Madem Sıla gelecekti akşamki dedikodular için içecek yiyecek bişeyler alıyım diye markete uğrama fikri geldi aklıma.

Arabayı en yakın marketlerden birine doğru sürdüm ve o an kalp krizi geçirmek üzereyken gözlerimi fal taşı gibi açtım.

Çünkü sabah gördüğüm o eski araba tamda karşımda duruyordu. Hemen paniğe kapılmıyım dicektimki gözlerimi fal taşı gibi açtığım ve kalp krizi geçirmeye ramak kaldığı aklıma geldi.

Acaba arabadan inip markete girmelimiydim yoksa başka market arayışına mı girmeliydin derken kendimden hiç beklemediğim bir haraket yaptım ve arabanın kapısını açtım .

Açmışkan madem en fazla ne olabilir diyerekten marketin kapısından içeri girdim.

Marken içeriye ilk girdiğimde tüylerim diken diken olmuştu çünkü içersi çok soğuktu.

Şansıma markette kimse yoktu hiçkimse yoktu.içimden süt rafına baka baka hüngür hüngür ağlayasım geldi ama yapmadım ve abur cubur reyonuna gittim ordan bir kaç şey aldıktan sonra soğuk kahve almak için marketin buzdolabı tarafına gisicektimki gitmez olaydım.

Oydu ta kendisiydi yine aynı kıyafetleriyle kafasında şapka etrefı inceliyordu. Beni gördü ve tekrar göz göze geldik .

Anında gözlerimi kaçırdım. O an bişey farkettim kafasında şapka olmasına rağmen yüzünü rahatlıkla görebiliyordum çünkü başı dik ve gözleri bendeydi.

Ama farkettiğim şey yanlız o değildi sağ güznü kapatan uzun süre kullanmaktan rengi bayazdan sarı dönmüş bir bez vardı ve bu bez onu daha çok korlutucu ve ürkütüc0 bir his veriyordu.

Sadece 15 günHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin