Bu kurgu bana silah zoruyla yazdırılmıştır...
— Yine de bana da yardımcı olmalısın, biliyorsun değil mi?
Ağız kenarıyla sırıtarak söyledi. Konuşmayı burada sonlandırmak istemiyor gibiydi. Kaşlarımı hafifçe çattım ve başımı yana eğdim.
— Pek sanmıyorum Gojo sensei... benim lanet enerji-
Sözümü bitirmeden işaret parmağıyla beni susturdu. Parmağını dudağımda hissederken ona kaşlarımı çatarak baktım.
— Bebek adımlarıyla başlamaya ne dersin?
Sonuçta her şey ilk baş zorludur...
Ellerini cebine koydu ve gülümsedi. Shoko senseinin çalışma odasına doğru yolu işaret etti ve arkamdan ilerledi. Tekrar soğuk ve sterilize odaya döndüğümüzde kollarımı kavuşturdum ve hasta yatağına yaslandım.
— Burada ne yapmayı planlıyorsunuz Sensei?
Üniformasının ceketini çıkarttı ve gömleğinin düğmelerini çıkartmaya başladı. Ona şaşkınca bakarken dengemi kaybettim ve yatağa yaslanmayı bıraktım.
Hasta yatağına yaklaştı ve oturdu. Göğüsünü görebileceğim bir şekilde açtı ve gülümsemesini bozmadan bana baktı.
— Küçük yaralardan başlayalım mı?
...
Neşterle göğüsüne derin olmayan bir kesik attı. Onu izlerken gergince yanağımın içini ısırdım, ardında gözlerine baktım. Tepkime kıkırdadı ve neşteri tekrar masaya koydu.
— Bu kesiği iyileştirebilirsin herhalde?
Lanet gücümle büyülü bir kağıdı alev aldırdım ve Gojo'nun göğüsündeki kesiğe tuttum. Alev söndüğünde kesik yok olmuştu. Gojo oldukça memnun görünüyordu ama ben hala gergindim.
Bunun gerçekten yeterli olduğunu düşünmüyordu değil mi? Hem lanetler onu bu tür küçük sıyrıklarla bırakmazlar, daha ileri giderlerdi. Eliyle göğüsünü kontrol etti ardından tekrar kıkırdadı.
— Sana söylemiştim~ o kadar da kötü değilsin
Doldurulmuş övgüsüne karşılık iç çektim ve kollarımı kavuşturdum. Gojo ise neşteri eline tekrar aldı ve biraz daha büyük bir kesik için göğüsüne yaklaştırdı. Gözlerimi büyüttüm ve panikle elini tutup onu engellemeye çalıştım.
— Sensei! D-durun daha kaç kere bunu tekrar edeceksiniz?!
Sözlerim onu engellememişti ama neşteri bana vermeyi kabul etmişti. Şaşkınca elimdeki neştere ardından tekrar ona baktım.
— pekala o halde profesyonel bir şekilde kesiği sen aç
Yutkundum ve elimdeki neştere baktım.
— Gojo sensei. bu çok saçma. O lanetler size jujutsu tekniğiyle yaralarlar. Hem sizin bariyeriniz var?? Size nasıl zarar verebilirler?
Gülümsemesi solmuştu ama hala varlığını koruyordu. Derin bir nefes aldım ve neşterdeki kanı temizleyerek sterilizatörün içine koydum.
Tekrar ona döndüğümde dimdik arkamda durduğunu fark ettim ve kaşlarımı hafifçe çatarak gözlerine baktım.
— Madem bahane kabul etmiyorsun...
Yüzüme karşı eğildi ve ellerini yaslandığım tezgaha koydu. Gergince gözlerine baktım ve mesafeyi korumak için bir adım geriye gittim.
Başını yana eğerek kıkırdadı ve beni tezgahla arasında sıkıştırdı.
— Peki sadece özel hemşirem olsan~?
Bölüm sonu...