Selamlaar yeni bir ficle karşınızdayım umarım severek okursunuz öncede belirteyim. Cinsellik, argo kelime, midenizi bulandırıcak şeyler olucak o zaman hadi başlayalımm.
✨✨✨
(Jisung)
Normal de bütün ana karakterler annesinin yada saatinin sesiyle uyanır, ama ben küçük kardeşim Martinia'nın kafama su fırtalmasıyla uyanıyorum.
"Abi kalk hadi annem yemeğe çağırıyor. Yemek yedikten sonra doktorun yanına gideceğiz."
Evet bir doktor, ne doktoru diye sorarsanız psikiyatrist doktoru. Kısaca özet geçetim. Bazı olaylar yaşandı tecavüz gibi ve bunlardan dolayı intihar girişimde bulundum. Kendimi asmaya çalıştım ama son anda en yakın arkadaşlarım beni kurtardı.
Hızlıca altıma bir pantolon üstüme uzun bir tişört giyip mutfağa gittim. Masaya oturup annemin koyduğu kahvaltıyı yemeğe başladım. Bir yandan yemek yerken bir yandan da kolumdaki çiziklere bakıyordum.
"Uzun kollu bir şey giyemezmiydin? Kolların çok kötü duruyor, mide bulandırıcı. Herkes dışarda sana bakar."
Babama karşılık olarak derin bir nefes aldım ve konuştum.
"Hava 40 derece yanarım, ayrıca insanların bakması beni ilgilendirmiyor zaten her türlü bakıyorlar."
Babam benim dediklerim ile sessiz kalıp yemeğine devam etti. Herkes yemek yedikten sonra hazırlanıp çıktık.
Arabada annemle babamın konuşmalarını dinlememek için kullaklık takıp yolu izlemeye başladım. Hastaneye yaklaşınca çıkartıp cebime koydum.
"Abi."
Kafamı küçük kardeşime çevridim.
"Efendim Martinia."
"Vücudundaki yaralar hala acıyor mu."
Tatlı sorusuna gülüp saçını okşadım.
"Hayır acımıyorlar."
Beni başı ile onaylayıp tekrar hastaneyi incelemeye başladı. Aile de beni tek seven küçük karfeşim olabilir sanırım. Babam zaten beni hiç istemedi bu olaylardan sonra daha da nefret etmeye başlamıştı. Annem ise beni bu olaylardan sonra kendisinden uzak tutmaya başladı sanki tek suçlu benmişim gibi.
Hastane otoparkına girince babam arabayı park etti ve indi. Arkasından bizlerde indik. Hızlıca kayıt işlemleri yaptırıp doktorun odasına ilerlemeye başladık. Babam yavaşca kapıyı tıklatıp içeri girdi ardından bizlerde girdik ve koltuğa oturduk. Adının Lee Minho olduğunu öğrendiğim adamı dikkatle incelemeye başladım. Adam yunan tanrısı gibiydi. O Kadar yakışıklıydı ki. Adam derin nefes alıp konuşmaya başladı.
"Hoş geldiniz Bay ve Bayan Han."
"Hoş bulduk Bay Lee."
"Sanırım Jisung için olucak seansa geldiniz değil mi?" Bu nasıl soru tabiki de seans için geldik gözümüzü vermeye değil.
"Evet Bay Lee, ama bizim biraz işimiz olduğundan Jisung'un bir süre sizin yanınız da kalmasını rica edicektik."
Babam Bay Lee ile bir yakınlıkları olduğundan dolayı böyle bir rica da bulunmuştu. Ne tür bir yakınlık olduğunu bende kestiremiyorum çok sorgulamayın.
"Tabiki ama saat 17:45 kadar vaktim var sonrasın da başka seanslarım daha var."
"O zaman kadar annesi zaten onu almış olur. Teşekkür ederiz anlayışınız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Psychiatrist
General FictionHan Jisung, tecavüze uğramış 19 yaşın da bir geçti. Tecavüze uğradıktan 3 ay sonra intihar girişiminde bulunduktan sonra ailesi onu psikiyatrise göndermeye karar vermişti. Nerden bile bilirdi ki daha görmediği adamdan nefret beslerken gördüğü zaman...