Ben öylece koltukta oturuyordum bi anda yanıma Ha-joon ve Chang-Wook gelip oturdu.
Y/n:Ne oldu baş belalarım?
Ha-joon: Baş belası mı? Ne baş belası be?
Chang-Wook:Kanka sus. Y/n.
Y/n: Efendim Chang-Wook?
Chang-Wook: Benimle evlenir misin?
Y/n×Ha-joon:Ne?
Chang-Wook: Duydunuz işte. Y/n benimle eşim olmak istiyorsan düğün işleri halledebiliriz.
Y/n:Evlenirim tabiki de.
Bi anda Chang-Wook'a sarıldım.
Y/n: Çok sevindim bana evlenme teklifi ettiğin için.
Chang-Wook:Bende kabul ettiğin için sevindim.
Chang-Wook cebinden bir kutu çıkartıp açtı. Ve parmağıma yüzüğü taktı.
Chang-Wook:Seni her zaman seveceğim.
Y/n:Bende seni her zaman seveceğim sevgilim.
Ha-joon :Tebrik ederim çifte kumrular.
Chang-Wook: Teşekkür ederiz bro.
Yanımıza diğer beyler geldi.
Hyung-Sik:Ne oluyor lan? Ne güzel uyuyordum ya?
İn-Guk:Sus lan kimse uykunu bölmedi boş boş konuşma.
Y/n: Kavga etmeyin lan. Döverim sizi bak.
Seo-jun:He bizim küçük hanım da konuştu.
Ayağa kalktım.
Y/n:Ro Woon eğil.
Ro Woon:Niye kanka?
Y/n: Çok soru sormada eğil.
Ro Woon eğilince omzuna oturdum. Ro Woon ayağa doğru doğruldu.
Y/n:Bak şimdi küçük müyüm?
Seo-jun:Beni her zaman sinir etmeyi çok seviyorsun değil mi?
Y/n:Evet şapşik.
Benim dediğime herkes güldü.
Chang-Wook:Gel aşkım. Biz bahçeye çıkalım bunlara bulaşma sen. Her zaman ki salaklar işte.