O GÜN

15 4 6
                                    

8 ocak 2010
Ben, oyuncak bebeğim Derya ile oyun oynarken. Annem ise mutfakta akşam yemeğini hazırlıyordu. Ne de olsa babam içmiş bir vaziyette birazdan evde olurdu. Ben 6 yaşıma gelmiş olduğum halde babamı bir kere bile ayık görmemiştim. (belki de görmüşümdür ama bebekken) Tahmini 5-10 dakika sonra tahtadan olan dış kapının yumruklama sesleri geldi. Ben kapıyı açmak için kapıya doğru gidecektim ki annem bana "Sen dur Pelin ben açacağım" dedikten sonra koşar adımlarla dış kapıya yöneldi. Gelenin babam olduğunu bildiği için elinden geldiğince seri olmaya çalışıyordu. Annem kapıyı açtığında babam sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde bacağı titriyordu.İşte bu hareket hayra alamet değildi. En son böyle yaptığında annem iki üç hafta yataktan kalkamamıştı. Annem de bunu farkedince bir iki adım geriledi. Annemin gerilemesi ile babamın annemin boğazına yapışması bir oldu. Annem daha ne olduğunu anlayamadan kıpkırmızı olmaya başladı. Ben o anın gerginliği ile babamın kafasına babaannem den kalan eski vazoyu fırlattım. Babam elleri annemin boğazından yavaşça yere düşerken babama baktığımda babamın kafası kanlı bir vaziyette yattığını gördüm elim ayağım titrerken ne yapacağımı bilemez bir haldeydim o sırada iki el beni kaldırıp kucağına aldı bu annemdi. Bu hareketiyle anneme döndüm annem bana sarılıp öptükten sonra mutfağa annemle benim yaptığım acil durum kapısına yani balkona yöneldi. Tam oraya varacakken babam olacak adamın lanet olası sesi duyuldu"Benim güzel kızım az önce bana vazo mu fırlattı yoksa ben mi öyle görüm?"dedi iğrenç bir şekilde. Annem de ben konuşacakken "Ben yaptım" Babamın gözleri yuvasından fırlayacak kadar büyüdükten sonra ocağın yanından bir bıçak alıp anneme doğru yürümeye başladı. Annem az önce yani babam bıçak alırken beni yaslandığı tezgahın arkasına koydu ve hızlıca"Ne olursa olsun burdan çıkma tamam mı?"dedi ben de kafamı sallayarak onayladım sonra annem başı dik çenesi kalkık bir şekilde babamı beklemeye başladı babam annemin yanına geldiğinde o iğrenç ses tonu ile"Hangi elinle fırlattın vazoyu"diye resmen kükredi. Annem çenesini daha çok kaldırarak sağ elini havaya kaldırdı ve çenesi dik bir şekilde "Bununla vurdum "dedi ve babam annemin yukarıdaki elini alıp iç kısmını kesmeye başladı. Her yerde annemin acı dolu çığlığı yankılandı ama çenesi hala dikti. Yerimden çıkmak için hamle yaptığımda annem beni ayağını uzatarak engelledi. Babam annemin elinin iç kısmını tamamen kesmişti. Daha sonra kanlı bıçağı annemin boynuna dayadı. Ve bıçağı hafif aşağı doğru çekince annemin şah damarının yukarısına küçük bir kesik attı. Ben bunun daha fazlasını olacağını anladığımda tezgahın arkasından sessizce çıkıp (zaten sesli de çıksam babam olacak adam farketmezdi) Derya'nın yanında duran annemin telefonunu elime aldım ve tek bildiğim numara olan 112 yi tuşladım ve tam arayacağım sırada annem tekrardan acı dolu bir çığlık attı. Ardından ağır bir nesnenin yere düşme düşmeden çok yığılma sesi geldi. Bu yığılmanın annem olduğuna emindim ama emin olmak için ve 112 ye doğru bilgi verebilmek için mutfağın kapısının önünden içeri baktım ve annemin yerde kanlar içinde yatan bedenini gördüm. Ve ilk başta gözlerim doldu ve birden ağlamaya başladım. Sonra "eğer annem ölmediyse bir an önce yardım çağırmalıyım"düşüncesi ile göz yaşlarımı silip tekrardan tuşlamış olduğum 112 yazısı ile karşılaştım. Hemen numarayı arayıp karşıdakilerin telefonu açmasını bekledim telefon ikinci çalışta açıldığında oradaki kadının sesini duymayı beklemeden tüm cesaretimi toplayıp "a-alo abla lütfen yardım et babam annemi bıçakladı ve galiba öldü tam bilmiyorum ama babam bana da birşey yapabilir lütfen yardım et adresimi soracak isen adresi bilmiyorum tek bildiğim babamın annemi bıçakladığı acilen yardım et " dedim. Tek nefeste söylediklerim kadını şaşırtmış olmalı ki donup kaldı. Sonra dehşet dolu bir sesle "Tamam küçük bekle sen biz hemen oraya yardım göndereceğiz " dedi. Ben de ilk defa dışarıdan biri ile konuştuğum için bu kadar hızlı konuşmama çok şaşırmıştım. "Bak şimdi küçük beni iyi dinle babanın göremeyeceği ve bulamayacağı bir yere geç ve göndereceğimiz yardımı bekle yerini tespit ettik, 5-10 dakika içinde orada olacağız sen saklan tamam mı küçük" dedi ve onaylar şekilde başımı salladım ama telefonda olduğu için ve beni göremeyeceği için titrek bir sesle"T-tamam"dedim ve telefon kapandı. Ben ise evin kilerine geçtim ve gönderecekleri yardımı bekledim. Telefondaki ablanın dediği gibi 5-10 dakika sonra siren sesleri gelmeye başladı. Babam da siren seslerini duyduğu için beni aramayı bıraktı. Polisler ve sağlık görevlileri evin içine girerken babam kaçmaya çalıştı ama başarısız oldu. Polisler çevik bir hareket ile babamı yakaladıktan sonra yerimden çıktım. Polis abla yanıma geldi ve iyi olıp olmadığımı sordu ben de kafamı sallayarak onaylafıktan sonra dışarı çıkıp polis arabasına bindik. Evden çılmadan önce son gördüğüm şey doktorların birbirlerine bakıp yapabiliriz demesiydi. Sonra da herşey karanlıktı büyük ihtimal ya uyumuş ya da yaşadıklarımın şoku ile bayılmıştım.
🔥 🔥 🔥 🔥
Selamm
Her gün bölüm atmaya çalışacağım.
Tabi diğer bölümler bu kadar kısa olmayacak🥰
Umarım beğenirsiniz ❤🫀
    
                                           🔥

İntikam AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin