Bir Cinayetin Gerçeği

Saklanılan Sır

Tony kendine daha gelemeden bunun hepsinin bir akıl oyunu olduğunu düşünmek isteyerek arabasına koşarak gitti ve titreyen elleri ve yavaş bir şekilde kararan gözleriyle zor bile olsa karargaha gelmeyi başardı.

★★★★★★

22/06/2012

Avengers Kulesi

"Tony!"

"Ne."

"En az otuz kere sana seslendim ama duymadın sen iyi olduğuna emin misin?"

"Hayır! Lanet olsun ki hayır iyi değilim tamam mı? Şimdi git."

"Akşam dertleşmeye çıkmak ister misin?"

"Güzel olur."

Odadan çıkan Natasha ile saatlerdir üzerinde karısının adı olan ama karısının olamayan mezarı ve ona anne diyen kızı arıyordu ama nafile. Ta ki bütün karargahın ışıkları sönene ve Tony'nin bilgisayar ekranında çıkan yazılara kadar.

"Ne oldu Stark, yapay zekanın güçsüz olması egonu mu incitti yerim seni."

"Sen kimsin?"

"Cevaplarımı istiyorsun Stark?"

"Ne cevaplarından bahsediyorsun?"

"Neyin cevapları olduğunu sende çok iyi biliyorsun Stark, şimdi soruma cevap ver."

"Cevapları istiyor musun, yoksa hemen dibinde olan cevapları elinin tersiyle itmeyi mi yeğlersin?"

"O cevapları istiyorum."

"Şuan sana cevapları veremem ama bir ipucu verebilirim;

Güvenme kimselere, üç başlı yılan ama insan görünümlüye

ancak anlayacaksın ki sende, cevap o zamanki ayaklarının dibinde."

"Ne, ne demeye çalışıyorsun."

"Görüşürüz b-Stark."

Geri gelen elektrik ile beraber bir kız olduğu anlaşılan robot sesi de kaybolmuştu ve bir dakika o kız ona bir bilmecemi vermişti. Görünüşe göre Tony'i uzun bir gece bekliyordu ama Nat ile dertleştikten sonra.

San Francisco, Apartman dairesi, Çatı katı

"Hadi ama, başlarım anahtara da poşetlerine de."

"Salak Mad, salak Mad."

kendimi koltuğa atarken konuştum;

"Bana bak seni küçük papağan şu an seninle uğraşacak durumda değilim."

Bütün günümü arkadaşlarımın peşinde dolaşırken, denizde koşuşturarak geçirdiğim ve arkadaşlarımın tehtitlerine karşı  zorlu savaşlar verdiğim günün sonunda neredeyse on beş kilo olan poşetlerle eve yürümüştüm ve eve geldiğim gibi zorba papağanım Damon tarafından zorbalanıyordum. (evet the vampire diaries de olan.)

Kendimi koltuğa attıktan sonra çok sorumlu bir hayvan ebeveyni olduğum için kedim olan Kol'u hatırlayarak yerimden kalkıp onu aramaya başladım.(evet o da the vampire diaries'deki ve favorim.)

Yaklaşık yarım saattir kediyi arayıp bulamadığım için endişelenmeye başlamıştım ki mutfak dolabından gelen tıklama sesi ile yarım saatlik bütün arama çabalarımın boşa olduğunu anlayarak dolaptan kediyi çıkarmaya gittim.

"Sen buraya nasıl girdin acaba küçük şey?"

Zoraki olarak kucağımda tuttuğum Kol ile kahve yapmaya başladık. Ama müzik açmak için enerjim olmadığından kolay yolu kullanmaya karar verdim.

"BEN bana rastgele bir şeyler açar mısın tatlım?"

"Hemen efendim."

Odada çalmayan başlayan AC/DC ile keyfim yerine gelmişti ve yorgunluğumu tamamen unutmuştum. Ta ki aklıma dünkü olay gelene kadar.

"Has siktir, BEN bilgisayar odasını hazırla tatlım."

Kahvem dolduğu anda bütün odayı birbirinden farklı şeylerle dizdiğim ve genelde bilgi almak için kullandığım bilgisayar odası mükemmel dizilimi ile insanı her girdiğinde hayran bırakan bir yerdi. Çünkü dizilimi ben yapmıştım.

"BEN dünkü mezarlık kayıtlarını aç."

Dünkü kamera kayıtlarını izlerken kendime lanetler savuruyordum çünkü her zaman takip edilmediğimden emin olarak mezarlığa giderdim ama bu sefer etmemiştim ve bu bana bayağı pahalıya patlamıştı, hem takip edilmiştim hem de beni takip eden kişi ondan sakladığım babam mıydı gerçekten.

Bilgisayarıma girdiğim birkaç kod ile kolayca zamanında çok uğraşarak ve kimseye fark etmeden aldığım ve yakalansam S.H.I.E.L.D ve özellikle orospu Fury tarafından idam edileceğim erişim iznini kullanarak Avengers karargahının kamera kayıtlarını açarak üyeleri gözetlemeye başladım.

Stark tabi ki de dünkü bilgilerin doğrularını araştırıyordu. Bende neden bu fırsatı kaçıraydım ki?

"BEN oyun zamanı bebeğim."

"Siz nasıl isterseniz efendim."

Tony'i kandırmak için ses değiştirerek aklını karıştırıyordum ki benden istediği cevaplar yerine verdiğim bilmece ile zaman kazanacaktım. Tamam 14 yaşında olabilirim ama salak değildim. Az önce Tony'e neredeyse baba diyor olamama rağmen. Zaten 187 olan IQ ve bitirdiğim üç üniversite ile iki doktoram bunu gayet iyi gösteriyor diye düşünüyorum ama neyse.

"BENNY gece az da olsa Stark'ın hareketlerini izle bir sorun çıkmasın olur mu, annenin uyuması lazım."

"Siz hiç merak etmeyin efendim."

Yatağıma girmeden önce azıcık Damon ile sohpet etmiş ve şuan yatağımda Kol ile beraber The Vampire Diaries izleyerek günü kapatıyorduk.

Kelime Sayısı: 582

Bulmacanın anlamı hakkında tahmini olan var mı? 

Ve evet belki birazcık The Vampire Diaries seviyor olabilirim.

Öpüldünüz😘