İçimde öyle eksiksin ki, sormuyorum artık:
Neden bu kadar ince özlemin bel kemiği?
Herkesin bir eksiği var diyerek avutuyorum ruhumu.
Yetmeyince yalvarıyorum Tanrı'ya:
"Tanrım, ne olur alıp çıkarsın biri ruhumdan sonunda kavuşmak olmayan bu özlemi."Yalvarıyorum, Tanrım, yalvarıyorum.
İnsanlığın tenha bıraktığı bu bankta yalvarıyorum.
İşitmiyor kimse beni.
Sanırım herkesin dalgın yanına denk geliyorum.Uyukunun çözüm olmadığı o mutlak yorgunluk,
Kuşatıyor en eksik yerlerimi.
Yalvarıyorum, Tanrım, yalvarıyorum.
Tamamla içimdeki eksik yerleri.Rüzgarın dalları savurduğu gibi savuruyorlar beni.
İpek dokulu rüzgarından gönder bana, Tanrım, yalvarıyorum, ne olur.
Neyden savrulduğumu bileyim hiç değilse.Güçlü yanıma denk gelselere aslında, ürküler.
Biliyorsun, Tanrım, sende bildiğimi.
"Kader bu değil," diyorlar.
Bir şüphe sarıyor her yerimi.
Yalvarıyorum, Tanrım, yalvarıyorum.
Hikmetinden payıma düşen neyse onu istiyorum.Giydiklerimizin ütüsünün içimizdeki kırışıklığı gizleyebildiği,
Bir sır gibi biliniyor, Tanrım.
Bir sır ki, herkesin dilinde, herkes gibi.
Yalvarıyorum, Tanrım, yalvarıyorum.
Etme beni herkes gibi.Ve artık susma hakkımı kullanmak istiyorum.
Son olarak,
İçimdeki eksiği seviyorum, Tanrım.
Yalvarıyorum, ele dile söyletme beni...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SADECE ŞİİRLER
PoetryVe şöyle dedi köz: Kor da sayılmam, kül de; Doğduğum gün, Yok olmaya mahkûm edildim kendi alevimde...