Gözlerim Hyunjin'e kaydığında bana "eve adam mı attın lan" der gibi bakıyordu.Yanımdaki Minho ile sırama geçtim o da benim yanımdaki sıraya geçti.
Sıralar tekli olduğu için bir yanımda Hyunjin öbür yanımda Minho vardı şimdi.
Hyunjine döndüm.
"Hayır Hyunjin,düşündüğün şeyi yapmadım."
"E ne yaptın o zaman."
Bu çocuğun aklının full fesata çalıştığını söylemiş miydim?
"Anlatıcağım Hyunjin,ders başlayacak şimdi bekle biraz."
Minho ise etrafa bakıyordu.
"Oha,sihir yapabilen biri yok burda."
Minho'nun biraz yüksek sesle söylediği şeyi sadece Hyunjin duymuştu şansımıza.
Tamam,pek de şansımıza olmayabilir.
"NE."
Hemen Hyunjin'in ağzını kapatıp Minho'ya dödüm.
"Canım,hayatım,balım burda böyle şeyler söyleme olur mu?Yoksa bu ayı bağırarak herşeyi daha kötü hale çevirecek."
Sonra sinirle Hyunjin'e döndüm.
"Sen de bağırma,eşek."
Minho ikimize şaşırmış gözlerle bakarken gülmeye başladı.
Hyunjin'in ağzından elimi çektikten sonra konuşmaya başladı.
"Elin oğluna balım,canım,hayatım;kaç yıllık arkadaşına eşek,kırıldım..."
"Americano alırım."
"Ne kırılması Jisungcum,seni çooooooook seviyorum."
"Hıh,dönek."
Hyunjin birşey diyecekken hoca sınıfa girdi.
Minho ise bana yaklaştı.Kafamı dönsem malum şey olacak.
"Hayatın mıyım cidden." diyerek kıkırdadı.
BEN NE DEMİŞTİM ÖYLE.
Kıpkırmızı olup hocaya odaklandım.Bugün de rezilliğim üstümdeydi.Şaşırdık mı?,Hayır tabii ki.
Minho bunu söyledikten sonra gülümseyerek çekildi.
***
Okul bittikten sonra eve doğru yürümeye başladık.
Yürürken bir anda duraksadı Minho,ben de ona döndüm.
Sonrasında da baktığı yere.
Bir adama bakıyordu.Bu adam çok şeye benziyordu...GEÇENLERDE ÇARPIŞTIĞIMIZ ADAMA.
Adam da bize doğru dik dik bakıyordu.
"Minho...o adamı tanıyor musun?."
Minho gözlerini adamdan çekmeden konuştu.
"Evet,tanıyorum.Hadi gidelim."
Elimi tutarak ilerlemeye devam etti.
"O adamla geçen gün çarpıştım,sen onu nasıl tanıyorsun bu dünyadaysa."
Tekrar durdu ve bu sefer bana döndü.
Omuzlarımdan tutarak gözlerimin içine baktı.
"Çarpıştınız mı?."
Korkmuş duruyordu.Kimdi ki bu adam,Minho onunla çarpışmamdan korkmuştu.
Usulca kafa salladım.
"Bir yerinde birşey yok dimi."
Açıkçası çok yakın bi pozisyondaydık ve bundan rahatsız olduğumu söyleyemezdim.
"Yok da bu adam kim Minho."
"Eve gidelim anlatıcağım güzelim."
NE.İşte bir kere daha kızardık.
Bu yanakların tek işlevi kızarmak,rezil ediyorlar beni.
Eve girdikten sonra Minho beni yine elimden tuttu ve salona geçtik.
"Jisung-ah...O adam bizim dünyamızda benim gibi güçlü olan varlıkları öldürmek isteyen biri.Ve sanırım yanlışlıkla dünyaya geldiğimi öğrendi."
"Güçlü olan varlıklar derken?Ve neden sizi öldürmek istiyor?."
"Güçlü olan üç varlık var bizim dünyamızda.Bunlar;elfler,periler ve cadılar.Ben bir periyim.Tabii sizin dünyanızdaki peri tabiri çok farklı sanırım."
"Bizde periler kanatlı,çıt kırıldım bir şey olduğunu düşünüyorlar."
Minho güldü dediğime.
"Açıkçası kanatlarım yok ama ateş var yeter mi."
Hala gülüyordu ve ben pnun gülüşünü izliyordum.
"Biz periler öyle canlılar değiliz,kanatlarımız yok ama güçlüyüzdür.Tabii bu gücünün çeşidine göre artabiliyor."
Açıkçası peri meri anlamam ama bu herif harbi çok ateşli.
"Peki neden sizi öldürmek istiyor bu adam."
"Adamın adı Chan,bizim gibi güçlü canlılardan nefret eden bir büyücü.Bizden nefret etme nedeni ise büyücü soyu bu güçlü üç soydan hep geri kaldı.Bundan dolayı büyücülerin başı olarak öncelike perilerin başı olan beni sonra kalan iki soyun başını yok etmek istiyor."
"Neden siz onu yok etmiyorsunuz."
"Büyücülerin soyu veya başı kendi içlerinde öldürülmedikleri sürece ölmüyor maalesef."
Bu Chan isimli vasıfsıza sinirim çok bozulmuştu.
Minho'nun ölmesi fikri bile içimi titretmeye yetmişti.
merhabalarrrr💘💘
yb ile karsinizdayim
bu arada chani cok seviyorum umarim yanlis anlamamissinizdir ikinci biasim olur kendisi🫶🏻
umarim begenirsinizzzzz💓🎀
-yuri🌟
ŞİMDİ OKUDUĞUN
art deco,minsung★
Fanfiction| Han Jisung kendi halinde yaşayan liseli bir gençtir.Arada hobi olarak resim çizmeyi severdi,güzelde çizerdi.Fakat bir gün yatmadan önce çizdiği resimdeki adam daha sonra gerçek olunca bütün işler karışmaya başlar.Bu karışıklıktaki sonun nasıl olac...