ilk bölüme hos geldiniz kızlar (fotografı manifestliyorum) 🙏🏽🧘🏻♀️🧘🏻♀️
⚔
Jeon salak Jungkook beni tam anlamıyla deli ediyordu. Kantinde kızlarla oturuyorduk. Elimdeki tostu kemirirken sinirle ona ve yanındaki kıza bakıyordum. Arsız arsız gülmesi, flörtöz tavırları ve daha birçok şey canımı sıkıyordu. Arada sırada bana bakıyor, daha da geniş gülümsüyordu.
"Hayatım çocuğa biraz daha öyle bakarsan okulu alev aldıracaksın." Lisa kıkırdayarak konustuğunda bakışlarım ona döndü. Jennie gülmemek için kendini zor tutuyor, Jisoo da ıslık çalıyordu.
"Tanrı aşkına Lisa, şunlara bir bak. Çıldıracağım birazdan, resmen kızın ağzına girecek" Hâlâ dinmeyen sinirimle konuştuğumda, birbirlerine baktılar. Şu durumda onlara kızamıyordum çünkü cidden komik durumdaydım.
"Siz daha geçen birliktelik yaşamadınız mı? Bu Jungkook ne halt etmeye böyle davranıyor? " Jennie masada eğilip fısıldayarak konuştuğunda dudaklarımı dişledim. Jisoo ve Lisa da onaylayan sesler çıkarmıştı. Pekala, onlara henüz söylememiştim. Demek istediğim seks sırasında yaşadığımız şeyden bahsetmemiştim. Jungkook'un tam anlamıyla bir davar olduğunu bilmiyorlardı. Açıkçası söylemeye utanıyordum da. Katolik bir ailenin tek kızıydım. Ailem inançlarına oldukça bağlıydı. Beni, ikizim Jimin'i ve abim Namjoon'u kendileri gibi yetiştirmeye çalışmışlardı. Bu saçma düzenden bıktığımda, kendimi bambaşka bir yerde, Jungkook'un yanında buluvermiştim. Daha geçen haftalarda seks hakkında belli şeyler haricinde bir şey bilmiyordum. Jungkook'la olan ilişkimde bu noktada değişik bir şekilde ilerlemiş ve şu an olduğu garip noktaya gelmişti. Seks yaptığım ilk çocuğun bu derece umarsız olması da tamamiyle benim şanssızlığımdı sanırım.
Jennie'nin sorusu da tam olarak bu noktada cevapsız kalıyordu. Onlara şu anlık bir şey söylemeyecektim çünkü utanıyordum. Omuz silkerek bakışlarımı Jungkook ve yanındaki kıza çevirdim. İçimde saçma sapan bir kıskançlık kol geziyordu. Daha iki gün önce beni öpüyordu. Daha iki gün önce benim için çıldırmıştı. Şimdi başka bir kızla fingirdeşiyordu. Gururum tam olarak onun ayakları altında ezilmiş gibi hissediyordum. Oysa ki bana yazmamasını ben söylemiştim. Çelişkilerin sözlükteki karşılığı sanırsam Roseanne Park Chaeyoung'tu.
Kızlar kendi aralarında konuşuyorlerken Jungkook'un yanındaki kız -sanırsam adı Yerim'di- bizim andavalın kulağına eğilmiş bir şeyler söylemeye başlamıştı. Elimde mundar olmuş tostu da tam bu noktada sertçe masaya bıraktım. Jungkook sinsi sinsi gülerek bana bakıyordu. Tanrı aşkına, benim de bir sabrım vardı! Hızla ayağa kalktım.
"Chae nereye gidiyors-" Jisoo'yu duymazdan gelerek hızla onların yanına adımladım.
"Ah merhaba Yerim. Jungkook'un acilen benimle gelmesi gerekiyor, kusurumuza bakma lütfen." Kıza cevap hakkı bile vermeden Jungkook'u çekiştirerek kantinden çıkardım. Saçma davranıyordum. Oysa biliyordum ki burada tek suç yanımdaki salağındı. Yine de elimde değildi işte, olgun olamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sour flavoured ⚔ rosekook
Fanfickatolik bir ailenin tek kızı olan chaeyoung, arsızlığın sözlükteki tanımı olan jungkook'la tanımlanamaz bir ilişkiye başlar. 290624, rsk