Selamün aleyküm arkadaşlar nasılsınız?
Yeni kurgumla karşınızdayım.
Umarım beğenirsiniz🤭
Bölüme geçmeden önce yıldızları parlatırsak çok sevinirim⭐⭐⭐
İyi okumalar 💜
___________
Annemin 'hadi'lerine dayanacağım kalmadığı için aynaya son bir kez baktıktan sonra odamdan çıkmış ayakkabılıktan beyaz spor ayakkabımı alıp kapıyı açmıştım, annem hâlâ söyleniyordu.
"Kızım saat altı buçuk ya bu saatte nerden buluyorsun bu süslenme enerjisini anlamıyorum" diye konuştu mahalleye çıkmış pastanemize doğru gidiyorduk.
Ah bir bilsen anne. Sabahın köründe elin oğlu pastaneye geliyor diye bu şekildeyim.
"Ay anne ne varya azıcık süslendiysem"diye cevap verdim, hem çok süslenmemiştim ki.
Sarı saçlı olduğum için civciv sarısı kısa bir elbise ona uygun makyaj. Evet sanırım sabah altı buçuk için biraz fazlaydı ama bence çok güzeldim. Hem o her zamanki gibi gelcekti pastaneye, bende güzel görünsem fena olmazdı.
Annemle beraber sakin, huzurlu bir mahallede yaşıyorduk. Mahallenin iki sokak ötesinde ise bize ait bir patanemiz vardı. Annem pastaciydi bende ona özenip gastironomi okumuş ve pastacı olmuştum. Açtığımız pastane işlek ve sevilen bir pastaneydi.
Babamı sorarsanız, orası uzun hikaye belki daha sonra anlatırım.
Annemle gerek sohbet ede ede, gerek atışarak pastenemize varmıştık. Annem çantasında çıkardığı anahtar ile besmele çekip kapıyı açtı o sırada annemin üzerine giydikleri gözüme çarptı.
Annem yine çok rahat giyinmişti. Altına İspanyol bir kot ve üstüne bir kısa bir tişört giymiş benim gibi olan sarı saçlarını topuz yapmıştı. Evet ben biraz abartmıştım sonuçta gün boyu mutfak veya serviste olacaktım ama olsundu.
O görsün yeterdi.
Pastaneye girdikten sonra yine her günkü gibi aynı şeyleri yapmaya başladık.
~~~~~~~~~~~~
Gün tüm yoğunluğu ile devam ediyordu annem ve ben mutfakta iken iki garson çalışanımız servsileri yapıyordu.
"Balım abla"diye seslendi Ebru.
Evet, ismim Balım annem hem saçlarım sarı hemde gözlerim sarıya yakın bir renk tonu olduğu için Balım koymuştu.
"Bir limonlu cheesecake paket olucak"demiş ve gitmişti. Zaten hazır olan limonlu cheesecakeki paketleyip dışarı çıkardım ve o kasanın orada bekliyordu.
Sevgili kalbim biraz sakin ol lütfen diye uyarı verdim kalbime yoksa böyle giderse kalp krizi geçirecektim. Derin bir nefes alıp, "Limonlu cheesecake sizinmiydi?"diye sordum ama o yüzüme saniyeliğine baktı ve hemen çekti beni gördüğünden bile emin değildim.
"Evet benim"dedi ve benim elime asla elini değdirmeden paketi aldı. Kasanın üstüne zaten her zaman aldığı için bildiği cheesecakekin parasını koydu ve gitti.
Yine ümit etmiştim.
Yine bakmamıştı.
Yine ümit edecektim.
Yine bakmayacaktı.
Ama olsundu, ben bekleyecektim beklerdim ki aylardır beklediğim gibi yine bekleyecektim.
Buda benim hikâyem kısa özeti; Beklemek.
_________
Kestikkkk
Umarım beğenirsiniz 🤭
Bölüm hakkindaki düşünceleriniz??
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limon çiçeğim: Balım Texting
SpiritualAğlıyordum, şuan yapabileceğim tek şey ağlamaktı. Oysa sadece şimdi miydi? Her gece ağlamıyor muydum? Gecenin sabahında ise mutlu olacak tek bir nedenim oluyordu o da onu görmek, onun yeşil gözlerine bakabilmekti. Sahi kaç ay geçmişti onun yeşil g...
