Varisim \TaeKook\

İlk Karşılaşma

Jungkook

Geceler dinlenmek içindi değil mi? Peki ben niye geceleri daha çok acı çekiyordum, neydi bunun sebebi, lanetli kaderim mi? Yoksa yaşadığım devasa şato mu?

...

"Hadi ama baba cidden delirdiğimi düşünüyor olamazsın!"Sesim çok titriyordu ve gözlerim dolmuştu."Jungkook bu yaşadıkların normal değil başka bir sebebi var olabilir mi diye tüm yardımcılarım araştırıyor."Neyden bahsediyor bu yaşlı moruk hadi ama ben burda acı çekerken kendi tahtında zevki sefa yapıyor. Tam kahvaltı sofrasından kalkmak üzerindeyken baş yardımcı geldi belli ki önemli bir haber için gelmişti alal acele elindeki şeyi okudu;

Ünlü paranormal araştırmacı Kim Taehyung imkansız bir vakayı daha başarıyla kapatarak rekora koşuyor.

Adam amma da havalıymış diye içimden geçirdim, tam o sırada babam araştırmacının saraya getirilmesini emrettiğini işittim ve sofradam kalkıp odama gittim ve araştırmacı hakkında olan makalelere yaşına baktım."27 yaşında benden sadece 3 yaş mı büyük ve bu genç yaşına rağmen tüm ülke onu tanıyor çok havalıymış cidden ama bende ünlüyüm beni de tüm dünya tanıyor nede olsa koskoca imparatorluğun tek vârisi Jeon Jungkook'u kim tanımazdı ki" diye geçirdim içimden, ardından yüzünün de olduğu bir haber makalesine denk geldim, en az 180 olan boyu kaslı ve damarlı kolları, hafif dalgalı saçları çok etkileyici görünüyordu eğer kız olsam onunla yatmak için servetimi kesin harcardım. Ben kendi çapımdaki araştırmamı bitirmişken uşağım odaya girdi Taehyung'un geldiğini ana salona beklendiğimi söyledi yavaşça ve söylene söylene aşağı indiğimde o iri vücutla baş başaydım ve içimden "Has siktir!" diye geçirdim kesinlikle o fotoğraftakinden daha yakışıklıydı vintage tarzı ona ayrı bir hava katıyordu hele de o postacı tipi çantası.

Salona girdiğimde çoktan babamla konuşmuş olduklarını gördüm beni görünce başını hafifçe öne eğdi kılıcını tuttu bu kraliyet selamlıydı."Umarım veliaht prensimiz iyidir." dedi. Bu koca görüntünün altında nazik, beyefendi bir adam yatıyordu doğrusu bu aramızdaki iletişim için önemliydi. Hafifçe selamladıktan sonra olayların çıkış yeri olan odama gitmek üzere yıl aldık, kapıdan içeri girdiğimizde ilk konuşmayı o başlattı.

"Sevgili veliaht prens JungKook sizi tüm içtenliğimle tekrardan selamlıyorum." Bu kadar ciddi olması şaşırtıcıydı."Lütfen JungKook değilde Jk diyin ne de olsa uzunca bir süre beraberiz, kim bilir belki arkadaş oluruz." Yüzünde bir tebessüm belirdi. "Siz nasıl emrederseniz ama size Jungguk demek isterim bir kusur yoksa?" Jungguk demek ha sevdim bu lakabı. "Tabii ki kafana göre takıl artık arkadaşız nede olsa." Hafifçe kıkırdadı bende öyle ve olayları anlatmaya başlamak için odamki camın önündeki oturma takımına oturması için elimle gösterdim. "Neler yaşadığınızı mümkünse en detayına kadar istiyorum." Sesi otoriter çıkmıştı.

"Pekala öyleyse başlıyorum. Olaylar ilk en sevdiğim atımın bir kurt tarafından lime lime edilmesinden sonra oldu doğruyu söylemek gerekirse hiç üzülmedim çünkü gök yüzünden beni koruduğunu düşünüyordum. O gece uykuya dalmakta zorluk çektim kısa bir süre sonra uykuya dalmışım. Rüyamda bana onu biz öldürdük sıradaki hedefimiz sensin diye fısıldıyorlardı , korktum ve terler içinde uyandım ondan sonra ince ve tiz bir çığlık duydum, bir kadına ait olamazdı ondan bile inceydi eğer 1-2 dakika daha devam etseydi kulaklarımdan kanlar fışkıracağına emindim. Zar zor yataktan kalkıp sesin kaynağına doğru ilerledim, kapıyı araladım ve karşımda ölen kız kardeşim duruyodu, birkaç kez gözlerimi kapatıp açtım. Gözlerimden birkaç damla yaş akmaya başladı aldırış etmeden kardeşime doğru koştum, ben yaklaştıkça o uzaklaşıyordu sanki onun peşinden belki 15 dakika koştum, o anın heyecanıyla bodruma indiğimin farkına bile varamamışım. Kafamı çevirdiğimde yüzlerce kapı vardı belki de binlerce, koridor upuzundu ve karşılıklı kapılardan geçen siyah vari yaratıklar vardı, o kadar senkronizelerdi ki hayran kalmıştım, sonra hepsi bir anda üzerime yavaş adımlarla yürümeye başladı ve korkudan orda bayılmışım, uyandığımda yatağımdaydım ve babam başta olmak üzere herkes başucumda uyanmamı bekliyordu. Onlar sorduğunda anlattım ama inanmadılar uyurgezer diyip kestirip attılar. Ama sonraki günlerde benzer şeyler olunca ben uyurgezer olmadığına ikna olmuştum birkaç yıl olmadı ama sonra tekrarlandı. Şuan da beraberiz zaten."