Boğulmak...

18 0 0
                                    

Boğuluyodum karmaşalar içinde boğuluyordum

"Benimle sonsuz kurtuluşa varmısın sevgili karım"

Dilim tutulmuştu. Konuşamıyodum.babamın öldürdüğü adamın oğlu bana bu cümleyi kurmuştu.ne denebilirdiki.belkide şans verilebilirdi.

"V-varım"demekle yetindim çünkü daha onu tanımıyordum bile babamın babasını öldürmesine rağmen beni suçlamıyodu adeta sevmeye çalışıyordu

Yüzüğü parmağıma takıp dudaklarını elimin tersine götürüp sakin ve narin bir şekilde öptü.
Elimi çekip baktığımda bu yüzükle nasıl okula gideceğimi düşünüyordum.öksürük sesi kendime getirdi beni"hadi artık kalk git okuluna"

Doğruya bugün okula gitmem gerekti "tamam sende burayı toplarsın" dedim sesim içime kaçmış bir şekilde

"Seni okuluna bırakmamı istermisin"diye sordu tam mutfaktan çıkarken

"Olur aslında eğer senin için sorun yoksa"diye söyledim.oda"15 dk ya aşağıda ol" dedi

Hemen odaya çıkıp üzerimi değiştirdikten sonra aşağı indim.

"Ben hazırım" aşağıda koltukta oturmuş beni bekliyordu.

"Hadi gidelim o zaman"
İkimizde kapıdan çıktıktan sonra uzun bir zamandan sonra okula vardık.

"Su anlık durumumu arkadaşlarımın bilmesini istemiyorum.
Derken yüzüğümü çıkarıp eline verdim.

Bi anda gözlerinden bi titreme geçti sanki ama"tamam okulun için kabul ediyorum hadi görüşürüz"

"Hadi görüşürüz çıkışta ararım" arabadan çıktıktan hemen sonra keyifli sesini duydum

"Bi veda öpücüğü yokmu bebek "hemen arkamı dönüp açık olan camdan kafamı ve çantamı sokup geçirdim kafasına bi tane.
Tabi ben bunu yaparken gülüyodu adi şey.

"Bana bak beynini patlatırım düzgün konuş ruh hastası"
Hala gülüyodu manyaktı bu ama gülüşü.

Ele hoş.

"Tamam karıcım"
Ya bi -

"Git artık be adam hadi "arkamı dönüp fakülteden içeri girdikten sonra gitti.

Son dersti çıkışta cihanı aradığımda 5 dkya orda olacağını söyledi. Dışarda beklerken Efe yanıma geldi.hayır olamazdı kan çıkardı burda cihan insallah birşey demezdi

"Naber ahu o günden sonra görüşemedik"derken bir elini omuzuma attı bende "Efe lütfen mesafeni korurmusun"dedim dişlerimi sıkarak çünkü tahammül edemiyordum.

"Korumazsam ne olur"dedi liseli ergenler gibi
Tam ağzımı açıcakken cihanı hemen efenin yakasından tutup kafa atarken gördüğümde ağzımdan tiz bir çığlık kaçtı.

"Senin takatini sikerim şerefsiz it!"diye kükredi tabi Efe bu sırada yerde yatmış burnunu tutuyodu
"Sen kimsin hayırdır"
Cihan dişlerini sıkıp efenin üzerine oturmuş bir halde "anlamazsın sadece bidaha o mesafeni koru yoksa o çeneni kırarım şerefsiz it!"

Cihan ayağa kalkıp bleğimden tutup beni arabaya çekiştirerek arabaya götürüyordu tabi bu sırada bütün fakülte başımızda toplanmıştı ama cihanda bende pek umursamış gibi değildik.
"Cihan bi sakin olurmusun bileğim acıyo"

Bileğimi acıtıyodu belkide farkında değildi ama çok acıyodu.
Hemen arkasını dönüp bileğimi bıraktı "çok özür dilerim çok özür dilerim çok acıyomu "diye gözlerime suç işlemiş bir çocuk gibi bakıyordu.bende"acıttın ama sorun yok"
Deyince hemen bileğimi narince öptü bu adam
Babamın babasını öldürdüğü halde bana böyle davranmasını anlayamıyordum.

Aklıma gelen şeyle kendimi susturmak istedim olamazdı değil mi .neden bir insan babasının katilinin kızına aşık olur ki hemen bu düşünceyi aklımdan çıkardım.

Bu sıradada arabayla gidiyorduk .ama hala cihan sövmekle meşguldü.
"Amına koduğumun puştu şerefsiz it-" "lütfen biraz sakin olurmusun sadece kolunu omzuma attı zaten ben onu uyarıyordum "

"Bak ahu kimse sana dokunamaz kimse sana bakamaz ne kadar evliliğimiz şu anlık gerçek olmasada kimse sana gözünü çevirip bakamaz bile duydunmu ama o şerefsiz it gelip senin omzuna kolunu attı gelmesem daha neler olucaktı acaba!" Ne saçmalıyodu tamam bazı kısımlarda haklıydı ama söylemeden edemiycektim kusurada baksındı.
"Tamam anlıyorum bazı konularda haklısın ama çocuğun resmen burnunu patlattın ve ayrıca sen gelmeseydinde birşey olmuycaktı bu yaşıma senin korumanla gelmedim ben!" Diye bi ani girişimde bulunmuştumki aniden arabayı durdurdu.

"Bana bak kızım eğer ben senin yanındaysam ve her zaman öyle olucam artık senin yanına hiç kimse karşı cins senin tenine dokunamaz senin kokunu soluyamaz 1 metre yakınına bile yaklaşamaz sok bunu kafana!"

Neden bu kadar kıskanıyoduki ne vardı kıskanıcak "beni kıskanıyosun hemde deliler gibi neden peki cihan soykamer"

Arabayı çalıştırıp sakince cevap verdi ne yani sakinleşmişmiydi"çünkü karımsın" o an gözlerine baktım gözleri dolmuştu sanki bananeydi.

Ama merak etmiştim. Birdaha baktığımda gözleri artık dolu değildi artık bu sürede eve gelmiştik .

Hemen duşumu alıp yatağıma uzandım bugün yağmur yağıyordu arada gök gürlüyodu gök gürlemelerinden korkardım yalan yoktu. Acaba cihanın yanına gitsem yanlış anlarmıydı çünkü uyuyamıyordum sağıma dönsem soluma dönsem olmuyodu korkuyordum.

Ayaklanıp cihanın odasının kapısını çaldım. Ve içeriye girdiğimde cihanın sadece altında normal kumaş şort ve üstü çıplak bir şekilde sırt üstü uzanmış bir şekilde uyuyordu.

Önce rahatsız etmek istemedim ama korkuyordum. Yanına gidip Cihan diye seslenip omzuna dokundum ama gözü kapalı konuşmaya başladı."gel dediğimi hatırlamıyorum" uyumuyordu sadece gözlerini kapatmıştı

"Uyuyosun zannettim ayrıca istemiyosanda giderim"derken kapıya doğru gitmek için kalkarken bileğimden tuttu"ne oldu"

"Şey ben gök gürültüsünden azıcık korkuyorumda eğer senin içinde problem yoksa yanına yatağın köşesinde uyuyabilirmiyim"bunu söyleyince resmen gözlerinin içi parlamıştı

Hemen yatakta yan kayıp "gel buraya" dedi bende yatağa yattım ve ona döndüm oda bi eli ensesindeyken tavanı izliyordu.

Yan profili kusursuzdu ela gözleri sıkı çenesi güzel burnu ve kirpikleriyle harika görünüyordu.

"Daha iyi izlemek istersen sana dönebilirim" derken aynı benim gibi döndü yan bir şekilde

"Alakası yok sadece öyle baktım"diye gözlerimi kaçırarak söyleyince."peki bakalım öyle bak sen"

Gerçekten yakışıklı bir adamdı"sarılabilirmiyiz"
Bu soru ondan gelmişti ne deseydim babamın babasının öldürdüğü adamın oğluydu bunu diyen kişi.bende korktuğum için"evet sarilabiliriz"

Duyunca hemen beni kendine çekip belimden tuttu ve şuan onun göğsünde yatıyordum.

Bu koku gerçek olamayacak kadar harikaydı.
"Çok oluyorum biliyorum ama saçlarınıda okşayabilirmiyim" diye sordu masum bir çocuk gibi bende"evet okşayabilirsin"deyince elleri saçlarıma gitti saçlarımı okşayınca gök gürlemesiyle irkildim"şşt sakin ol burdayım" deyince geri gözlerimi kapattım saçlarımın okşanması etkisiylede kendimi uykunun kollarına bıraktım. Ve böylece ilk kez beraber uyumuştuk...
  

Hello nasıl beğendinizmi yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın lütfeeeeeeeen
Destek olursanız çok sevinirim....(ilk kez yazdığımı unutmayın lütfen)

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 09 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Gece yarasıWhere stories live. Discover now