Puppyhood

22 4 4
                                    

İYİ OKUMALAR CANLARIMMM🌷⭐

Sabah olmuştu pencereden içeriye sızan parlak güneş ışığı bunun en büyük göstergesiydi. Önce Taehyung aralamıştı uyumaktan şişmiş gözlerini, ardındansa Jungkook.İki çocukta gerçekten güzelce uyumuş,uykularını iyi almıştı.

Bugün onlar için yoğun bir gün olacaktı. Bu yüzdende vakit kaybetmeden hazırlanmış ardındansa kahvaltılarını yapmak için aşağıya inerken Jimin'i görmeleri ile duraksamışlardı.

Bugün kesinlikle Jimin meselesini halletmeleri gerekiyordu. Yemek yerken konuşurlar eğer Jimin'de istiyorsa okulları bittikten sonra müdür Seokjin hyungun yanına giderek, konuşur halletmeye çalışırlardı.

Jimin ikiliyi görür görmez yüzünde tatlı bir tebessüm oluşmuş neşeli sesiyle arkadaşları Jungkook ve Taehyung'a "Günaydın" demeyide unutmamıştı. İki çocukta Jimin'e aynı şekilde karşılık vermiş ve hep birlikte yemekhaneye gidip, yemeklerini almış ve boş bir masa bularak oturmuşlardı. Yemekte ise iki çocuk düşüncelerini Jimin ile paylaşmış, Jimin ise hiç düşünmeden kabul etmişti.

Karınlarının güzelce doyduğundan emin olduktan sonra, masadan kalkmış ve ders görecekleri sınıfa geçmişlerdi. Yetimhanede ki öğretmenler bütün çocuklara ilgi ile yaklaşıp eğitimleri ile yakından ilgileniyordu. Hiçbir çocuk yerini yadırgamıyor, eğlenceli bir şekilde eğitim görüyordu. Bu durum en çokta Taehyung'u mutlu etmişti kaç yıldır babasından göremediği ilgiyi öğretmeni birkaç derste vermişti küçük çocuğa.

Üçlü hiç sıkılmadan derslere girmiş ,derslerde öğretmenler tarafından eğlenceli aktiviteler yapmış ve bu günlük okulu bitirmişlerdi.

Üçüde oldukça mutlu bir şekilde dersten çıkmış, ardındansa Jimin'inde kendileriyle aynı odada kalmalarını ikna etmek için müdür Seokjin Beyin yanına uğramışlardı. Normalde kafasına göre kimse çocukların odasını değiştiremezdi ama üçlü o kadar yalvarmış ,en son çare olarak ise Seokjin hyunga yavru köpek bakışları yollayarak bu işi halletmişlerdi.

Üçlü hoplaya zıplaya Jimin'in eşyalarını toplamaya gitmiş ve kendi odalarına taşımıştı. Artık üçüde birarada aynı odadaydı.O gün ve diğer günlerde dahil olmak üzere oda çok eğlenceli bir hal almış, sohbetler havada uçuşmuştu. Üç çocukta çok mutluydu. Maraton hayatlarını yaşıyor; okula gidiyor, aktiviteler yapıyor, hafta sonları birlikte vakit geçiriyor, hergün düzenli olarak yemeklerini yiyor, akşama doğru odalarına çıkıp biraz sohbet eşliğinde uyuyorlardı.

Yıllarca bu şekilde yaşamışlardı hepsi halinden çok mutlu, enerjik ve huzurlu hissediyordu. Üçü hem birbirlerinin en iyi  arkadaşı ,hemde ailesiydi. Ama bu çok uzun sürmemişti çünkü Jimin'e koruyucu bir aile gelip onu almak istemişti. İşte o gün üç çocuğunda dünyaları başlarına yıkılmıştı.

Taehyung ve Jungkook yıllar sonra ilk defa bu kadar çok ağlamıştı. Gerçi Jimin'inde diğer ikisinden bir farkı yoktu ama o güçlü durmaya çalışıyordu çünkü arkadaşlarını daha fazla üzmek istemiyordu. Önceden olsa asla üzülmeyeceği, hatta sevineceği bir olaya şuanda oturup saatlerce ağlayabilirdi Jimin. Bir daha asla Taehyung'u ve Jungkook'u göremeyeceği düşüncesi kalbine bir bıçak gibi saplanmıştı.

Jimin bir yandan eşyalarını topluyor diğer yandansa neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle ağlayan arkadaşlarını motive etmeye çalışıyordu. Çok sürmeden eşyalarını toparlamıştı Jimin. Bunun üzerine Tae ve Jungkook göz yaşlarını silmiş yüzlerinde buruk bir gülümsemeyle arkadaşlarını vedalamışlardı.

Jimin'in gidişi üzerine Jungkook ve Taehyung bir defa daha birbirlerinden başka kimseleri olmadığının farkına varmış birbirlerini motive etmişti. Artık iki gençte birbirlerine daha bağlıydı Jimin'in yokluğunu ikisine büyük bir yara açmış olsada o yarayı birlikte kapatmışlardı.

Regret🧷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin