1.2

2.7K 166 395
                                    

(görsel notu: can ve kenan ❤️🇹🇷)

(teşekkür notu: inanmıyorum ama gerçekten 10K olmuşuz.. okuyup yorum yapan ve hikayeyi beğenen herkese çok teşekkür ederim gerçekten mutlu ettiniz beni ya saat biraz da geç oldu ama bu mutlulukla hızlıca bitirip paylaşayım dedim bölümü
çokça seviyorum sizi 🥺❣️💌🐱✨️🌟🤍)

(bölüm notu: biraz texting ağırlıklı oldu ama umarım beğenirsiniz kocaman öpüyorum 🥺🤍🫂)

Hiç daha öncesinde bu kadar şevkle ve hevesle hukuk tarihi ve felsefesi dersini dinlediğimi hatırlamıyordum.

Hatta içim içime öyle sığmıyordu ki sanki resim kursundaymışım gibi tüm renkli kalemlerim ile hocanın ağzından çıkan her kelimeyi kanunmuş gibi kitabın boş köşesi kalmayacak şekilde not etmeyi de ihmal etmemiştim.

Sanırım en sevdiğim romanı storyteller üzerinden dinlerken uzanıp hayal kursam ancak bu kadar keyifli olabilirdim ya da daha iyisi Kenan Yıldız'ın o parlak gözleriyle bana gülümsediğini görsem..

Çünkü dün akşamdan beri böyle ağzım kulaklarımda sanki ruhum yeniden çiçek açmışcasına etrafa gülümseyip baharın gelmesiyle çayırda otlayan keçiler gibi sekmemin tek sebebi onun üzerimdeki mükemmel etkisiydi.

Kaçmayı beceremediğim ve dürüst olmak gerekirse hiç de kaçmayı istemediğim için akıntının beni alıp götürmesine çoktan izin vermiştim işte.

Buradaki akıntı ise Kenan'ın bana cesurca sunduğunu belli ettiği o hayallerimi süsleyen, masumane ve saf duygularla süslü ama bir o kadar da içimi yakıp kavuran olası bir aşkın ilk ateşleriydi.

Nasıl başlamıştı, nasıl gelişmişti, o lanet okuduğum top seslerinden buraya nasıl gelmiştik bir anda ya da bundan sonrası nasıl devam edecekti hiçbir fikrim yoktu ama bir şekilde şu an olayların ta merkezindeydim ve yüreğim gerçekten full mesaide deli gibi atarken yerimde duramıyordum.

Daha da somutlaştırmam gerekirse sanki ilk barbie bebeğini almış da bir an önce eve koşup ona elbiseler dikmek ve kafasında kurduğu senaryolar ile onu oynatmak isteyen kız çocuğu sevinci vardı kalbimde.

Her ne kadar tüm gece başım yastıkta uyumaya çalışırken ve sabah okula doğru otobüsün içindeyken kendime henüz bu kadar yoğun duygu yüklü hissetmek için erken olduğunu ve masum bir öpücükten fazlasını yaşamadığımızı hatırlatmaya çalışsam da aklımın içi o yüzünün güzelliğinden, cümlelerinin masumluğundan ve daha da kötüsü dudaklarının sıcaklığından arınamıyordu.

Bir yandan da o güzel öpücüğün ardından iyi geceler diye mırıldanıp bir anda arabadan kaçtığım için de kendimi suçlu hissediyordum.

Hadi benim tüm vücudum titreyip yüreğim güm güm atarken ben neler hissetiğimi biliyordum ve eriyordum da bu hislerimi Kenan'a geçirmeyi ne zaman becerebilecektim acaba?

Her ne kadar ona verdiğim karşılıktan benim de aynı hissettiğimi bildiğini düşünsem de bir anda kaçtığım için kendime kızmadan da edemiyordum.

Ardından gece de bir mesajlaşma yaşanmamıştı aramızda.

Kıyma kokulu köfteleri çocuğun arabasında bırakıp toz olmuştum kısacası.. Tam da benim alıklığıma yakışacak bir son.

Öğle arasında daha fazla düşüncelerimle kendimi yiyip bitirmemek için Umay'a mesaj atıp her şeyi bir güzel anlatmaya karar verdim.

Durumları öğrendikten sonra önce hani tiksiniyordun ve dağ ayısı maymun suratlı diye geziniyordun diye bana kızıp sonrasında da Allah bilir kına ve düğün elbisesi bakmaya başlayacaktı benim canım arkadaşım adım gibi biliyordum ama bu çocuksu heyecanımı dile getiremezsem de patlayacaktım sanırım.

upside down ♡| yıldızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin