Cennet'in içinde ateşlerde yanmak ne demekti heleki ateşin içine çok sevdiğin bi insan atıyosa seni
Mardin'de gece yerini gündüze bırakmaya başlamıştı dila ise dün ağlarken uyuya kalmiş ama çok geçmeden uyanmıştı sabaha kadar ağlamış ve düşünmüştü kaderini düşündü berdel yoluyla evleneceği adamı düşündü Mardin'de acımasızlığı ve öfkesi ile bilinirdi Baran ağa ya dedi dila Baran ağa gibi ailesi de kötü davranırsa diye düşündü dila haline ağladı caresizliğine ağladı en çokta kaderine ağladı
Güneş biraz daha yerini göstermeye başlamıştı dila yorgun bedenini kaldırdı yataktan karşısındaki boy aynasına baktı çok kötü bi haldeydi kızıl kalcasının biraz üzerinde güzel ve bakımlı sacları ela gözleri güzel kırmızı dudakları ve ince bedeniyle çok güzel bi genç kızdı ama şuan o halinden eser yoktu gözlerinin altı tüm gece ağladığından dolayı morarmaya başlamış sacları dağınıktı yönünü banyoya çevirdi dila duş iyi gelebilirdi dün gece üzerini bile çıkarmadan yatağa gitmişti üstünü çıkarıp kendini suyun altına bıraktı ama göz yaşlarına engel olamadı
~
Baran ağa sabaha kadar dostu mertle dertleşmiş durumu ona anlatmıştı kardeşinin ihanetini ve sonucun berdel oluşunu konuşmuş sabahın erken saatlerinde ikiside evlerine gitmk üzere ayrılmışlardı Baran hemen odasına çıkmış ve duşa gitmişti
Kezban hanım sonunda kızının şilanının yanına girebilmişti gece dayanamamıştı kızına neden yaptığını niye yaptığını sordu hem sorup hem ağladı sonra dayanamayıp sarıldı kızına sabaha kadar öyle kaldılar hem ağladılar hem dertleştiler "anne abim hiç affetmez beni dimi" Dedi şilan pişman sesiyle "zaman gösterir kızım eğer dilayı sever ona alışırsa affeder belki ama onu sevmezse alışmazsa işte o zmn affetmesi çok zor kızım" Kezban hanım kızının sacını okşayarak gerçekleri söyledi şilana
Şilan annesinin sözleri üzerine kafasını salladı ve daha fazla konuşamadı babasının yanına gitmek istiyodu babası onu çok severdi çok merhametli davranırdı sevgiyle bakardı kızının gözüne şimdi nefretle mi bakar acaba diye düşündü şilan hıçkırıkları arasındaBaran ağa duşunu almış üstünü giyinmiş ve yatağa yönelmişti çok yorgundu hemen uyumak istiyodu öyleki yaşadığı durum bile aklına gelmeden uyumayı başardı
~
Dila duşunu almış banyoda üstünü giyinmiş sacını kurutmuş ve taramıştı odaya geri döndüğünde yatağının üstünde oturup ağlayan annesini farketti Dilanın da akmayı bekleyen göz yaşları hemen firar etti koşup sarıldı annesine "kuzum, dilanım canım kızım, biliyosun elimizden bişey gelmiyo Allah kahretsinki çaresiziz kızım lütfen affet " Dila annesine kızgın değildiki annesinin elinden bişey gelse kendi canını bile verir kızını kurtarırdı dila emindi bundan "Annem sana kızgın değilim ama abim... " Dedi ve sustı genç kız hıckırıkları arasında konuşamadı "annem abin kimseyi düşünmeden kaçırmış şilanı söyleseydi seviyorum diye gider isterdik düşman aile olsa bile isterdik onlar beraber ölelim diye düşünmüşler biz bu dünyada olamayız diye düşünmüşler" Kızın başını okşayarak konuştu Melek hanım "Beraber ölelim diye düşündüler ama kendileri ölmediler arkalarında kaç kişiyi ateşe attılar anne" Ağlaya ağlaya söyledi dila annesine melek hanım daha fazla konuşamadı kızını daha çok bastırdı bağrına ikisi beraber ağladılar
"Hadi kızım kalk toparlan kaldır başını sen Hanzedarların biriçik kızısın yakışıyomu böyle " Gülümseyerek kaldırdı kızını melek hanım dila lavaboya gidip yüzüne soğuk su çarptı biraz da olsa kendine gelmişti annesi haklıydı ağlasa bile bişey değişmiyecekti Hanzedarların kızıydı o eymeyecekti başını güçlü duracaktı

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL/Dila
ActionHerşey çok güzel giderken abiniz bi hatası yüzünden hayatınız altüst oluyor Hiç tanımadığı görmediği bi ağayla evlenmesiyle hayatının devam edemeyeciğini sanıyodur Dila belki gerçekten öyledir okumadan bilemezsiniz ilk kitabım yazım hatalarını ve...