Biricik | Bxb

1. bölüm

Merhaba, kitabın okunmasını beklemiyorum açıkçası sıkıldığım için yazmaya başladım. İtalik yazılar yaşça büyük insaların şive ile konuşması. 1988 yılında geçiyor. Yazım hatası varsa üzgünüm. İyi okumalarr.

•••••••••
1988
Şensoy aşiretinin konağının avlusunda her ağızdan bir ağlama yükseliyordu. Annem oğlunu öldürmemeleri için dua ediyordu. Ben ise yere bakıp öylece yanağımdan aşağı süzülen gözyaşlarının dudaklarıma gelmesini hissediyordum. Annem oğlunun ölmesini istemiyordu ama diğer çocuğunu köşeye atıyordu.

Abim Ferhat'ı ve Esma ablayı diz çöktürtmüş ve başlarına silah dayamışlardı. Mardin'de eğer konu namussa kimsenin gözü hiç bir şey görmezdi. Babam, Mehmed ağaya başka yolu olup olmadığını sordu ifadesiz yüzüyle.

-Yoktur elbet ağa. Namusu temizlemenin tek yolu kandır.

Annem duyduğu şey ile adeta kafayı yemişti. Ferhat abimin yanına koşmaya çalıştı ancak babam ve kuzenim Levent abi annemi tuttular. O sırada konağın hanım ağası Gülcan nene geldi. Bastonunu yere vurdu.

-Namusu temizlemenin tek yolu kan değildir. Berdel olacak.

Annem kıpranmayı bıraktı. Gülcan neneye baktı ve tekrar gözlerinden yaşlar süzüldü.

-Benim en küçük çocuğum 10 yaşındadır hanımım nasıl olsun berdel?

O sırada Gülcan nene bana döndü. Kötü şeyler olacaktı hissediyordum.

-O zaman Biricik ile Sadi berdel ile evlenecek'. Dedi

Sadi abi ile aramızda 10 yaş vardı galiba. Ben 17 yaşındaydım. Yapabilir miydim bilemiyorum. Gözler bana döndü. Bende kaşlarını çatan ve itiraz etmek üzere olan Sadi abiye baktım. Bana bakınca başımı eğdim. Annem araya girdi.

-Abin için yapıcaksın bunu biliyorsun değil mi?

Bir şey diyemedim. Sadi abi yanıma doğru geldi bir hışımla.

-Kabul etmek zorundayız yoksa senin abin benimde kız kardeşim ölecek dedi.

Başımı sallamakla yetindim. Benim konuşma hakkım buydu. Abimin ve Esma ablanın başından silahları çektiler. Annem koşarak abime sarıldı.

Gülbahar hanım kaşlarını çattı ve annesinin kulağına bir şeyler söyledi. Daha sonra Gülcan nene araya girdi.

-Biricik, buraya gel. Dedi. Gülbahar hanım bana kötü kötü bakıyordu. Yanlarına ilerledim. Gülbahar hanım söze girdi;

-Kız mısın erkek mi bilmiyorum çocuk ama oğlum Sadi'nin kanına girip kendini ilk gece bozduracaksın. Millete rezil olduk olacağımız kadar o yüzden imam nikahında kadın kıyafetleri giyeceksin. Düğünde'de gelinlik giyeceksin. Sonra gerdeğe gireceksin Mihriban çarşafı alıcak sesinde çıkmayacak. Oğlum Sadi işinden ancak vakit bulmuşta gelmiş senin abin yüzünden dinlenemedi bile.

Söylediği şeyler ile sanki kalbime bir sürü iğnenin aynı anda battığını hissettim. Ben daha kendi vücuduma bakamazken bir başkasına gösterecektim. Ancak en ufak bir itiraz istemediğini belli eden sesine karşı çıkamayacağım için başımı salladım. Daha sonra Gülcan nene araya girdi

-Güzel. O zaman yarın Ferhat ve Esma'nın istemesi olsun Salı günü Sadi ve Biricik'in. Bu hafta içinde yüzükleri de takalım Esma'ya çarşamba günü Biricik ile birlikte alışverişe çıksınlar haftaya cumartesi yada pazar günü de düğünleri olsun ve bu rezillik daha çok duyulmasın. Sonraki hafta diğer ikisini ayarlarız.

Sadi abi yanıma geldi ve yüzüme doğru eğildi. Çok yakınımdaydı.

-Annem sana ne dedi? Sorduğu soru ile utancımdan kulaklarıma kadar kızardığıma emindim. Derin bir nefes alıp kulağına doğru uzandım.

-Şey.. Gerdek.. gerdek gecesinin olacağını söyledi'.. Anladım şeklinde kafasını salladı.

Omzumda bir el hissettim ve arkama döndüm, babam gideceğimizi söyledi. Gülbahar hanım yanımıza geldi.

-İyi akşamlar Sadi abi ve Gülbahar hanım. Dedim. Gülbahar hanım kaşlarını çattı.

-Ne abisi kocan olacak o senin banada anne diyeceksin. Dedi. Kafamı salladım ve eve gitmek için yola çıktık.

Eve varınca:
Saat daha 9.30 olduğu için ve biz akşam yemeğimizi yemeden koşarak Şensoy konağına gittiğimiz için yemekler hala masadaydı.

Odama çıkarken abim kolumu tuttu.

-Biricik.. ben sana teşekkür ederim sevdiğimle evlenmeme engel olmadığın için.. Ayrıca hiç tanımadığın bir adamla evleneceğin için üzgünüm.

Gülümsemekle yetindim çünkü gözlerim dolmuştu. Odama geçtim ve üzerinde kedi olan pijamalarımı giydim ve yatağa uzandım. Bugün çok yorucuydu. Gözyaşlarımı tutamadım ve ağlamaya başladım. Bir süre sonra ağırlaşan göz kapaklarıma karşı koyamadım ve gözlerimi kapattım.

•••••••••••••
Umarım yazabilmişimdir. İstemeden nikaha kadar olan kısımda hiç bir şey bilmiyorum o yüzden sallarsam kusuruma bakmayın..