Aaaarıı, vız vız vız

9 2 11
                                    

Bu bölüm yazarlıkla veya kitabımla ilgili değildir.

Arıları, biyolojiyi, anatomiyi, böcekleri, doğayı,
Bunlardan herhangi birini seven veya benim gibi meraklı olanlar için incelememi paylaşmaya karar verdim.

Fakat böceklerden çok iğrenen, hiç umurlarında bile olmayan insanlar için çok hoş bir bölüm olmayabilir de. Ona göre okuyun veya okumayın. Baştan uyarayım ama merak etmeyin öyle çok sıkıntı bir şey yok.

Dün yerdeki kayısılardan birini kaldırdım ve bir arıcıkla karşılaştım.
Ölüydü.

Önceki gün de iyi bir yağmur yağmıştı. Zavallıcık ya yağmurda boğuldu ya da kafasına düşen bir kayısının kurbanı oldu.

Önce bir korktum ittim tabi, sonra ölü olduğundan emin olup korkumu yenince(arılardan korkarım) minicik bir dal parçası yardımıyla kaldırdım. O anda da aklıma bir fikir geldi: Bu hep korktuğum için yakından analiz edemediğim arıcıkları incelemek için harika bir fırsattı!

Hemen dal parçasının yardımıyla onu daha rahatça inceleme yapabileceğim bir sandalyenin üstüne getirdim. Ve zaten hayatı trajik bir biçimde sonlanmış arıcığın cesedinin bile huzur bulmasına izin vermedim🥲

İlk gözlemim arının gözleri üzerine oldu.
Hareket ettirdiğimde yeşil büyük gözlerinin içindeki pek çok siyah nokta yer değiştiriyormuş gibiydi. Epey ilginçti diyebilirim. Sanırım gözleri şu fotoğraflarda daha rahat görülecektir:

 Sanırım gözleri şu fotoğraflarda daha rahat görülecektir:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Fotoğraflara tıklatıp büyüterek daha net inceleyebilirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Fotoğraflara tıklatıp büyüterek daha net inceleyebilirsiniz. Emin olmamakla beraber bal arısı olduğunu düşünüyorum.

Medyada görebileceğiniz güzel, dantel gibi işlemeli görülen, pek çoğumuzn da bir şekilde desenlerine alışık olduğu kanatları vardı. Arı Maya'yı illa ki izlemişsinizdir. Hiç olmadı yazın dışarıda yiyeceğinize konmaya çalışan bir karasineğin kanatlarını ister istemez görmüşsünüsdür.

Antenleri normaldi, anlatmaya gerek duymuyorum. Yine medyada(en baştaki bölüm kapağı) görebileceğiniz gibi tüylü, hatta onca yağmura rağmen üstünde biraz polen tutabilmeyi başarmış tüylü bir gövdesi vardı.

Bacakları tüylü, ayak uçları çift kancalıydı.

Yerden aldığım kurumuş bir çam iğnesini ameliyat iğnesi gibi kullanarak bacaklarının ucundaki incecik kancalardan sadece birine tutundurarak arıyı rahatlıkla kaldırabildim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yerden aldığım kurumuş bir çam iğnesini ameliyat iğnesi gibi kullanarak bacaklarının ucundaki incecik kancalardan sadece birine tutundurarak arıyı rahatlıkla kaldırabildim. Sanırım ayak uçlarındaki bu kancalar sayesinde rahatça bir yerlere tutunuyorlar.

Bu arada, söylemeden geçmeyeyim, burada gözlemlerime dayanarak söyledillerim birer varsayımdan ibaret. Bunları pat diye bilimsel bilgi olarak kabul etmeyin. Ne olur ne olmaz, hatalı yorum yapabilirim sonuçta. Ben size gözlem ve fikirlerimi aktarıyorum.

Onu ilk bulduğumda son koyduğum resimdeki gibi bacakları kapalı duruyordu. Çam iğnesiyle ittirerek bacaklarını açık pozisyona getirdiğimdeyse bırakınca hemen geri kapanıyorlardı. Acaba ölü sertliği gibi bir şey mi, ondan kaynaklı kasları kasılıyor da öyle bir şey mi oluyor yoksa farklı bir sebebi mi var?

 Acaba ölü sertliği gibi bir şey mi, ondan kaynaklı kasları kasılıyor da öyle bir şey mi oluyor yoksa farklı bir sebebi mi var?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dikkatli bakarsanız belki görebilirsiniz, gövdesinin  alt kısmında duran  boru gibi bir şey de olduğunu fark ettim. Kafasını oynattığım sıradaysa ,ki kafasının iki yana nasıl oynadığını da incelemiş oldum, o boru gibi şeyin çenesine veya ağzına bağlı olduğunu fark ettim. Kaldırmayı denedim, gerçekten de karnına veya bedenine yapışık değildi, sadece ağzına bağlıydı. Kaldırırken tek boru sandığım şey farklı tellere ayrıldı. Bunu/bunları kullanarak çiçek özlerini emdiğini düşünüyorum.

Arkasındaki karın(?) kısmı böyle halkalı gibiydi ve birbirlerinin içine geçerek kasların da yardımıyla harektli olmayı sağlıyorlar herhalde.

Sanırım gözlemim bu kadardı. Önce içini yarıp tam bir otopsi yapıp yapmama konusunda kararsız kaldım, sonra da zavallı arıcığın ölü bedenini yeterince dürtüklediğime karar verdim. Çam iğnesi yardımıyla kaldırıp(merak etmeyin çam iğnesini batırmıyorum, sadece kapalı bacaklarının arasından geçirip tutunmasını sağlıyorum) artık huzur bulabilmesi için ona ufak bir mezar hazırlama fikri ile doğrulurken arıyı yere düşürdüm ve bir daha da bulamadım🫠

Sanırım artık benden kurtuldu ve artık rahatsız edilmeden toprak olabilir. Veya onu yiyecek bir hayvanın yemi olmuş da olabilir, kim bilir 🙃

Yazarın SeyahatnâmesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin