3. Bölüm

27 4 0
                                    

Lucas benimle sohbet ede ede şelaleye kadar gelmiştik. Şelalenin orada bir kenara oturduk.

"Seninle zaman geçirmeyi sevdim Lucas."

"Ben de seninle prenses."

Biraz sessizlik olmuştu. Bu sürede Lucas beyaz saç tutamımla oynamaya başlamıştı. - Her kurdun beyaz saç tutamı vardır. Bu saç tutamı doğuştan gelir ve senin bir sürüye ait olduğunu gösterir. Eğer sürüden atılırsan beyaz saç tutamın özel bir bıçakla kesilir ve beyaz saç tutamın kendi saç rengine döner. Eğer beyaz saç tutamın olmazsa. Ay ve okyanus ruhları yanında olmaz veya seni cezalandırırlar. Sürüye yeni bir kurt katıldığında özel bir ayinle saç tutamı beyazlar.-

"Biliyor musun prenses çok güzelsin gözlerin, saçların, bembeyaz tenin ve öpülesi dudakların."

"Şey öp o zaman."

Tam dudaklarıma yaklaşırken aklıma bir şey gelmişti. O bana mühürlendiğini söylemişti eğer öyleyse ben neden ona mühürlenmedim? Hemen geri çekildim. Geri çekilmemle gözlerini açıp bana şaşkın bir şekilde baktı?

"Hey sorun ne?"

"Sen bana mühürlendiğini söylemiştin ama ben sana mühürlenmedim. B-ben mühürlenmediğim biriyle olmak istemiyorum."

"NE!"

"Ben özür dilerim. Lütfen bir daha görüşmeyelim."

Ayağa kalktım ve gitmek için yetendim o sırada Lucas bağırdı.

"Omegalar yakalayın!"

Daha ne olduğunu anlayamadan beş insan formunda omega üstüme atlamıştı. İki omega Lucas'ın yanına geçmişlerdi. Omegalar beni tutarak ayağa kaldırdılar. Sayıca üstün oldukları için onları yenemiyordum. Omegalara bakmamla hiçbirinde beyaz tutamın olmadığını gördüm. Yani hepsi başı boş omegalardı.

"Lucas ne yapıyorsun?"

"Üzgünüm prenses ama istesen de istemesende benim olacaksın. Çünkü süründe babama ait olan bir şey var.
Merak mı ediyorsun? O zaman söyleyeyim. Senin şu canın arkadaşın var ya Lily işte o babama lazım."

"İyi de neden?"

"Çünkü küçük prenses. Lily'nin kalbi bir anahtar. Ay taşı madenlerinin bir anahtarı. Bu ona ay ruhu tarafından verilmiş bir lütuf. Lily seni kurtarmak için kendi canını seve seve feda eder. Onu öldürüp kendim alırdım ama kendi rızası olmadan ay taşı madenlerinin kapısı açılmıyor maalesef."

"Ve seninde bildiğin gibi küçük prenses ay taşı demek bölgenin en güçlü kurtları demek değilmi?"

"Beni serbest bırak seni aşağılık herif!"

"Üzgünüm prenses ama ejderhanın kulesinde mahkumsun ve şövalyen Lily gelmeden kurtulamayacaksın."

Bunu derken dibime girmişti. Ellerimi tutmuşlardı ama bacaklarımı unutmuşlardı. Kasık bölgesine tekmeyi basmamla salak omegalar beni bırakıp alfalarına koşmuşlardı. Ben de bu sürede dönüşüp kasabaya doğru koşmaya başlamıştım.

"Bana bakacağınıza kızı yakalasanıza gerizekalılar!"

Omegalarda dönüşüp peşimden gelmeye başlamıştı. Koşarken biri üzerime atlayıp sırtımı ısırmıştı. Onu sırtımdan atıp koşmaya devam ettim. Diğeri yanımdan bana çarpıp beni düşürüp yuvarlamıştı. Durduğumda etrafımı sarmışlardı. Hala sürümüzün bölgesinde değildim o yüzden yardım çağırmazdım ve yaralıydım. Omegalara hırlamaya başladım. Lucas geldi ve "Bırakın gitsin ne yapacağını çok merak ettim. Ayrıca bana canlı lazım." dedi. Bunu demesiyle omegalar beni bıraktı ben de hızla kasabaya koştum. Bunları alfa Dean'a söylemem gerekliydi.

Kasaba meydanına ulaşmıştım. Yoldan geçenler bana bakıyorlardı. Babam halk evinde olmalıydı. Halk evine girdim. Şansıma alfa Dean da buradaydı.

"Luna! Ne oldu sana kızım?"

"Sarah Luna'nın dönüşmesi için ona kıyafet ver."

"Emredersiniz alfam."

Sarah ile halk evinin arkasındaki bir odaya gelmiştik. Dönüşmemi bekledi ve yaralarıma pansuman yaptı. Sonra bana kıyafet giydirdi. Birlikte odadan çıktık ve halk evindeki meclis masasına oturduk.

"Kızım iyi misin?"

"İyiyim baba."

"Ne oldu Luna?"

Tam anlatacağım sırada kapıda bir gölge belirdi.

B-bu....

🐺🐺🐺🐺

Selamlar. 3. Bölüm ile karşınızdayım.
Lütfen düşüncelerinizi yorum olarak yazın buna göre hikayeyi şekillendireceğim.

Sizce kapıdaki kim olabilir?->

İNSANA MÜHÜRLÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin