3. Dünya Savaşı

2.

Ebrar:
Bunuda atlattık bir sekilde bakalım ne zaman çalındığı fark edilcek

Yağmur:
Bugün fark edilir gibi geliyo kameralarda bir şey olduğunu anlarlarsa umarım anlamazlar.

Azra:
Neyse biz gidene kadar fark edilmez gibi 1 buçuk-2 saat sürüyormuş

Ceren:
İyi bari ebra ve sibelle mlb oynarız biraz.

Azra ve Yağmur raveden hamile olduğumu bilmiyordum izliyordu diğerleri de mlb oynuyordu. Yardımcılar da uyuyordu 2 saat sonra kızlar İngiltere'ye geldiler. Yardımcılar kızları Kral Charlesin sarayına götürmek için araba tuttular yardımcılar arabaya binmediler kızları özel şoför saraya bırakacaktı

Sibel:
Hele sukur geldik burda guvendeyiz.

Azra Kısık sesle:
Gruba bakın bi ordan konuşalım

Grup: orsplar dernegi???

Azra:
Aklıma bir şey takılıyor benim yani daha öncede düşünüyordum zaten de

Ebrar:
Ne geliyo aklına

Azra:
Bu adam yıllardır tabloları çaldırtırıyo bize sarayında duruyo hepsi sergi gibi çok para verdiği için niye çaldırtırtığını çok önemsemiyorum ama merak etmeye başladım siz hiç etmiyonuz mu

Yağmur:
Merak ediyoruz tabi de öğrenebileceğimize pek inanmadığım için boşvermiştim

Ceren:
Aslında Krala sorsak en azından bir şeyler soyler belki kaç senedir çalışıyoruz ona bı zahmet bir şeyler soyler herhalde

Sibel:
İyyyy Charles mi soylicek adam bizle düzgün iletişim bile kurmuyo ama sorsak bir şey olmaz gibi.

Ebrar:
Soralım bence bir şeyler soyler diye düşünüyorum bize güveniyor sonuçta

Azra:
Tamam sorarız ozaman gidince

Kızlar sarayın önüne geldiler saray gorevlileri tabloyu dikkatli bir şekilde arabadan çıkardılar kızlar sarayı görünce bir anda nutkuları tutundu daha önce bu saraya defalarca gelmişlerdi ama her serefinde daha ihtişamlı olduğunu düşünüyorlardı. Kızlar yavaş yavaş içeriye girdiler

Hizmetçi:
Hoşgeldiniz, Kral Charles sizi odasında bekliyor ama uzun yoldan geldiniz istiyorsanız biraz dinlenebilirsiniz acelesi yok.

Yağmur:
Teşekkur ederiz, Biraz oturup bir şeyler içebiliriz aslında

Ceren , Azra , Sibel , Ebrar:
Evet bir şeyler içelim

Kızlarin hepsi sütlü çay söylediler normalde çok sevmezlerdi ama saraydaki güzel geliyordu bir kaç yudum aldıktan sonra sohbet etmeye başladılar

Ebrar:
Off sıkıldım tabloyla ilgili bir haber çıkmış mi baksanıza

Sibel:
Hayır çıkmamış daha ceren iyiki akıl ettin müze kapalıyken çalmayı hala fark etmediler

Ceren:
Tabi ne sandın ben zekiyimdir 😉

Yağmur:
Keşke toz bezi getirmek yerine eldiven de getirebilcek kadar zeki olsaydın ceren

Ceren:
Susbe sen getirseydin ozaman zaten yanımızda 2 tane varmış kullandık ya  çok konuşma hem çok iyi temizledim zaten.

Yağmur:
Benim görevim değildi cerencim ekstra eldivenimiz yoktu dusunmedim o konulari

Ceren:
Düşünseydin düşünme mı dediler ocorokseni

Yağmur:
Suscan ceren.

Azra:
Of neyse kesin şimdi kavgayı hadi gidelim artık odaya oturmaya mı geldik

Ebrar:
Tamam kalkalım bari

Kızlar kalktı Kral Charlesin odasına doğru yürümeye başladılar kapıyı çaldılar

Kral Charles:
Girin

Kızlar teker teker girmeye başladı çok belli etmeselerde biraz gergindiler.

Kral Charles:
Hoşgeldiniz kızlar

Kızlar:
Hoşbulduk efendi

Kral Charles:
Tabloyu çalabilmişsiniz yapıcağınızdan emindim zaten yardımcılar la da konuştum hiç bir iz bırakmamışsınız bunun için ayrı bir ödül vericem size merak etmeyin

Kızlar:
Teşekkür ederiz.

Azra aklındaki soruyu sormadan önce 1-2 dakika tereddüt etti ağzından çıkacak kelimeleri bulamıyordu sanki dilini yutmuş gibi hissetti

Azra:
Efendim.. size bir soru sorabilir miyiz?

Kral Charles ilk baş şaşırdı böyle bir şey diyeceklerini beklemiyordu 1-2 dakika boş yere baktı dalmış gibiydi Azra Kralın duymadığını düşünerek tekrar bir şey diyecekken  Kral cevap verdi

Kral Charles:
Tabiki sorabilirsiniz.

Azra:
Soru icin mazur görün ama merakımızdan soruyoruz 10 senedir sizin için çalışıyoruz açıkçası hepimiz gerçekten memnunuz ama kafamızda soru işaretleri var yıllardır bu tabloları neden çalıyoruz bu tablolarla bir şey yaptığınızı görmedik
amacınız tam olarak ney bu tablolarla ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Kral Charles bu soruya şaşırmadı bunu demelerini bekliyordu sonuç olarak bilmeleri haklarıydı yinede Charles bu soru karşısında yine dona kaldı son 10 sene gözünün önünden geçti her seferinde tabloyu bulduğuna inanıp hayal kırıklığı yaşadığı günler Charlesin artık tek umudu Mona Lisa tablosuydu o tabloda doğru çıkmazsa ne yapacağını düşünemiyordu çünkü doğru çıkacağını düşünüyordu bu sefer tutturduğunu hissediyordu hisleri yanılmış olamazdı

Yağmur:
Efendim? orda misiniz yine daldınız cevap vermicek misiniz?

Kral Charles:
Ah evet. dalmışım kusura bakmayın haklısınız artık bazı şeyleri bilmeniz gerekiyor

Kral 5-10 saniye durakladıktan sonra bazı şeyleri anlatmaya başladı

Kral Charles:
Aslında tabloları bu kadar arama sebebim bu tablonun birinde tuhaf bir şey olması bende bilmiyorum ne olduğunu ama yıllardır İngiltere Krallığında anlatılan bu tablo bulunduğu ülkede çok büyük bir gelişim sağlıyor kulağa saçma gelebilir bu tablo eğer Mona Lisa ise Fransa'nın gelişimi bunu açıklıyor kraliyette tabloya nasıl davrandığınıxa göre ülke gelişim gösterir

Sibel:
Tablo ile nasıl olabilir ki anlamadık

Kral Charles:
Bunu bende anlamış değilim tablonun içinde bir şey olduğunu tahmin ediyorum tablo da değişik bir şey sezerseniz mutlaka haber verin bir süre sarayda kalın daha güvenli olur sizin için tabloya da bakarsınız

Kızlar Charlesin dediklerini kabul ettiler Charles onlara şu ana kadar ki bütün kaçırılan eserlerin odasının kilidini verdi Kızlar içeri girdi

Ebrar:
Oha be çok iyi degiller mi

Yağmur
Harbi

Kızlar odayı incelemeye başladı çok dikkatli bakıyorlardı En son Gelen Mona Lisa tablosu da oradaydı 15 dakika kızlar tabloların hepsini daha detaylıca incerken ceren bir şey için seslendi

Ceren:
Kızlar benim duyduğumu sizde duydunuz mu???

Sibel:
Yoo ne duycaktik ki

Ceren:
Herkes tabloya yaklaşın bi

Yağmur:
LAN TABLONUN ARKASI KONUŞTU KU BANA Mİ ÖYLE GELDİ

Bolum bitri devam ediceq.