Sözünü Tutmadı

3 1 0
                                    

Merhabaaaaaaa. Arkadaşlarımı kandırdım o yüzden çok mutluyumkine. Neyse bu bölüm çok üzülecez ve şaşıracaz. İlk bölümden bunu yaptığım için ablam beni dövecek. Ama olsundu bir trip atarım affeder. İyi okumalarrrrrr.
*********************

Aile. Aile herkese mutlulukken bana üzüntü. Aile bana göre 4 kelimeden oluşan hayal kırıklığı. 24 yaşındayım ama annem ve babam beni sevmiyordu,bana iğrenerek bakıyorlardı. Küçükken parka gitmek istediğim zaman annem kızar,babam ise döverdi. Abimse beni gizlice parka götürürdü. Babam ve annem kızardı. Bu lanet kızla ilgilenme oğlum. Hasta olursun. Derdi annem. Babam anneme hak verirdi anneme. Abim hep karşı çıkardı. Hatta bir keresinde söylediği şey beni çok mutlu etmişti. O benim kardeşim,herşeyim. Ona zarar gelirse Dünya'yı yakarım! Demişti bağırarak. Annem ve babam irkilmişti. Ama abim okumaya gittiği zaman bana yapmadıkları kalmamıştı.

Şuan ameliyathane kapısının yanında ki duvara çökmüş bunu düşünüyordum. Benim kahramanım olan abim ve karısı yani yangem kaza yapmıştı. Doktorlar 5 saattir ameliyathanenin içinde abim ve yengemi kurtarmaya çalışıyorlardı. Abimlerin kızı vardı. Adı Melis'ti. 4 yaşındaydı. Her şeyden habersiz bir şekilde etrafa bakıyordu. Sonra yanıma geldi. Sorduğu soruyla yerime mıhlandım.

"Hala,annem ve babam nerde? Sen neden ağlıyorsun? Burda ne işimiz var? Yoksa annem ve babam bana süpriz mi yapacak?"dediğinde gözlerim gözlerine daldı. Çok küçüktü. Anne ve babası içerde canı ile savaşırken kızları bilmiyordu. Ağlarken konuştum ama sorusuna cevap vermedim. "Bir şey yok halasının prensesi. Hadi yat kucağıma uyu."dediğimde ikiletmeden kucağıma yattı ve kafasını boynuma dayadı. Bir kaç dakika sonra uyuya kalmıştı. Yanıma gelen korumaya Melis'i verdim. Arabaya götürmesini ve başından ayrılmamasını tembihledim. Yine yerime oturdum ve beklemeye başadım.

İki saat sonra..

Tam 7 saattir aralıksız ameliyat devam ediyordu. Gözlerim boş bakıyordu. Artık ağlıyamıyordum. Gözlerim boşluğa bakarken ameliyathane kapısı açıldı ve doktor dışarı çıktı. Hemen kalktım ve doktorun yanına gittim. Gözleri üzgün bakıyordu. Yanlış gördüğümü ve ölmediklerini duymak istiyordum.

"Abim ve yengemin durumu ne doktor bey?"diye sordum. Sesimde üzüntü vardı. Çığlık atmaktanda sesim kısıktı. Doktor bana özür dilerim bakışları atıyordu. Neden özür diler gibi bakıyordu? Bakmasındı. Ölmemişti onlar. Doktorun söyledikleriyle,olduğum yere düştüm ve acılı bir haykırışla hasteneyi inlettim.

"Maalesef Lavin Hanım. Abiniz ve eşini kaybettik. Başınız sağolsun."dedi özür diler gibi. "ÖLEMEZ!"siye bağırdım son gücümle. "SÖZ VERDİ BANA. BIRAKMAZ BENİ. BIRAKAMAZ."diye bağırdım. Sesimden anlaşılırdı kırgınlığım ve üzüntüm. "Kızı var onların. Ben varım. Benim tek ailem o. Melis'imin tek ailesi onlar. Ölemezler."dedim kısık bir sesle. "Abim sözünü tutar. Bırakmaz beni."dedim daha da kısılan sesimle. Gözlerim yavaş yavaş kararmaya başladı. Bilincim tam olarak kapanmadan önce doktorun sedye getirin diye bağırışıydı. Sonra bilincim tamamen kapandı ve ben o karanlıkta hiçliğe gömüldüm. O hiçlikte düşündüğüm tek şey abimin sözünü tutmamasıydı.
**************************************
Bölüm sonu. Bölümü yazarken birazcık(baya çok ağladım)ağlamış olabilirim.

Bölüm nasıldı?

Okurken ağladınız mı?

Diğer bölümde görüşürüz.

Kayıp Lavin Çiçeği(Gerçek ailem-yarı texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin