sonun başlangıcı

13

Sasuke, Kabuto'nun ölmesini ne kadar çok istediğini açıklamak istiyordu. Ama henüz bunu yapamaz. Önce Kabuto ile konuşması gerekiyor.

Sasuke'yi öldürdüğü geceki gibi Hanan'a neden tökezlediğine dair cevaplara ihtiyacı var. Adama bakmak utanç vericiydi ama başka seçeneği yoktu. Eğer işler onun lehine giderse intikamını gerçekten harekete geçirebilirdi, özellikle de Kabuto şimdi burada, lanet olası Manawari dünyasındayken.

Dudaklarında uğursuz bir tebessüm belirdi, hâlâ dudaklarını eğip kabuto'nun yüzünü izliyordu.

"Sana söylemiştim, Shikamaru." Sert bir şekilde konuştu ve resmi parçalara ayırdı. "Değerimi kanıtlayacağım ve hepinize göstereceğim." Bakışlarıyla buluştu ve ikisi de sırıttı.

"Anlıyorum. O zaman yolculuğunda sana eşlik edeceğim Sasuke," Naruto aniden araya girdi, mutlu görünüyordu ve sesi çok neşeliydi.

Sarışının bu tavrı nasıl takındığını bilmiyordu ama bu onu biraz korkutuyordu. Nefesinin altında ürkütücü bir şekilde mırıldandı ve Naruto duymuş olmalı ki sarışın onun arkasında kıkırdadı. Sasuke'yi her zaman titreten olağan kıkırdama.

"İyi bir önlem olarak yeraltı zindanlarına yerleştirildi. Burada, arazide o kadar da uzak değildi. Sana şans dileyeceğim, Uchiha." Sakura seslendi ve Sasuke pasif bir şekilde başını salladı.

Kabuto hakkındaki tartışma sona erdi ve Uchiha klanının hareketleri hakkındaki sorunu tartışmaya başladılar.

Sasuke'nin toplantıdan öğrendiğine göre, klanı büyükbabası Madara yüzünden Hanan'dan sürgün edilmiş. Kimse ona sürgünün ayrıntılarını anlatmamış ama Ino'ya göre, Naruto'nun babası Namikaze Minato Hanan'ın lordu olduğunda sürgün kaldırılmış. Sasuke'nin babası ve Naruto'nun babası görünüşe göre iyi bir ilişkiye sahipler.

Ama Naruto'nun tahta çıktığı güne kadar ne olduğunu asla bilemediler. Saldırının arkasındaki kişiyi asla yakalayamadılar ama failin Uchihas olduğuna dair bir ipucu buldular. Bu, iki klan arasında bir kez daha anlaşmazlığa yol açtı. Ama Uzumaki'ler, sadece bir aldatmaca olsa bile iyi ilişkilerini sürdürdüler.

Sasuke bu bilgiyi şok edici buldu ama anlaşılması zor değildi. Neji ifadesindeki değişikliği görmüş olmalı ki ona güldü ve "Korunmuş omega" diye seslendi.

Sasuke de güldü. Neji'nin hareketini çok sevimli buldu. Seçilmiş bir sınıf arkadaşıyla rekabet eden bir lise öğrencisi gibiydi. Esmerin kaşları çatıldı ama bir kez daha görmezden gelindi.

"Şu anda hareketlerinde şüpheli bir şey yoktu. Ama onları izliyoruz." Kendini Sasuke'ye kurnaz bir sırıtışla tanıtan Kiba duyurdu.

Naruto onları dikkatle dinledi. Özellikle araya girmedi ama birkaç hoşnutsuz ifade yaptı.

Öğle yemeğine yaklaşıldığında toplantıyı erteledi ve herkes hemen yerinden kalktı, Naruto ve Sasuke'yi yalnız bıraktı.

Sasuke Naruto'dan uzaklaştı. "Tutuklanmadın mı? 3 saat kadar kucağında oturdum," düşüncesiyle irkildi.

"Hayır, bu pek de meydan okuma sayılmaz. Neyse, hadi yiyelim. Açlıktan ölüyorum." Naruto onu reddetti ve şikayet etti. Sasuke ona katıldı ve ikisi de mutfağa doğru kayboldu. Hala lanet olası kırmızı kadife cübbesini giyiyordu.
.
.
.
.
.
"Bebeğim," diye seslendi Naruto, Sasuke banyodan çıktığında ve ayrılmaya hazırlanmaya başladığında, sarışını duymadı çünkü Kabuto ile buluşma düşüncesiyle o kadar meşguldü ki. İleri geri yürüdü.

"Sasuke." Alfa sert bir bakış attı ve bu, kuzgunun volta atmasını engelledi.

"Ne?" diye hırladı.

"Çok huzursuz görünüyorsun. Gel buraya," Naruto kollarını kocaman açtı. Yatağa yan yatmıştı ve alt yarısı bir yorganla kaplıydı.

Zaten erken planlarına hazırdı ve şimdilik sadece vakit öldürüyordu çünkü görünüşe göre omega ne kadar saklanmak istese de Naruto, Sasuke'nin ne kadar sabırsız olduğunu hemen fark etmişti.

"Naruto, tıpkı benim gibi huzursuz görünüyor ve davranıyorsun." Sasuke homurdandı ama yine de alfasına daldı. Sarışının kollarına yerleşti.

"Daha sık küfür gibi görünüyorsun, Sorun ne ?" diye sordu .

"Normalde böyle küfür ederim. Bir daha korkma," Sasuke'nin gönülsüzce geçiştirdiği konuyu kapatmaya çalıştı. Sarışında bir şeylerin ters gittiğini biliyordu ama daha fazla kurcalamadı. Sasuke bir şekilde anlayacak ama şimdi değil.

"Hadi gidelim mi?" diye sordu.

"Artık uyumak istemediğimden eminim," dedi Sasuke sarışının sıkı tutuşundan kurtulmaya çalışarak.

Naruto bir cevap olarak mırıldandı ve simsiyah saçlı omegayı serbest bıraktı. "Heveslisin. Öyleyse neden olmasın?" diye düşündü, Sasuke'ye imzası olan geniş sırıtışını ve anlaşılmaz bakışını vererek.

İkisi de ayağa kalkıp kıyafetlerini düzeltirken Naruto, omegayı yatak odasından dışarı çıkardı.

Sasuke evin tam içini söyleyemez ama acil bir durumda kaçabileceğinden emindir. Görünüşe göre konağı keşfettiği zaman, manipüle etmesi için yeterli bilgiyi edinmiştir. Naruto'nun arkasında sırıttı.

Kısa sürede girişe ulaştılar ve ikisi de sonunda malikaneden çıktıklarında sabahın 7'sinde esen soğuk ve şiddetli bir rüzgarla karşılaştılar. Sasuke hafifçe iç çekti ve ellerini mavi kapüşonlusunun cebine soktu. Siyah SUV önlerinde durdu.

"Sasuke gidelim," Naruto arabanın içine atlarken diğer tarafa doğru ilerledi. Sasuke için kapıyı açtı ve sert bir bakış aldı.

"Ben kendi başımın çaresine bakabilirim," dedi Sasuke net bir şekilde ve bu sarışının her zaman yaptığı gibi eğlenerek kıkırdamasına neden oldu.

"Aptal," diye mırıldandı Sasuke bunun yerine.

Motor çalışmaya başladığında, Naruto malikaneden hızla ayrılmak için iki kere düşünmedi. Tüm yolculuk hızlıydı, Sasuke'ye düşünmek için yeterli zaman vermedi. Emniyet kemerini çok sıkı tutuyordu ve 5 dakika sonra çoktan zindanın üst kısmına varmışlardı.

Aklı başından gitmiş, sanki ne oldu şimdi diye bağırıyor. Evet, siktir et, işte böyle. Ah, ve sana lanet olası bir SUV'a bindiklerini, lanet olası bir spor arabaya binmediklerini hatırlatabilir miyim?

"Bunu beğendin mi?" Naruto aniden konuştu. Lanet olası bir Uzumaki gibi sırıtıyordu.

Sasuke gözlerini devirerek sinirlendi ve arabadan indi. "Bir dahaki sefere o sarışını öldüreceğim," diye mırıldandı sinirle. Elbette Naruto bunu duydu çünkü Sasuke'nin arkasında kahkahalarla gülmeye başladı.

"O zamanı bekleyeceğim, balım." dedi ve kuzgunun sol yanağını çimdikledi, karşılığında eline çok sert bir tokat yedi.

"Sadece yolu göster ve şu işi bitirelim."

"Emredersiniz kaptan."

Sonraki bölüme devam et