Belki de Delirdim.

Çok da Umrum da

Yerde öylece oturuyordum. Ne oldu şimdi ne ara bu olaylar gerçekleşti farkında bile değildim. Exo ne zaman gelmişti , niye burdalardı  , niye jung hee yi dövüyorlar?????

Aklımda büssürü soru varken bir çocuk yanıma gelip elini uzattı.

" İyi misin??" iyimiyim onu bende bilmiyordum kalçamda büyük bir ağrı vardı ve o öküzün bana vurduğu yer çok acıyordu . Elini tuttum ve beni kaldırmasına izin verdim. Birden tekmelenen yere ağrı girdi ve ağzımdan ufak bir "ahh??!" sesi çıktı. Hemen elim ağrıyan yerime giderken gözlerimi kapatmıştım.

"Gerçekten de iyi misin ?" başka bir çocuk hızlıcana yanıma geldi. Ten rengi koyu ve dudak yapısı harikaydı.

Eli üniformamın üzerine gitti tam kaldıracakken " Ne yapıyorsun ya?" diye cırladım resmen.

"Yardım etmeye çalışıyorum merak etme ben sapık falan değilim ." dedi ve üniformamı ağrıyan yerime kadar kaldırdı. Birden gözleri başka bir rengi alırken kaşları çatılmıştı. Üniformamı indirip hızlıca jung hee'nin yanına koştu ve jung heenin bana tekme attığı yere doğru ayağını hizaladı ve ona da tekme attı. jung hee ağrıyan yerini tutarak götürürken .

"Kızlara karşı saygılı olmayı öğrensen iyi edersin. "

"Sanane be, siz kimsiniz oğlum ?"sözlerini söyledikten sonra sarhoş olduğunu anlamıştım . Demek o yüzden bana böyle sert davranıyor. Genelde içmeyi sevmez demek kalbini gerçekten çok kırmıştım .

"Chen ve Xiumin hemen kızı revire götürün ."

"Hayır gerek yok ."

"Sana fikrini sormadım."

Chen benim yanıma gelip " Merak etme sadece ufak bir pansuman yaptırıp geleceğiz." o kadar mı kötüydü yaram evet acıyordu ama pansumana ne gerek vardı ki şimdi.

Xiumin de yanıma geldi bende kafamı saladım. Adım atmıştım ki birden kasıldım ve yine "ahh" diyebildim.

"İyimisin gerçekten yüzün çok soldu yürüyebilecek misin " dedi Xiumin cevap verememiştim sadece derin derin nefes alabiliyordum.

"Beni hemen revire götürür müsünüz  kendimi iyi hissetmiyorum da."

İkiside aynı anda kafasını sallayıp kollarımda tutarak beni revire götürdüler.

Revire girdik ve bir kadın bizi yönlendirerek yatağa yattım. Kadın geldiğinde elinde beyaz bir bez ve kahverengi bir ilaç vardı. Yaramı açarak.

"Biraz acıyabilir dayanmanı istiyorum."dedi yarama baktığımda çok kötü gözüküyordu. Morluktan artık yeşilimsi bir kıvamı alan yaramın üst kısmı ise düz bir çizgi olarak kanıyordu buraya nolmuştu  ki şimdi düştüğümde bir yere vurdum herhalde . Kanayan yer fazla derin gözüküyordu ve ilacın burayı yakacağını biliyordum . Kadın elindeki beze ilacı sürdü ve yarama hafif bir şekilde bastırdı.

"Ahh!!" gerçektende çok yakıyordu

"Acıyor yapmayın lütfen!"

"Yapmam  gerek yoksa mikrop kapabilir."

Kadın birkez daha bezi yaraya bastırınca artık yataktaki öyle bir sıktım ki . Chen ve Xiumin acımı örmüş olacaklar ki gözlerini kısıp bana bakıyorlardı. Chen yanıma gelip destek olmak için omzumu sıktı. Ona doğru baktığımda güldü. Gülünce gözlerinin içi bile gülüyordu gözlerinin gülünce etrafında çizgiler oluşması ve o güzel dişleri beni o kadar rahatlatmıştı ki .

"Tamamdır bitti."

Ya doktor şu güzel anda anımızı niye bölön anlamıyom ki deminden beri konuşmuyon şimdi mi konuşasın geldi.