giriş

1 0 0
                                    




ediz aksay ft. rana: kaybolmak uzereyim


GİRİŞ

Her şey ağırlaşıyor. Ona karşı koyarsam hiç taşıyamayacağım kadar ağır olacak, karşı koymazsam arkasına bile bakmadan çekip gidecek mi?

Ya gitmezse?

Her yer daha griydi sanki. Gözlerim rengini kaybetmişti belki de.

Saat öğlen 2’ye geliyordu, gece sabah ezanını duyana kadar uyumamıştım. Uyuyamamıştım, daha doğrusu. Yaz geceleri özellikle İstanbul, uyutmayacak kadar nemli ve sıcak oluyordu. Sabaha kadar Brooklyn Nine-Nine izlemiştim en sonunda da vantilatörün önünde uyuyakalmıştım. Yavru kedim, Kahve sehpanın üstünde benim bardağımdaki suyu içiyordu. Gözlerimi iyice açıp telefonumu elime alıp bildirim var mı diye baktım: Twitter’dan gelen şiddet haberleri, Instagram’dan “blablabla hikayesine yeni bir video ekledi”, Tiktok’tan, “blablabla kullanıcısı blablabla yorumunuzu beğendi”, Youtube’dan, Elraenn ve Şehval Görmez’in yüklediği yeni videolar, Pinterest’ten müthiş bir zevkin var! Mesajları dışında arayıp soranım yoktu. Çok şükür bugün de seviliyoruz gerçekten.

Uyuşmuş sağ kolumu Kahve’ye uzatıp burnunu okşadıktan sonra telefonumu açıp öğlen 3 sularına kadar tweet okudum. Güne verimli başlamak konusunda kendimi geliştireceğim, umarım. İnanmak, başarmanın yarısıdır.

Evde iyice bunaltı gelmeye başladığında boş günümü niye böyle boş geçirdiğimi sorgulamaya başladım. Sonra kalktım, ilaçlarımı içtim her ne kadar düzensiz kullansam da düzenimi oturtmaya çalışıyordum. Kendime acı bir americano yapıp arkaya hafif bir şarkı (şarkıları spotify hesabımdaki playlistten bulabilirsiniz, profilimde linki mevcut. ediz aksoy ft rana – kaybolmak üzereyim) açarak önce mutfağı topladım. Bulaşıkları güzelce yıkadıktan sonra canım çıkana kadar salonu baştan aşağı süpürüp sildim. İyice yorulduğumda saat 6’yı çeyrek geçiyordu. Henüz 4 saattir uyanık olmama rağmen yine uykum gelmişti.
Uyumak istemediğim için Kahve’nin tasmasını takıp kısa bir yürüyüşe çıkmaya karar verdim, temmuzun son günlerinde havalar iyice sıcaklaşmıştı. Akşamlar dahil.

Ağaçlı park epey kalabalıktı, gençler, aileler, sevgililer, evcil hayvanlarını gezdirenler… Herkes, yeşilliğin hakim olduğu parkın az buçuk aydınlattığı beyaz lambalar altında epey kafa karıştırıcı duruyordu. Yanımda yürüyen bu yaşlı adam mesela, belki yürümekte zorluk çekiyordu? Belki de çektiği zorluğu hak ediyordu? Belki de bir suçluydu, hapishanede yatmıştı? Belki de çok bilge bir adamdı? Etrafıma baktığımda, her bir kişinin farklı, diğerininkine benzemeyen bir hikayesi olduğunu fark ettim. Hepsinin kaderi farklıydı. Hepsi farklıydı. Tanrı gerçekten herkesin hikayesini yazacak zamanı nasıl bulmuştu? Hepsini farklı yazacak hayal gücü ne kadar da eşsiz bir nimet olsa gerek onun için. Onun için hepimiz adeta bir kitabın yan ve baş karakterleriyiz sanki ve hiç üşenmeden hepimizin baş rol olduğu bir kitap yazıp bizlere vermişti. Ve her kitabı da tamamlamıştı. Onun sahip olduğu gücü, kudreti değil de bu hayal gücünün farklılığını ve zamanı isterdim. O ikisi bende olduğu sürece üstesinden gelemeyeceğim şey olmazdı herhalde.

İç çekerek rasgele bir banka oturdum, Kahve önümde dolanırken tasmasını elimle daha sıkı kavradım ve ipini biraz kısalttım ki diğer hayvanlara bulaşmasın. Gelen geçeni izledim. Öylece. Akıl hastası olan bir adamın baş rol olduğu o filmdeki o sahne gibi. Oyuncunun kaybedecek hiçbir şeyi olmadığı için tanımadığı biri uğruna canını tehlikeye atmadan önceki o bakışları gibi. Şşh, biraz uslu bir kız ol. Git başımdan.

Zihnimi ele geçiren o sesin sahibi, aynı zamanda haftalardır kabuslarımın ve ilaçlarımın sebebinin de sahibiydi.

Bundan sonraki hayatımı istila eden o adamın sesiydi ve ben o adamın kafamın içinde dönüp durmasından artık bıkmıştım. Ayaklarımı yere vura vura ağlamak istiyordum. Öyle ki ayaklarımı yere her vurduğumda asfalt yarılsın, dünya sarsılsın ve herkes bunu hissetsin, benim için endişelenip beni merak etsinler istiyordum. Herkesin kitabını farklı yazmayı başarmış olabilirdi belki ama benim kitabımı aniden bu kadar farklılaştırmasına gerek yoktu. Bunu bana sormamıştı bile.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 29 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PALAS PANDIRASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin