Berserkerlerin geleneğine göre bebek erkek olarak doğduğu zaman babası tarafından baştan aşağı gözden geçirilirdi. Eğer doğan bebek küçük, zayıf, hastalıklı ya da vücut yapısı bozuksa ölüm çukuruna bırakılıp orada ölüme terk edilirdi.
Eğer bebek sağlıklı ve sağlamsa yedi yaşından on yedi yaşına kadar zorlu eğitimlere tâbi tutulur, ağır işler yaptırılır ve tehlikeli görevler verilirdi. Çocuk on yedi yaşına kadar gelebilirse ona son bir görev verilirdi. Son görevde çocuk bir ayı avlamalı sonra avladığı ayının kafatasından miğfer, kemiklerinden de zırh yapmalıydı. Bu yüzden onlara berserker deniyordu.
Bir başka kural ise bir berserker kendi ırkından olmayan biriyle birliktelik yaşayamazdı. Bu saf ırk olmaya çalışma amacından ve zorlu yaşantılarından ötürü berserkerlerin nüfusu fazla değildi lakin bu eksikliklerini zorlu yaşantılarından kazandıkları güç, dayanıklılık ve becerileri ile kapatıyorlardı. Savaş alanında bir berserker on eğitimli askere denkti.
***
Yağmurlu ve fırtınalı bir gecede, Tarya Ormanlarındaki berserker köyünde dokuz aylık hamile olan Agnetha, kocasının sabah avdan getirdiği geyik etlerini dışarıdaki olumsuz hava koşullarından dolayı içeride hazırlarken karnından atılan sert bir tekme ile irkildi. Agnetha elindeki bıçağı tekmeden sonra etin üstüne koyarak hafifçe gülümseyerek ''Bu attığın en sert tekmeydi küçüğüm.'' dedi. Tam elini bıçağa doğru tekrardan götürecekken karnına bir sancı saplandı. Bu sancı diğerlerinden farklı olup çok daha acı vericiydi. Bebeğin geldiğini anlayınca avazı çıktığı kadar bağırmaya başladı. Derin derin nefes almaya çalışan Agnetha, yavaşça yere çömelerek kendini yerin soğuğuna bıraktı. Onun acı içinde çığlıklarını duyan kocası Donar, koşarak yan odadan geldi ve eşini yerde derin derin nefes alırken görünce ''Agnetha? Agnetha! Agnetha!'' diye telaşla bağırdı.
''Çocuk geliyor. Oğlan olacak bunu hissediyorum.'' dedi Agnetha. Onun doğum sancısından bağırışlarını duyan herkes aceleyle bu kötü havada evlerinden dışarı çıkıp Agnetha ile Donar'ın evine doğru koşmaya başladı.
Berserker topluluğunda kadınlara ve bebeklere çok büyük saygı duyulurdu çünkü bebek demek onlar için yeni bir savaşçının doğuşu demekti. Kadın da o savaşçıyı doğuracak olan kutsal varlıktı onlar adına.
Eve giren ilk kişi olan Cybele isimli yaşlı kadın, Agnetha'nın sesini ilk duyduğunda onun doğuracağını anladığı için direk onların evine gitmişti. Cybele bu köydeki sayılı yaşlı kişilerden biriydi. Çoğu berserker onun yaşına kadar yaşayamıyordu. Bunun nedeni berserkerlerin savaşmayı çok seven bir ırk olması ve hem dış güçlerle hem de kendi aralarında sürekli ufak tefek savaş içerisinde olmalarıydı.
Bu köydeki hemen hemen herkes Cybele'nin ellerinde doğmuştu. Bu tecrübeden dolayı eve giren ilk kişi kendisiydi.
''Agnetha, yavrum sakin ol. Aferin derin derin nefes almaya çoktan başlamışsın.'' dedi Cybele.
''Çocuk geliyor!'' diye bağırdı Agnetha. Bu sırada içeriye diğerleri doluşmaya başlamıştı. Cybele arkasında kendilerine meraklı gözlerle bakanlara dönerek eliyle yüzü asık bir şekilde onlara gitmelerini işaret etti. Donar da dahil olmak üzere hepsi evden çıkıp dışarıda çatının altında yağmurdan biraz olsun korunarak merakla beklemeye başladı. Evde artık sadece Agnetha ile Cybele kalmıştı.
Aradan çok vakit geçmeden çığlıklar duyulmaya başladı. Çığlıklar o kadar şiddetliydi ki rüzgarın sesini otuz saniye boyunca Agnetha'nın çığlıkları susturdu. Ses kesildikten kısa süre sonra Cybele suratı asık ve elleri kanlı bir şekilde dışarı çıktı. Onun yüzünü asık olması kimsenin hoşuna gitmemişti. Bir şeylerin ters gittiği belliydi çünkü genelde kendisi bebek doğurttuğunda elinde bebekle birlikte güler yüzlü bir şekilde çıkardı. Donar direk onun önünü keserek ''Karım ve bebek iyi mi?'' dedi. Cybele onun onun suratına biraz donuk yüz ifadesiyle baktıktan sonra hiç bir şey demeden yanından dışarı çıktı.
YOU ARE READING
Habercinin Efsanesi
FantasyNeredeyse yüz yıldır savaş olmadan tüm uluslar barış içinde yaşamlarını sürdürüyordu. Ama gerilim yükseliyor ve barışın sürdürülmesi umudu gittikçe azalıyor, savaş yaklaşıyordu. Kral olası bir savaş çıktığında müttefik olmak için orman elflerine bir...