DARBE

8 0 3
                                    

Eve geldikten sonra pijamamı giydim.


Aşağı inip kendime bir sandiviç hazırlayıp yedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Aşağı inip kendime bir sandiviç hazırlayıp yedim.

Sonra odama çıktım ve biraz telefonumda gezindim.

İlayda aradı sonra.

İlayda:napıyirsun iyimisin,o pisliğin elinden kurtula-
bildin mi,beni Aşkın'a verdi.

Ben:evet,Tolga ve Bejtaş yani eski arkadaşlarım kurtar-
dı beni.

İlayda:sana birşey diyeceğim

Ben:söyle tatlımm

İlayda:Biz Aşkın ile sevgiliyiz..

Ben:n-nasıl,ne ara

İlayda:bilmiyorum ki,olduk işte neyse ben kapatıyo-
rum aşkımm baybay

Kapattım telefonu...

🔪
Yazarın Ağzından
İlayda telefonu kapattıktan sonra aşağı indi.

Aşkın oturmuş telefonu ile ilgileniyordu.

"Aşkın,napıyorsun?"dedi ilayda

Aşkın İlayda'ya döndü ve"işlerimi hallediyorum canım
"Dedi.

"Ya ben sıkılıyorum da,dışarı mı çıksak?"dedi

Aşkın başını salladı

"Tamam hadi sen hazırlan."

İlayda odasına çıktı ve üstünü değiştirdi.

Güzel kırmızı zarif bir elbise seçti.

Saçını dalgalandırdı ve güzel bir makyaj yaptı.

Aşağı indiğinde Aşkın'da hazırdı.

İlayda'yı o şekilde görünce hayran kaldı.

Beraber arabaya bindiler ve bir restoranta gittiler.

Yemek yedikten sonra eve geldiler ve uyudular.

1 ay sonra
Aşkın İlayda'ya sürpriz hazırlayacaktı.

İlayda hazırlandı ve bu sefer sahile gittiler.

Biraz denizi izlediler ve Aşkın diz çöktü.

"Benimle evlenirmisin?."dedi

İlayda sevinçle "evetttt"diye bağırdı.

Rümeysa'nın Ağzından

Neredeyse 1 aydır Tolga ve Bektaş ileydim.

Bir gün Tolga ile oturuyordum.

Bektaş'ın işi çıkmıştı ve gideli 3 saati geçiyordu.

Endişeleniyordum zarar gelir falan diye.

Kapı çalınca anına koşarak kapıyı açtım.

Bektaş'tı

Ama yüzü kanlar içinde,her tarafı yara bere,tişörtsüz
bir Bektaş'tı.

"Ne oldu!"diye çığlık attım.

Halsizce bana doğru yürüdü ve bi anda sarılırken
bayıldı.

"Tolga!!"diye bağırdım.

Tolgada koşarak yanımıza geldi

Bektaşı kollarından tuttu ve salona götürdü.

Kanepeye yatırdı ve önce nabzını kontrol etti.

"Atıyor."dedi.

Derin bir iç çektim.

"Bana ilk yardım çantasını getirir misin tatlım?"

Kafamı salladım ve duvara yapışık olan ilk yardım
çantasını getirdim.

Önce yaralarına tandirdiyot sürdü(ismi sanırım oydu)
Sonra ise sargı bezi ile sardı.

Su getirdim ve Bektaş gözlerini yavaş yavaş açmaya
başlayınca suyu ağzına yaklaştırdım.

Hafiften kalkmasına yardımcı oldum.

Suyu kana kana içti ve tejrar kanepeye yatırdım.

"Dikiş atılması gerekiyor buna."dedim

"Sen nereden biliyorsun?"dedi Tolga

"Doktorluk yapmıştım ben."dedim"oradan biliyorum."

Tolga birşey demedi.

Bizde zaten sanırım Bektaş kendini toparlayıncaya
kadar uyumayacaktık.

Gece 02:39'du.Gözlerimden uyku akıyordu ama uyuya-
mazdım ki istesemde.

"Acıktın mı?"dedim Bektaş'a

Kafasını zorla hareket ettirdi.

Tolga'da uyumamış yine Bektaş'ın başındaydı.

Mutfağa gittim ve mercimek çorbası yaptım.

Tekrar salona geçtim ve yavaşça kaldırdım Bektaş'ı

Yanına oturdum,çorbayı kaşığa batırdım ve Bekta-
şın ağzına yaklaştırdım.

Yavaşça içti ve yutkundu.

Yüzünü ekşitince ise"çok mu ekşi olmuş yada kötü?"
diye sordum.

Kafasını salladı ve "dilim yara."dedi dedi zorla konuşa-
rak.

Düşündüm,ne yapabilirim diye ama çözüm yolu bula-
madım.

Sonrasında ise 1 kaç yudum daha içirdim ve kaldır-
dım çorbayı.

Bektaş uyumuştu ve biz Tolga ile Bektaş eğer uyanır
ve birşeye ihtiyacı olur diye uyumuyorduk ama benim
gözlerim kapandı ve uykuya daldım...

DEVAM EDECEK

KELİME:465





ÖLÜM OYUNU(tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin