7. Bölüm

31 3 2
                                    

"Pardon, bi tek ben mi şüpheciyim?" Allison'nın sesini duydu Larissa. Pekte ilgili değildi konuya.

Zaten her şeyi biliyorken dinlemek saçmaydı. Bu yüzden düşüncelerinde geziniyordu.

-"Sana bunu yaşatan o, intikam istemez misin?"

-"Uslu kız."

Bakışları donuk hale geldiğinde tamamen dünyadan kopuktu. Five'ın sesiyle kendine geldi.

Five: Hey! Cadı!

Larissa gerçek dünyaya geri dönerken kaş çattı.

Larissa: Ne var?

Five: Gidiyoruz. Yürü.

Larissa five'ın patronluk taslamasına göz devirdi. Kapıya doğru giden Diego ve Allison'ı görünce kıkırdadı.

Five ilk defa kedi olalı bi fare tutmuştu demek.

Ailesini -iki kişide olsa- toplamıştı.

Ne yazıktı.

*
Arabaya Allison ve Larissa arkada, Diego ve Five önde olacak şekilde oturmuşlardı. Larissa başını cama dayamış uyukluyordu.

En son ne zaman güzelce uyumuştu hatırlamıyordu.

Karakol önüne geldiklerinde anlamadığını belirten bi bakış attı.

Larissa: Neden buradayız?

Diego: Jenkins denen adamın sabıkası olmalı, içeride tanıdığım vardır. Orada çok bulundum.

Allison: Demir parmaklıklar arasında. Ve planın ne? İçeri girip istemek mi? 'Tanıdıktan'?

Larissa: Bırak adam halletsin. Tanıdığı var, güvenilir.

Diego: Hey, sen nasıl- Gücünü üstümde kullanmayı kes!

Larissa kıkırdadı ve Diego'ya tehdit ederken kullandığı o gülümseme ile baktı.

Larissa: Başka ne yaparım biliyor musun? Kafanı 67 parçaya bölebilirim. O yüzden sesini kes.

Diego sessiz kalırken Five sırıttı.

Five: En azından bu işe yaradın.

Larissa göz devirip arabadan indi, Diego mükemmel tanıdıktan sabıkayı almaya gitmişti ve Allison da telefondaydı.

Zavallı kardeşini arıyordu. Tabii, bulabilirse. Engel olabilirse.

Larissa gülmek istedi.

Boşuna uğraşıyorlardı.

Duvarda yaslanan Five'ın yanına gittiğinde sırıtması yüzündeydi.

Larissa: Acıyor mu?

Five anlamaz şekilde baktı.

Larissa: Yaranı diyorum aptal. Acıyor mu?

Five kaş çattı, lanet cadı bunu da bilirdi çünkü zihin okurdu.

Ne değişik biriydi. Bazen kızın deli olduğunu düşünüyordu, güçleri ile onun ne yaptığını öğrenip deli olduğu için kendine uğraş arayan bir kadın.

Artı olarak 38 yaşında olduğunu söylüyordu.

Kızı görmezden gelirken Diego'nun dosya ile geldiğine şükretti.

Dosyaya bakan Allison ise şaşkınlıkla baktı.

Allison: Hassiktir. Harold Jenkins, Leonard Peabody'miş. Siktir.

Larissa ismi duyduğunda kıkırdadı. Keşke daha çabuk bulsalardı.

*
Hepsi şimdi Peabody'nin evine gelmişti. Yani olduğunu düşündükleri evine.

Allison: Dikkatli olun, Peabody'nin neler yapacağı belli olmaz.

Diego: En son gördüğümde sıska bir şeydi.

Larissa: Bişey yaparsa boynunu kırarım biter.

Allison: Birçok seri katil ve toplu katliamcı da öyle. Five'a baksana.

Five: Onur duydum.

Kapı önüne geldiklerinde Peabody'nin evde olmadığını fark etmişlerdi. Ne güzel.

Diego: Dikkatli olun, plan şöyle-

Derken five içeri Larissa ile ışınlanmıştı bile.

Larissa: Teşekkürler dede.

Five: Kapa çeneni Cadı. Daha fazla seni duymak istemiyorum.

Larissa bir süre olduğu yerde durup yutkundu. Kapıyı kırıp giren Diego'ya gülmedi bile.

Evin içinde gezinirken çekmeceleri karıştırdı, birkaç eski fotoğraf vardı pekte bir şey yoktu.

Daha sonra komidin üstünde duran bir dosya fark etti.

'CLARA ARSİLA OLAYI'

Yazıyordu dosyada. Larissa sırıtıp dosyayı gücüyle kopyaladı. Her ihtimale karşı dosyadaki her şeyi değiştirdi.

Dosyayı ceketine sakladı ve ilerlemeye devam etti.

Allison: Çocuklar, bunu görmeniz gerek.

Kadının sesini duyduktan sonra Larissa oraya yöneldi.

Vardığında Şemsiye Akademisinin üyelerinin yüzleri yanık figürlerini, lisanslı eşyalarını ve tüm üyeler hakkında kağıtlar buldular.

Larissa: Adama bak, delinin teki. Kim size bu kadar saplantılı olur ki?

Allison: Bilmiyoruz, ama mesele Vanya değilmiş, bizmişiz.

Allison mırıldanırken Five artık yarasının ona verdiği acıya dayanamıyordu. Allison onu fark ettiğinde 'keşke cadıdan yardım isteseydim' diye düşündü.

Bilinci kapanırken duyduğu birkaç ses oldu. Bide bir kahkaha sesi.

*
Allison ve Diego Five'ın yarı baygın bedenini akademiye taşırken Larissa onlara kapıyı açtı.

Allison: Hastaneye gitmeliydik.

Five: Şarapnel yarası olan bir çocuk dikkat çeker.

Larissa: Ölüceksin hala ne diyosun aptal.

Diego, Larissa'nın 'sevgili robot anne' olarak bildiği kadını getirmişti yanlarına. 'Muhtemelen ilk yardım robotu -yani adı Grace idi- ama bunlar anne diyor' diye düşündü.

*
Grace uyuyan Five'ın yarası ile ilgilendikten sonra oradan ayrılmıştı. Larissa ise koltuğa yüzü mindere gelecek şekilde yatıyordu. Uyumasına az kalmıştı.

Uykusu vardı ve şu anda konuşan Allison ve Diego da buna yardımcı olmuyordu.

-Bilemiyorum Diego, Five baygın, Larissa yorgun. (Allison)

-Ben sadece ondan özür...herneyse.(Diego)

Uyumadan önce duyduğu son sözlerdi bunlar Larissa'nın. Bi ara üstüne sıcak bir şeyin örtüldüğünü hissetti ancak uykusu daha önemliydi.

Selam!

Naber? Ben bok gibi sezondan sonra mentali toplayıp kitabı bırakmamaya karar verdim.

Kıyamadım valla yazdıklarıma ve işte burdayız.

Neyse iyi okumalar!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gelecekten Gelen / Five HargreevesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin