sarı saçlarından sen sorumlusun

16

Son kez odanın aynasından sarı saçlarına, güneşten kızarmış yüzüne doğru baktı Semih. Kendini baştan aşağı tekrar süzdükten sonra kapıyı açmaya yönelecekti fakat Arda'nın sırıta sırıta ima ile konuşması böldü onu. "Ne bu heyecan Semih bey, pek bir telaşlı gördüm sizi sanki." Yanındakinin laflarına karşı gülümsemeden edemedi sarışın. İnkar ettiği falan da yoktu zaten. Hoşlanıyordu işte Kenan'dan. Etkilenmenin de ötesine geçmişti hisleri. Her kumralı gördüğünde eliyle ayağının birbirine dolanması, çocuğun ismini duyunca yüzünün gülmesi yeterince kanıtlıyordu zaten.

Arda'nın kafasına vurmasıyla düşüncelerinden sıyrıldı Semih. "Etkileniyorum sadece diyor birde puşt yanmışsın bile." Tam ağzını açacaktı ki önünde durdukları kapının ardından Ferdi'nin sesini işitmeleriyle konuşmalarını sonlandırmak zorunda kaldılar. "Görüşeceğiz seninle sonra." deyip odanın kapısını araladı Semih. Sonunda kapının açılması ile Arda'nın kendisiyle aynı boyda olan çocuğun boynuna ellerini dolamasını izledi.Birbirilerine sarılan iki bedenin üzerinden Kenan'a kaydı yavaşça mavileri. Karşısındaki uzun boylu çocuğun bedenini hafiften süzdü çaktırmadan.

'Hoşgeldin' dedi istemeden çıkan çekingen sesiyle Semih .Kenan da Semih'in onu süzdüğünü çoktan farketmiş olacak ki yarım ağız sırıtarak cevabını verdi. Ferdi ile Ardanın içeri girmesini beklemeden odaya adımını attı.Semih onun içeri gireceğini anlamış geriye doğru çekilip yer vermişti. Kenan sarışın olanın onunla daha fazla konuşmasına izin vermeden, yanağından makas alıp kapının önünden ayrılan ilk kişi oldu.

Kumral olanın hareketiyle içinde kopan fırtınayı umursamamaya çalışarak peşinden gidecekti ki Ferdi'nin sözüyle sarışının vücudu onlara tekrar döndü. "Semih. Bu akşamlık Kenan ile kalsan sorun olur mu? İdare etsen bizi biraz?" Kıvırcık oğlan konuşurken elini Arda'nın belini sarmıştı o sıra. Arkadaşının yavru köpek bakışlarıyla da göz göze gelmek zorunda kaldı semih. İtiraz etmeyecekti ama Kenan ile yalnız kalacakları gerçeği bunu ona itmişti. Ne yapacağını bilmiyordu.

"Hep birlikte olacağımızı sanıyordum?"

"Bir kerelikten bir şey olmaz ya." Arda söyledikleriyle anlık ferdinin yanından uzaklaşarak sarışın olanın kulağına doğru eğilip fısıldadı. "Hem.. Takılırsınız işte Kenan'la fena mı olur?" Semih arkadaşının laflarıyla gözlerini hafiften büyüttü ona doğru. Arda'dan da bu beklenirdi zaten.Kendisine nazaran kumral olan tekrar Ferdi'nin yanına geçip ardından ikisini de dışarı çıkartmışken karşısındakine göz kırpıp koluna patlattı. "Hadi, size iyi eğlenceler. Sabah antrenmanda görüşürüz."

Ferdi'lerin son söylediklerinden sonra çekilen kapı ile içerideki Kenan'a doğru baktı Semih. Yeni yeni idrak edebiliyordu kumral ile yalnız kalacağını. Az önceki mesajlaşmaları aklına gelince utançla doldu içi. Yazışırken ettiği laflar yanyanayken geçersiz kılınıyordu sanki.Kenanın yanındayken özgüveni kayboluyordu.Kumral çocuk fazlasıyla da farkındaydı bunun.

Semih'in gözlerinin üzerinde olduğunu anlayan Kenan izlendiğini bilmiyormuş gibi dolabı açmış sarışının kıyafetlerini kurcalamaya devam etmişti.
Semih de kapının önünden sonunda ayrılıp kenana doğru ilerledi.Açılmış dolabın kapağının -Kenan'ın solunda kalan- kapısını kapatıp bedenini yaslamıştı arkasına. Kollarını birbirine bağlayıp alttan alttan sorar gözlerle baktı karşısındakine. "Dolabımda ne aradığını sorabilir miyim acaba?"

"Bana uygun kıyafet var mı diye bakıyorum. Pis pis mi yatayım, yazık değil mi bana?" dedi Kenan alayla yan gözlerle bakarak. Semih laflarına karşılık sahteden de olsa sinirle ağzını araladı.

"Biliyordun değil mi bu planı, çok fenasın ya." Semih'in cümlesi bitince dolabın kapalı olan kapağına bir elini koyup çocuğun karşısında yer aldı Kenan. Ağzının kenarı kıvrıldı yukarı doğru çocuğun aniden yerinde kıpırdanmasıyla.
"Kötü mü oldu? Beraber vakit geçireceğiz işte. Benim işime geliyor şahsen." Alttan alttan ona parıldıyan mavileriyle bakan çocuğun burnuna hafifçe vurdu.