12 Eylul 2028
Saat sabahın ikisiydi ve telefonum calıp duruyordu. Sabahın bu saatinde kim alacaklı gibi arıyordu ki. Kalkıp telefonumu aldım, Trabzondaki otelimin yoneticisi Ali arıyordu. Onemli biseyler olmadıgı surece beni pek aramazdı.
"Noldu dertli dertli arıyon."
"Nisa Hanım kusura bakmayın bu saatte uyandırdım sizi galiba ama-"
"Evet uyandırdın noldu ne dicen, uykum bolunuyo geri yatıcsm hızlı ol."
"Berra Duru diye birisi sizi sorup duruyor hayır musait degil diyorum ama anlamıyor ne yapayım cıkısını vereyim mi."
Mal mıydı da bana sormadan is yapıyodu. Ona mı kalmıstı sanki. Gizlice bu cocugu kovmalıydı.
"Karısma sen, geliyorum kapat."
***
"Ya hadisene amını siktigim kac saat oldu seni bekliyoruz hızlı olman lazım." dedim. Cunku saat 3ten beri bu kapının esiginde Hayrunnisayla birlikte oturuyorduk.
Bidaha o eve girmemeye ikimizde kararlıydık. Bu kapıda beklemek daha akıl kârıydı.
"Ya yok bence biz bunu almayalım zaten ordu gibiler onları mı tasıcaz bide" dedi Hayrunnisa.
"Yapcak bise yok valla dedik bi kere ayıp olmasın" dedim.
"O zaman onlar arkamızdan gelsin, bugun cıkıcak gibi degiller."
"Lan o kadar beklemisiz biraz daha duralımda bekledigimize degsin"
Yarım saat daha bekledikten sonra Rukiye anca gelebilmisti. Cocukları pesinden kosarak geliyordu ve surekli konusuyolardı. Bi an Hayrunisanın teklifini kabul etmedigim icin pisman olmustum.
Havaalanına gelip ucagımızın oldugu bolumu bulmaya calısırken, ucagın rotar yaptıgı haberini ogrenmistik. Hava zaten yagıslıydı. Oturmus bekliyorduk ki. Rukiye ve cocuklarının aynı anda cisi gelmisti. Tuvalete gitmek icin sürü gibi ayaklandılar. Hayrunnisa onlara bakıp gulmemeye calısıyodu ki birden ucagımızın anonsu geldi.
"Bence beklemeyelim sonra gelirler" dedi Hayrunnisa.
"Ya Hayru sacmalama kac saattir onlarda bekliyorlar" dedigim anda ucak icin son cagrı gelmisti.
Hayrunisayla aynı anda kalkıp ucagın oldugu yere dogru ilerlemeye basladık. Artık Rukiyelerde kosarak mı yuruyerek mi gelirlerdi bilmiyordum.
Koltuklarımıza oturup kemerlerimizi taktık ama ben altıma sıcıcaktım korkudan. Cam kenarında oturuyordum ve daha ucak kalkıs halinde degilken bile cok yuksek gozukuyordu. Hayrunnisanın koluna asıldım.
"Ya siktir git sende bırak lan kolumu. Ondekinin basını tut beni elleme" dedi Hayrunnisa. Nolcaktı sanki biraz tutsaydım.
Ondeki adama baktım yaslı kel biseydi onu mu tutsam diye dusundum. Cama baktım gercektwn yuksek mi diye kontrol etmek icin. Birde ne gorsem begenirsiniz.
Rukiye ve cocukları kosarak geliyorlardı.
"Siktir Hayrun biz bunlardan kurtulamıcaz galiba" dedim Rukiyeleri isaret ederek.
Hayrun isaret ettigim yere bakarak agzının icinden kufur mırıldanmıstı ki birden gulmeye basladı.
Cama geri dondugumde bende kahkaha atmaya basladım. Rukiyenin cocukları kosmaktan yorulmus olcaklarki hepsi teker teker yere dusup duruyordu. Rukiye kaldırdıkca onlar dusuyordu, en sonda Rukiyede dusmustu. Simdi cocukları onu kaldırıyordu. Cok garip bir aileydiler. Kabile gibi gozukuyorlardı.
Kapı kapanmadan gelmeyi basarmıslardı. Artık ucusa hazırdık. Bayılmadan gitseydim iyiydi.
***
Uyuyordum ama basımdaki sesler rahatsız etmeye baslamıstı. Ne diye bagırıp duruyorlardı.
"Amına koydugum kalksana artık rezil oluyoruz."
"Lan kalk artık herkes gitti"
"Ya abla senin bayılmanıda tennim simdi he. Aneeee acıkmısem ben."
"Rukiye sende nası besliyosun sunları 6 ögün aclar."
"Nisa baygın suan farkında mısın napcan ne yediklerini."
Bayılmıs mıydım gercekten?? Nolmustu diye dusunurken aklıma rezilliklerim gelmisti.. Ucak kalkar kalkmaz aglamaya baslamıstım. Hayrunisada kolunu tutmama asla izin vermemisti bende gercekten ondeki adamın kafasını tutmustum. Karısıda kızıp bagırmıstı. Kadın bagırdıkca ucaktakiler rahatsız olmaya baslamıstı. Kadın bana kufur edince Hayrunisa yellozun sacını tutup cekmeye baslamıstı. Ondan sonra olaylar kopmustu. Hostesler bizi ayırmaya gelince yolcular icin getirdikleri yemek servislerini Rukiyenin veletleri hepsini kasla goz arasında bitirmisti. Baska yere bos koltuklara alındıktan sonra Hayrunisa artık kolunu tutmama izin vermisti ama ben ya ucak duserse diye dusunurek korkudan bayılmıstım.
Uyanmamalıydım ki agzıma sıcmasınlardı. Uyanmasamda agzıma sıcarlardı. Napcam amkk diye dusundum dusunudm. En sonunda Hayrunisa konustu "Tamam dur ben tasıcam ama kalkınca belasını sikcem" dedi. Uyanınca gonlunu alırım diye dusunuyordum.
***
"Abi ben anlamadım. Ben anlamadım diyincede abi sende bi sikimden anlamadın diyosunuz" dedi Rukiye. Kac defa neden Trabzona gittigimizi anlatıyodum ama hala anlamamıstı naparsa yapsındı artık.
"Bosver sen bizi takip et sadece" dedi Hayrunnisa. Rukiyenin cocuklarından birisi omzunda, birisi koluna tırmanmıs digeride elini tutuyordu. Konusmasalar cok tatlı gorunuyorlardı. Hayrunisada artık onları seviyor gibi gozukuyordu, diye dusunurken Hayrunisa konusmaya basladı.
"Sikicem sizide he simdi. Gidin annenizin ırzına gecin. Rahat bırakın artık lutfen ya" diyince hicte gorundukleri gibi olmadıklarını anladım.
Rukiyenin cocuklarından en korktugum kisisi konustu, "Abla devetedi tıra bıkım (agzına osurayım) " dedi. Ay nasılda bıcır bıcır konusuyordu kim bilir hangi dilden seni seviyorum diyordu, sevimli sey.
"Ay ne diyo bu bana ya"
"Devetennim (agzını sikeyim) hele bir daha konstugunu duyayım vallah senin devetennim" diye cevap verdi Rukiye cocugunu tutmaya calısarak. Demek ki cocuklarına bu guzel dili annesi kucuk yasta ogretiyordu. Gururlanmıstım.
"Ne guzel anlasıyosunuz" dedim gulumseyerek.
"Sen kes lan sesini tasıttın bana kendini kac saat. Gercekten bayıldıgını bilsem hadi tamam dicem. Ne rol kesiyosun milletin icinde ya kafasını siktigim" diyerek kızmaya basladı Hayrunnisa.
"Gercekten bayıldım mal mısın offf suss" diyip konuyu kapatmaya calsıtım ama hala konusmaya devam ediyordu. Konusa konusa otele kadar gelmistik.
"Ahada geldik benim mekanaa!!!" diyip gururla otelimi gosterdim.
"Bir sey sorcam sadece" dsdi Hayrunisa.
"Sor"
"Neden Trabzona acma geregi duydun yani ne alaka."
"Allah allah sana ne kardesim. Hem sadece Trabzonda otelimin oldugunu nerden biliyosun???" dedim. Turistik yerlerde otel acıyordum nolmustukine.
"Hem isimize yaradı mı, yaradı. Ona bakıcaksın."
"Harbiden ya. Berra niye buraya kacmıs ki."
"Onu ogreniriz birazdan hadi gecin."
"Ay cocuklar durun durun!!! Eza kuze diya tennim haaa gelin hele buraya." diye bagırdı Rukiye. Cocukları yine durmuyordu otelin icine dogru kosup kaybolmuslardı.
"Tamam bisey olmaz gezsin cocuklar" dedim.
"Hasiktir lan Berra..." Hayrunisa. Baktıgı yere kafamı cevirdim, gercekten Berraydı yanındada uzun kumral bir adam vardı el ele tutusuyorlardı. Bize donup baktılar.
"KİZLARUM GELMİSSSS!!!!!!!"
***