Yayıncı/gxg

4.

Eve geçince kendimi koltuğa attım ve gönderilen linke hemen tıkladım.

*abdülrezzakhazretleri yayına katıldı.*

Hassiktir direkt bu hesapla gireceğini hiç düşünmemiştim!
Ben gergince dudaklarımı ısırırken ekrandaki Çiğsem'i görünce ağzım iki metre açık kalmıştı.

"Beklettin."

Sertçe yutkundum. Chat'e yazmadığım için oflayarak gözlerini devirdi.

"Orada olduğunu biliyorum Ayla."

abdülrezzakhazretleri:özür dilerim eve geçmem biraz zaman aldı..

Sırıttı ve yatakta biraz kıpırdandı. İç çamaşırı kadraja daha çok girmişti nereye bakacağımı şaşırmış nefes nefese kalmıştım..

"Elin nasıl oldu?"

:iyi sanırım.

"Hmm böyle bir acıya dayanabiliyorsan ne güzel.."
Alt dudağını ısırarak sırıttı.

: anlamadım?

"Boşver anlama."

"Yarın boşsan buluşalım."

Hassiktir hemen birşey uydurmam lazım!

: yorgunum evden çıkmaya halim yok..

"Evine geleyim."

Lanet! Düşün düşün..

: peki konumu atarım sonradan.

En fazla ne olabilir ki?

Biraz daha konuştuktan sonra yayını kapattı. Konumumu attım.

Yarın ne yapacağım diye kara kara düşünürken sonunda pes ettim ve ceketimi askıya asıp odama geçtim.

...

Saat 11:48
Ayla

Kaç dakikaya burada olacaksın?

Çiğsem
10-15dk içinde oradayım.
Huysuz'u da getireyim mi?

Ayla
Aman aman evde üç tane kedi fazla gelir..

Çiğsem
Nasıl yani evde iki tane daha kedi mi var?

Ayla
Hayır.. senin gibi koca kediyi nasıl göz ardı edebiliriz ki.

Çiğsem
sus.

Ayla
Hâlâ acıyor bileğim pençelerin yüzünden.

Çiğsem
Narin tırnaklarımın masum olduğunu kanıtlayacağım sana.
Görürsün sen.

Ayla
Korktum..
görüldü 12.50

Daha yeni uyandığım için evin içini bile doğru düzgün toplayamamıştım. Gözlerimi dinlendirmek için kapattıktan dakikalar sonra sürekli çalan kapı ziline söverek kalktım.

'Geliyorum be!'

Çiğsem kollarını kenetlemiş sinirle bana bakıyordu. Gergince gülümsedim ve vücudunu süzdüm.
"İçeri almayacaksın herhalde."
Kendimi hemen toparladım ve içeri buyur ettim.
'Kusura bakma yeni uyandım.'
"Bu saate kadar uyudun mu gerçekten?"
İçeri geçince kapıyı arkasından kapattım ve ondan önce salona girip etrafı kabaca topladım. Karam(kedi) hemen gelen yabancıyı karşılamaya geldi ama Huysuz'un kokusunu alınca tıslayarak geri çekildi.
Bir delilik yapmasın diye alıp odama bıraktım. Salona geri döndüğümde Çiğsem mutfağa geçmiş tezgahı topluyordu.
'Ne yapıyorsun?'
"Açsın büyük ihtimalle birşeyler hazırlayayım."
'Hayır gerek yok ben sipariş edeceğim.'
Ortadaki bar masasına yaslandım ve kollarımı kenetledim.
'Uykum bir açılsa.'
"O kadar mı yorgunsun?"
Kafamı salladım. Tezgahtan uzaklaştı ve buzdolabında asılı olan resimleri incelemeye başladı. Vücudunu saran gömleği ve pantalonunu incelerken bir anda arkasını döndü.
"Sen bana dövmeni gösterecektin!"
'Ne? Ne ara dedim öyle bir şeyi?'
Dibime kadar geldi.
"Yayında yazmıştın yorumlara. Söz verdin hadii."
'Çiğsem şimdi sırası de-'
Beni dinlemeden t-shirtümü sıyırdı.
"Bu kadar mı?"
'Kasıklarımda bitiyor.'
Derin bir nefes aldım. Tırnaklarını çizgilerin üstüne sürterken nefes almak gittikçe daha da zorlaşıyordu.
İşaret parmağını kaburgamdan belime kadar sürttü sonra da eşofmanın belini hafifçe indirdi. Bir anda kahkaha patlatınca bende kendime engel olamayıp güldüm.
'Sayende rezil oldum.'
"Mcqueenli boxer giymen benim suçum değil."
Vazgeçip elini sonunda çekti.
"Bende göstermek istiyorum."
Dövmelerin olduğu yerler aklıma gelince duraksadım. Gömleğinin iliklerini açmaya başlamıştı. Bileklerini sıkıca yakaladım.
'Çiğsem ne yapıyorsun?'
Henüz buna hazır değildim..
"Sorun yok biz bizeyiz.."
Ellerimi yavaşça serbest bıraktım. Gömleğini açtıktan sonra çıkartıp mutfak tezgahına koydu. Siyah sütyeni ile karşı karşıya kalmıştık. Elleri kopçasına kayınca bu sefer kararlı bir şekilde seslendim.
'Çiğsem gerek yok böylede gözüküyor.'
"Peki sen bilirsin."
Zaten yakın olan bedenini bana biraz daha yaklaştırdı. Baş parmağımı göğüsünün altındaki dövmeye sürterken kalp atışlarını duyabiliyordum resmen.
"Beğendin mi?"
Konuşmaya başlamadan önce sertçe yutkundum.
'Evet..yakından daha iyi.'
Sesim kısık çıkmıştı.
"Diğerine de bak."
Benden uzaklaştı ve arkasını döndü. Kendime hakim olamıyordum. Kafamı yukarı kaldırıp sabır çektim. Bir anda kasıklarıma bastırılan kalçalar ile kafamı hemen önüme çevirdim.
'Çiğsem!'
Mutfak tezgahına yaslanmış önümde eğili duruyordu. İncecik belinin kenarlarından kalçasına kadar uzanan dövmesi önüme serilmişti.
"Bu nasıl?"
Dokunmadan dövmesini inceledim. Nasıl bir tepki vereceğime karar veremiyordum. Çiğdem kalçasını biraz daha bana doğru bastırınca ellerim otomatik olarak kalçalarına kaymıştı.
'Çok beğendim.'
Memnun bir şekilde kıkırdadı ve kalçası ile kasığımdaki mesafeyi kapatmadan doğruldu. Sırtını göğüsüme dayadı.
'Çiğsem zorluyorsun beni.'
"Hm? Neden ki? Bir şey yapmıyorum.."
Sıcak nefeslerimi boynuna bırakırken bir anda kapı zili çaldı.
'Üstünü giy!'
Çiğsem üstünü giyerken bekletmeden kapıya gittim.
Gelen kimdi acaba?

Bitttiee
Of tam bitirmelik yermiş kütür kütğr