Hyunjin bakarken bi an vazgeçmiş gibi telefonu kapattı ve Felixin yüzüne baktı.
Daha sonra yakalaşıp yanağından öptü kulağına yaklaştı. Felixin kalbi çok hızlanmıştı. Hyunjin sonra o kelimeleri söyledi.Ben seni seviyorum.
Felixin kalbi sanki duracaktı. Hiç böyle birşey beklemiyordu. Hyunjin biraz bekledikten sonra sakince konuştu.
Benimle çıkar mısın?
Felix çok mutluydu. Cennet ona gelmişti. Felix düşünmeden evet dedi Hyunjinin gözünün içine baktı. Daha sonra yaklaşıp dudağına küçük bir öpücük kondurup geri çekildi. Daha sonra 3 gün sonraya bir randevu ayarladılar. O gün sabah felixe bir bildirim geldi.
Hyunjin:
Bugün geliyorsun değil mi? Seni özledim.Felix bu mesajı gördüğünde bir anda yüzü güldü. Neden bilmiyordu ama çok mutluolmuştu.
Felix:
Tabii ki de geliyorum seni çok özledim.Hyunjin:
Yüzünü şimdiden görmek istiyorum.O gün akşam buluştular. Ama garip bir şekilde etrafta bir gerginlik vardı. Randevu çok güzel geçmişti.
Bundan yaklaşık 3 hafta sonra Felix Hyunjinin evine gitti.Ah Hyunjin neden bu kadar mükemmelsin?
Bilmem aşkım. Belki sana sahip olduğumdandır.
Senin bu iltifatların beni kendimden geçiriyor.
O gün yatakta sadece derin bir şekilde öpüştüler.
O an Hyunjin'in annesi içeri daldı ve bi an onlarw bakıp kaldı. korkudan ne yapacaklarını şaşırdılar.S-Siz küçük veletler ne yaptığını sanıyorsunuz ha?
Hyunjinle Felix nedense çok utanmıştı. Felix nedense bir anda ağzından birşey kaçırdı.
Biz evlenmek istiyoruz.
Herkes bir an Felixe bakıp kaldı. Hyunjin bile bunu ilk defa duyuyordu. Ama Hyunjin onu destekledi çünkü yalan söylediği anlaşılsın istemedi. Annelesi ise onlara bakıp gitti.
Ah Hyunjin çok özür dilerim ağzıma bi an o gel-
Sus Felix. Böyle hemen evlenmeye atlayamazsın.
Ama istiyorum. Ben seninle evlenelim istiyorum.
Bebeğim istediğini biliyorum. Bende istiyorum ama sence annem buna ne diyecek.
Neden bu konuyu gidip konuşmuyoruz.
Haklısın kalk bakalım tatlım.
Yavaşça annesinin yanına gittiler ve konuştular. Annesi onlara bıraktı.bu yüzden çok mutlulardı. Daha sonra Felixin annesini arayıp izin aldılar. Neden izin almışlardı ki? Bu habersizce olan birşey değil miydi. Neyse daha sonra o gün birlikte bir takıcıya gittiler.
HYUNJİN AŞKIM ŞUNA BAK ÇOK GÜZEEL.
Aşkım bağırmasana bakiyim. Cidden çok güzelmiş bu yüzüğü ister misin?
Olur hemde çok güzel olur hem çok tatlıymışş.
Biz bunu alıyoruz.
Hyunjin yüzüğü satın aldı ve Felixi arabaya bindirdi.
Aşkım seni şuan çok güzel bir yere götürüyorum. Şaşıracaksın.
Hyunjin arabayı garip bir uçurumun kenarına çekti ve aşağıya indi. Felixin de kapısını açıp onu dışarıya çıkardı. Kimseler yoktu burada. Sadece onlar vardı.
Aşkım burası neresi?
Neresi mi. Artık burası bizim olsun mu? Burda yıldönümünü kutlarız. Burda kimse bizi göremez. Hiç kimse birşey yapamaz bize. Felix benimle evlenir misin peki?
Hyunjin dizinin üstüne çöküp Felixin gözlerinçn içine doğru baktı. Onun o gerçek güzel saf sevgisini istiyordu yanında.
Tabii ki de.
Hyunjin içinden yüzüğü çıkarıp Felixin parmağına geçirdi ve elini öptü. Daha sonra ayağa kalktı ve onu öpmeye başladı. Biraz sonra artık gitme zamanı geldi.
