fem! #yoonmin
Yoongi ve Jimin uzun zamandır oda arkadaşıydılar. Bir birleriyle çok iyi anlaşıryorlardı ve bir birlerine çok bağlıydılar. Aralarındakı ilişki arkadaşlıkdan fazlasıydı ama görmezden gelmeyi seçmişdiler. Ta ki o geceye kadar...
İşlerimi hall edip balkonda Jimin'e katılmışdım. "Jiminie neden böyle giyindin üşütüceksin. Al şu battaniyeleri" " hayır unnie ama düşündüğün için teşekkürler" bir numaralı gülüşünü sergilemiş elimdeki battaniyleri alıp minderlere çökmüştü. Bir kaç saniye sonra bende kendimi yanına atmışdım. bardaklara şarabı doldurup sohbet etmeye girimişdik. "Manzara güzel değil mi unnie" "Ah evet fazlasıyla" "Romantik akşam sohbeti gibi" deyip kıkırdamıştı. Dedikleri güzeldi öyle görünüyordu da lakin öyle değildi biraz kırıcı
Sohbet bir anda aşk öpücük ve partnerlerle ilgili konulara dönüştü. "Unnie sen hiç ilk öpücüğünü aldın mı?" Biraz beklemiş ona bakmış daha sonra gökyüzüne bakarak şarabımdan bir yudum alıp "Hayır" diye cevaplamışdım. Şaşırarak "Gerçekten mi?" deyip bana bakmıştı.
Tepkisine kıkırdamış "Eh sorun yok artık kabullendim" deyip ayaklarımı hareket ettirmişdim bacakları bacağıma çarpmıştı. "Neyi kabullendin?" "Bu yaşıma gelipde ilk öpücüğümü henüz almamama" "Unnie öpücük önemli değil zaten öylesine sormuşdum bende" "Ay unnie benim şarabım bitdi doldur bana" diye çığlık atmıştı bir anda havadakı gerilimden bunalmıştı belkide ama gerçekten bardağına bakmış şarabının bitdiğini görmüşdüm yeniden dökdüğümde mutlu bir şekilde gülüp bardağını almıştı. "Teşekkürler unnie~" aegyo yaparak teşekkür etmiş şarabından bir yudum almıştı.
"Bir şey değil minie" "çok romantiksin" kıkırdamıştı elini dudaklarına kaldırarak. Her defasında beni büyülüyordu gülüşü güzelliği hareketleri her şeyiyle tamamen büyülenmişdim büyüsüne kapılmışdım "Peki unnie partnerinde neler ararsin yani nasıl özellikleri olmasını istersin?" Demiş gözlerime bakmıştı. "Ben senin gibi biri olsun isterdim. Ya sen?" Söyledikleriyle donmuş yüzüne bakmisdim sadece sonra ellerini yüzümde ileri geri yapmış "Dünyadan Yoongiye hey!" "Hm efendim?" "Sana diyorum. Soruma cevap ver" ellerimi boynuma kaldırıp kulağımın arkasını yalandan kaşıyarak "uh bende senin gibi ve sana benzeyen biriyle olmak isterdim" utanmıştım. Yüzümün kızardığına emindim "Senin bir numaran olduğumu biliyordum zaten" elleriyle barış hareketini yapip göz hizasina getirmiş tatlı tatlı gülümsemişti. "Öylesin güzelim" "Ah ama bana takılıp kalmamalısın unnie seksi güzel erkeklerle çıkmaya çalış biraz" sesinde anlamdigim bir tuhaflikla söyleyi vermişti.
Karşılığında "istemiyorum " demiş gökyüzüne bakmıştım. "Pff inatçı keçi" "sensin o" "Hem sen neden çıkmıyorsun bana söylüyorsun erkekler iğrenç hepsi aptal sevmiyorum" "uh ben benim için de aynı şekilde" "bak o zaman başkalarının işine karışma minnie" "Peki peki anne" "içeri geçelim mi? Soğuk olmaya başladı hava" "uhm geçelim" Ayağa kalkmış ona karşı dönmüştüm.
Bir anda mız mızlanmış "Unnie benide kaldır kalkamıyorum!" "Off tamam ver elini bana koca bebek" " pff sağ ol ya çok centilmensin beni taşırsın zann etmiştim" "Elimde şarap şişesi ve bardaklar var. Başka zaman şimdi elim yardımıyla kalkmaya çalış minnie" "Hıh peki uzat elini bana" "al bakalim güzelim" "Aman ne romantik"
Elim yardımıyla kalkıp içeri geçmiştik. Odasını gitdiyi zaman "uyuyacak mısın minnie?" diye sormuşdum. Soruma onaylarcasına ses çıkarmış bana bakmıştı. "peki. Birlikte uyuyalım mı? diye sormak istedim" "Ah neden olmasın bekle favori yastığımı kapıp geliyorum" "bekliyor olacağım seni odamda çabuk gel" odama geçip Jimin'i bekliyorudm.
Söylediğim gibi çabuk gelmişti. Yatakda tavana ve duvarlara bakmış düşünceler dalıyordum bal gibi sesi beni hayel dünyamdan çıkarmış ona bakmaya zorlamıştı. "Unnie geldim. Saçlarımla oynarsın değil mi? uyurken" "Ah elbette saçlarınla oynamayı seviyorum yumuşak ve çok güzel kokuyor" "Oh teşekkür ederim" "hadi gel yanıma!" "Geldim geldim kay biraz" "koca yatak oraya kıvrılsana?!" "Sana yakın olmak istiyorum unnie!" "Ah-" "Saçlarım ilgi istiyor lütfen!" "tamam koca bebek" Jimin ben ne kadar temas etmeyi sevmesem o, o kadar da seviyordu. İlgiye aç bir bebekti.
Ellerimi gri saçların daldırıp yavaş yavaş hareketlerle hayeli desenler çiziyormuş gibi yapıp arada da saçalrını okşuyordum. "unnie?" yorgun bir "hm" sesi çıkarmışdım devam etmesini teşvik etmek için anlamış olucak ki "ilk öpücüğünü almak ister miydin?" "Ne?" soru soran sesimle bana bakmıştı.
Çok yakındı gözleri gözlerimde elleri üzerimde öylece bakıyordum ben de kas katı kesilmiştim. nefesini yüzümde ve dudaklarım da hiss ediyordum. Fısıltı şeklinde "İlk öpücüğümün senden olmasını isterdim yinede sorun yok her şey için geç değil" demiş ben tepki bile vermeden dudaklarıma öpücük koymuş uzaklaşmıştı. ne yaşandığını hala kavrayamamıştım şaşkın şaşkın bakıyordum. Bir şey söylemem izin vermeden bu seferde arkasını bana dönüp "İyi geceler unnie" demişti.
Ben ise arkasında bıraktığı koca bir kaostum o bir kaç saniyelik öpücüğün etkisinde takılıp kalmıştım. Sonunda gözlerim uykuya yenik düşmüş uykuya dalmıştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
