Haegeum çetesinin lideri Min Yoongi ünlü idol Park Jimin'in menajerinden bir telefon alır. Uzun zaman önce yeraltı dünyasına çekilmiş olsa da ölüm tehditleri alan sanatçıyı himayesi altına alarak koruması için yapılan yardım çağrısına kayıtsız kalam...
ilk bölümler, kurguya ve karakterlere alışma süreci vs derken sık bölüm yayınlamaya çalışıyorum/çalışacağım ama lütfen yorumlarınızı da göreyim😔 lütfen hayalet okuyucu olmayın oylarınız ve yorumlarınız kadar beni motive eden hiçbir şey yok🤍
bana ulaşabileceğiniz bazı hesapları şöyle bırakıyorum;
twitter: misslealove ig: misslealov spotify: ada lovelace
the hand of midas için yaptığım playliste profilimdeki linke tıklayarak ulaşabilirsiniz bu arada <3
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hikayeyi şeytan tarafından hiç dinlemedik. Çünkü bütün kitabı Tanrı yazdı."
-Anatole France
🎼 Soap&Skin - Me and the Devil
***
Min Yoongi'nin namı her zaman kendisinden önce gelirdi.
Jimin'in anlaşmalı olduğu şirketin koridorlarında konuşulan ana konu da Yoongi ve birkaç adamı daha binaya adım atmadan önce hakkında söylenen ve bir kısmı doğru olmakla birlikte çoğunlukla zaman içinde uydurulmuş ancak Yoongi'nin imajına olan katkısından dolayı müdahale etme gereği duymadığı dedikodulardan oluşuyordu. Dedikoduların içeriği çeşitliydi. Aynı anneden farklı babalardan kardeşleri olan Kim Seokjin ve Jeon Jungkook'a bile işi söz konusu olduğunda merhamet göstermediğinden tutun da Haegeum çetesinin kurucusu olan annesinin geçmişine kadar pek çok şeyle ilgili pek çok söylenti kulaktan kulağa fısıldanıyordu. Yoongi, Güney Kore'nin yeni ve meşruluğu epey tartışmalı olan hükümetinin kurduğu Savunma Sanayi Başkanlığı ile kapsamlı bir anlaşma imzaladığı günden beri basının gözü üzerindeydi. Buna alışmıştı. Hakkında konuşulmasına, yazılıp çizilmesine, günden güne artan söylentilere ve insanların onunla göz göze gelmemek için gösterdiği gayrete de aynı şekilde. Korkulan biri olmayı, bir canavar olmayı dert etmiyordu. Çünkü zaten bir canavar olmak istemişti. Bir canavar gibi de görünüyordu nihayetinde ve insanların kaçırdığı en önemli noktanın ne olduğunu da biliyordu.
BBT'nin büyük cam kapılarından içeri girip Seokjin ve yakın korumalarından biri olan Soobin ile kararlı ve hızlı adımlarla asansörlere doğru yürürken onun gözüne takılmamak için büyük çaba sarf eden bütün bu insanların kaçırdığı en önemli şeyin ne olduğunu adı gibi biliyordu.
"Namımız bizden önce gelmiş." dedi Seokjin asansörün düğmesine basarken.
