-21-

271 24 29
                                        

Öncelikle bisey soracam. Şu Shadowhunters diye bi dizi vardı.

İzleyen var mı? (Magnus'a kafayı taktım da... Hehe)

...

Uyanmak hiç bu kadar acı verici olmamıştı.

Çünkü tahta zeminin üzerinde uyanmıştım. Cidden neredeydim ben?

Etrafı biraz inceliyim dedim. Ben odaklanma konusunda biraz kötüyümdür derken odayı incelemeyi unutup odadaki leş gibi kokan osuruk kokusuna benzer bir şeye takılmışım...

Biraz daha kokliyim derken koku tahammül edilemez dereceye gelmiş, kendimi ölü balinaların arasında bulduğumu fark etmiştim. Koca koca hayvanlar yerde ölü şekilde yatıyor.

Balina?

Balina ne alaka amk, demeye kalmadan kafama kalas yedim.

Galiba kıymık da battı kendimi bok gibi hissediyorum.

Gözlerim karardı kafam yerle bütünleşti resmen.

...

Yeniden uyandığımda bu sefer bir direğe bağlanmıştım. Balinalar hala duruyo.

Oradaki birini gördüm. Balinaların arasından geçip önüme geldi.

Yüzü karanlıkta gözükmüyordu.

Cidden hangi ülkeydi o?

Bilinmeyen ülke: Sonunda elime düştün ha?

Elimdeki ipler kendi kendine çözülmüştü ama çaktırmadım.

T: Öyle... Gibi.

Bilinmeyen ülke: Benşm kim olduğumu biliyon mu sen ha?!

T: Veled çok küçüksün sesin gelmiyo.

Gerçekten çok küçüktü. Çok güzel bir sıfatı vardı ama çok küçüktü. Bir de şerefsizdi tabi ama...

Bilinmeyen ülke: Bana bak. Benimle dalga geçme!

Ayaklarımdaki ipler de kendi kendine çözülünce gülmemek için zor durdum.

T: Tamam. Evet. Ne istiyorsun?

Bilinmeyen ülke: Henüz adımı söylemedim!

Gözlerimi devirip sıkıntılı bir nefes verdim.

T: Söyle velet

Bilinmeyen ülke: Ben Guam!

T: Ne

Cidden bilmiyordum ama. Sinirlenmiş gibiydi velet.

Guam: Guam. Adım Guam. Duymadın mı hiç?

T: yoo

Guam: İşte bu yüzden. Kimse beni tanımıyor. Bu yüzden bende en zayıf ülkeleri öldürerek güçleneceğim

T: Ve en zayıf ülke olarak benden başladın öyle mi?

Guam: Öyle.

Kahkaha atmaya başladım.

T: Velet sen çok yanlış anlamışsın. Nerden duydun da en zayıf ülke diye bana geldin?

Guam: Efendi Amerika dedi.

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Vay oç.

T: İyi. O Amerika'ya söyle başkasına bulaşsın.

Sanki hiç bağlı değilmişim gibi zaten kendiliğinden çözülmüş iplerin arasından çıkıp ilerledim.

Kapıya doğru giderken sırtımda bir acı hissettim.

Keskin bir acı.

Guam: Öl.

Baktığımda sırtıma saplı bıçağı gördüm.

T: Oh, siktir.

Şimdi sıçmadı mı ama?

T: Bu yaptığın saygısızlıktır Velet.

Sırtıma doğru düzgün saplanamamış bıçağı çıkarıp Velet'in boğazına sapladım.

T: Küçücük şeye bak sen.

Yere düşüp boğuluyormuş gibi sesler çıkararak can çekişiyordu.

Kapıdan çıkıp eve gidecekken Amerika'nın bu tarafa geldiğini gördüm.

T: Siktir ama Amerika! Bu da neyin nesi?

Anlamaz gibi baktı.

A: Ney neyin nesi?

Sırtımdaki yarığı gösterdim. Ve biraz ötede yatan Guam'ı.

Amerika başını salladı

A: Oh... Anladım. O aptal söylediklerimi ciddiye mi almış?

T: Ne demek o?

A: Ben başımdan salmak için söylemiştim onları.

Gözlerimi kırpıştırdım.

Ne yani?

Şaka uğruna mı sırtım yarıldı?

T: Onu nerden tanıyorsun?

A: O benim özerklerden biri. Yani... Biriydi. Sen onu öldürmeden önce.

Sırtıma dokundu.

A: Yarana bakalım mı?

T: Hayır. Sadece siktir git.

A: Rusya'nın bana yaptıklarından sonra bu küçük bir şey bence.

Aklıma Rusya'nın, Amerika'yı boğduğu video geldi.

T: Benim bir alakam yoktu.

A: Onunla birliktesin.

T: Ne? Seninle mi olsaydım?

A: Belki.

Bacağına tekme attım.

T: Unut.

A: Şaka yapıyorum.

Sızlayan sırtıma dokundum.

T: Yapma. Bak şakaların neye yol açtı.

Ellerini teslim olur gibi kaldırdı.

A: Nasıl istersen.

...

Eve döndüğümde Rusya'ya bir şey söylemedim. Sadece yarama bakmasını istedim.

Ne kadar ısrar etse de nah anlatırdım.

Ayı kesin gidip bir şey filan yapardı.

...

Bunu bölüm olarak düşünmeyin. Vaktim olmadı. İstanbul'a döneceğiz toparlanma şeysi işte.

Geçiş gibi düşünün.

Hoşçakalın 👋

Countryhumans RuskeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin