Yanmak ve yakmak

1 1 0
                                    


Onu ellerinde kan, gözlerinde ateş varken gördüm. 

Kan ona ait değildi,  bir başkasını incitmenin hazzıyla kıvrılmıştı ıslak dudakları. Kan ona ait değildi, ama acı çekiyor gibiydi; derinlerde, çok derinlerde bir acı.

Gözlerinde intikam ateşi vardı; bakışları, bakışlarımı çok kez yaktı. Elinde bir meşale olsaydı ne bu kadar parlardı, ne de derinden geçmeden içimi yakardı. Onun gözlerinde vardı, bir ateş. Ateşten fazlası: bir yangın. 

İstememişti, ne yanmayı ne yakmayı. Elindeki kan bir boya gibi, yere damla damla inerken delirircesine bir gülüş, gırtlaktan gelen acı bir kahkaha atarken gördüm. Kahkahasındaki acıya kulak verdim.

Yakmıştı, birilerinin hayatını ve yakıyordu beni şimdi.

Ama yakmadan çok yanmıştı.

Yanmıştı, ve yandığı kadar bile yakamamıştı. 

İntikam hazzının mutluluğu, ve intikam sonrası boşluğu sarmıştı sesini, nefesini. Artık ölü gibiydi.

Hiç yaşamamıştı öncesinde sanki, ama şimdi yeniden doğmayı beklerken bir mezar çukuruna atılmış gibiydi.

İstediğini bulamamış gibiydi, yakmıştı.

Onu gözlerinde yaş, dudaklarında bir dua mırıltısıyla gördüm. 

Affedilmek için Tanrıya döndü sandım, dualarındaki fısıltıları duyana kadar. "Beni affedecek bir Tanrı varsa bu kâinatta benim Tanrım değildir."

Masumdu, hem yanmış hem yakmıştı. Ona fısıldadım. "Eğer Tanrı olsaydım en çok seni affederdim."

İrkildi, varlığımı yeni fark etmiş gibiydi, halbuki gözlerindeki ateşten ben de nasibimi almıştım. Elleri titremeye, vücudunu kontrol edememeye başladı.  

Onu tanımıyordum, ama endişelendim. Bakışlarını yere dikti, ayaklarımın dibinde görmediğim bedene baktım. 

Ellerinde kan, gözlerinde ateş vardı.

Ellerindeki kanın sahibi ayaklarımın altına serilmişti, önce bedene sonra bana baktı, vücudu nöbet geçiriyor gibiydi. Bir adım atıp ayağıyla yere uzanmış cansız bedeni dürttü. 

Bakışları bende değildi, sırf bu yüzden titremesi azaldı gibi hissettim. Histerik mahlasını duydum, bu sefer acının doruklarında, hazzın uçurumdan atlamasına az kala.

Şaşırdım.. "Tanrı olsaydın, seni öldüremezdim ki." Dedi.

Yanmıştı, yakmıştı.

Onu yakan bendim.

Ayaklarımın dibine baktım, bir ayna misali kendime.

O da beni yakmıştı.


Biliçaltı SerenatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin