Final ¹²

1K 166 120
                                    


2 saat, 3 saat...

Changbin ve Hyunjin gittiğinden beri evde derin bir sessizlik hakimdi.

Derin sessizliği bozan seslerse evde sevgililerini bekleyen Jeongin ve Felix'in ara ara çıkarttığı hıçkırık ve burun çekme sesinden başka bir şey değildi.

Jeongin zaten abisinin arkasından Felix'ten sonsuz kere özür dilemiş, ona sarılarak, geri sarılmasını umarak uzunca bir süre ağlamıştı.

Felix de kızgın ve kırgındı ama uzatamazdı. Jeongin de tehdit edilmişti, Felix'in başına gelenlerle aynı şekilde.

Ve kendisi yeterince acı çekmişti. Başka birisinin, hele sevdiği birisinin bunları yaşamasını istemezdi.

Eskiden etrafı kalabalıktı. Onu sevdiğini düşündüğü bir sürü arkadaşı vardı.

Şimdiyse başını çevirdiğinde o sayılar epey azalmıştı. Changbin, Hyunjin ve Jeongin'den başka kimsesi yokmuş gibi hissediyordu.

Ayrıca her şeye rağmen Hyunjin onun arkasındaydı...

Yeniden umutlanabilir, yeniden ona sarılabilirdi.

Hyunjin kapıyı kıracakmışçasına sert çalıyordu. Kimse açmadığında Changbin onu kolundan tutup geri çektirdi. Ardından biraz gerildi, hızlıca kapıya sert bir tekme attı.

Hyunjin ipinden kopmuş gibi evin içine girdi, insanüstü bir hızla odalara bakarken öbür yandan bağırdı. "Neredesin orospu çocuğu?!"

İçerideki odalardan birisinden Chan çıktığında, Hyunjin tarafından yanağına indirilen yumruk kaçınılmaz olmuştu.

Chan koridordaki duvara yapışırken Changbin Hyunjin'i omuzlarından tutup geriye çekti.

Hyunjin ise var gücüyle bağırıyordu. "Nasıl yaptın bunu orospu çocuğu?! Felix'in ne suçu vardı?! Benim ne suçum vardı?!"

"Sakinleş Hyunjin." Diye söylense de Changbin'in sözleri Hyunjin'in öfkesini bastıramıyordu.

Yine de onu zapt etmeyi başardı.

Hyunjin daha hareketsizdi şimdi ama ses tonu biraz bile azalmadı.

"Felix'in neler yaşadığını biliyor musun Chan?! Tabiki biliyorsun, hepsi senin planındı! Ben sana abi dedim lan! Zor günümde yanına koştum, dardayken sana sığındım! Ben sana güvendim orospu çocuğu! Neden yaşattın bize bunları?!"

Chan dudağından akan kanı durdurmaya çalışıyordu. Yine de kafasını kaldırdı, Hyunjin'e baktı.

Ama açtığı ağzından bir kelime bile dökülmeden geri kapattı.

Söyleyecek bir şeyi yoktu.

Hyunjin yeniden hareketlenecekken siren sesiyle hepsi durdu.

Changbin Hyunjin'in önüne geçip ileriye bir adım attı ve Chan'a yaklaşarak konuştu. "Bundan sonrasıyla polisler ilgilenecek." Dedi buz gibi bir ses tonuyla.

"Ne?" Derken Chan'ın sesi titremişti.

"Felix'e yapılanlar, Jeongin'e attığın tehdit mesajları, arama kayıtların... Tüm kanıtlar çoktan polislerin elinde. Kaç suçtan yargılanacaksın ya da tek başına mı batacaksın yoksa diğerlerini de peşinden mi götüreceksin bilmiyorum. Ama umarım hapislerde çürürsün orospu çocuğu."

Changbin son sözlerini söylediğinde Chan'ın bir şey söylemesine izin vermeden Hyunjin'i de alarak evden dışarıya yöneldiler.

Zaten daha çıkış kapısından çıkmadan polislerle karşılaşmış, başlarıyla birbirlerini selamlayarak içeri giren polislerden ters yöne doğru hareket etmişlerdi.

Aldattın Mı Beni? | Hyunlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin