1~

21 4 8
                                    

"Lara anla artık!! Kedilerden nefret ediyorum! Evde kedi kedi istemiyorum!"

Biricik kardeşine sesini bile yükseltmeyen Jisung sinirle söylemişti bunu. Kardeşi ise ise kedi alması için onunla tartışıyordu. Abisinin ona bağırması onu üzmüştü.

"Abi bir kedi ya! Küçücük bir hayvan! Neyini istemiyorsun?"
"İstemiyorum dedim Lara! Küçüklüğumden belli sevmediğimi bilmiyor musun?"

"Biliyorum ama abi küçücük bir kedinin sana zararı olmaz!Hem artık büyüdün sen"

Jisung kardeşinin kararının değişmeyeceğini anlayınca oflayıp ayağa kalktı. Arkasını dönüp odasına gitti. Lara ise arkasından bağırdı

"Bu iş burada bitmedi Han Jisung! O kedi alınacak!"

Jisung kapıyı sertçe kapattı kardeşine bir kedi için bağırdığına  inanamiyordu ,biricik kardeşine...
Lara ise sinirli ve üzgündü. Televizyonu kapatıp odasına gitti. Jisung'un anne ve babası ölmüştü bu nedenle yalnız yaşıyorlardı. Jisung'un elindeki en değerli şeyi kardeşiydi. Onun kılına bile zarar gelsin istemiyordu.
Jisung yatağa oturup ellerini saçlarına geçirdi ve derin bir nefes aldı. Tam o sırada telefonundan mesaj geldi. Oflayıp telefonu eline aldı

"Bebeğim, uyudun mu?"

Jisung mesajı okurken yüzü nötr kaldı. Normalde sevgilisi ile konuşurken her zaman mutlu ve heyecanlı olurdu. Şimdi ise az önceki tartışmadan dolayı konuşmak istemiyordu

"Şimdi konuşmak istemiyorum Mina, sonra konuşuruz."


"Yine ne oldu? Kardeşinle mi tartıştın?"

"Mina, lütfen. Konuşmak istemiyorum dedim"

"Tamam. iyi geceler"

Mina çevrimdışı

Jisung mesajı yazıp telefonunu şifonyerin üzerine koydu. Gardolaptan kendine rahat kıyafetler aldı ve banyoya ilerledi. Üzerini çıkarıp düşakabine girdi. Suyu açtı ve sıcak suyun vücudundan akmasına izin verdi

Duş aldıktan sonra düşakabinden çıkıp rahat kıyafetler giydi. Saç kurutma makinası ile saclarini kuruttu. Banyodan çıkıp yatağına uzandı. Kardeşi ile yaptığı tartışmayı düşündü. Gerçekten bir kedi için kardeşine bağırmıştı. Kardeşi onun için dünyada en önemli şeydi. Kendini suçlu hissediyordu ve bir an önce kardeşinin gönlünü alması gerektiğini biliyodu

...

Sabahın ilk ışıkları odayı aydınlatmaya başlayınca Jisung yavaşca uyandı. Esneyip gözlerini ovuşturdu. Şifonyerin üzerindeki telefonunu alıp mesajları kontrol etti.

'Taçsız Krallar👑😝🙄😒+99 mesajınız var'

"Oha yine ne konuştunuz Allah bilir."

Telefonunu yatağa bıraktı. Yataktan kalktı ve odasından çıkıp mutfağa ilerledi. Mutfağa vardığında kardeşi kahvaltıyı hazırlamış yiyordu. Ona  bakmamıştı bile. Jisung yüzünü buruşturdu ve oturdugu sandalyenin yanında durup ona sarıldı

"Hadi ama Lara...bir kedi için trip atamazsın."

Lara omuz silkti ve etrafındaki kolları itti.

"Yemeğini ye Jisung"

Jisung isteksizce geri çekildi. Sandalyeye oturdu ve kahvaltı yapmaya başladı. Yemek boyunca kimse konuşmamıştı. Jisung derin bir nefes alıp sessizliği bozdu
"Tamam bugün gider alırız kediyi."

Kardeşi mutluluk ve şaşkınlık karışımı bir ifade ile ona baktı. Bu kadar erken kabul etmesini beklemiyordu.

"Ne? Ciddi misin?"

Jisung hafifçe gülümseyip Lara'ya baktı.

"Evet ama o kediyi odamda görmeyeceğim."

Lara gülümsedi ve başını salladı. Gözleri mutlukla parlıyordu.

"Tamam, abi. Söz veriyorum."

Lara ayağa kalktı ve abisine sarıldı.

"Sen dünyanın en iyi abisisin. Canım abim"

Jisung Lara'nın yalakalığına kıkırdadı.

"Tamam hadi kahvaltını yap"
Lara gülümseyerek yerine oturdu ve yemeğini yedi. Çok heyecanlı ve mutluydu bir an önce kediyi almak istiyordu. Bir süre sonra beraber kahvaltıyı topladılar, Lara hemen odasına gidip hazırlandı. Jisungda odasına gitti, üzerini değiştirdi. Telefonundan gelen mesaj ile arkasını döndü,ilerleyip telefonu eline alıp mesajı okudu.
"Aşkım, nerede kaldın? Seni bekliyorum."

Arkadaşlarrr umarım begenmişsinizdir. Bu hikayeyi kendim yazdım. Yani chai veya cai'den almadım. Okulda deftere yazmıştım oradan buraya geçiriyorum. Derste yazarken hoca farketmesin diye binbir şekile giriyorum. Neyse byss💕🎀

Little kittyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin