Teachers Pet / Taekook

'ʜᴀᴠᴀɪ ғɪşᴇᴋʟᴇʀ

yyyynnn süre sonra yeni bölüm!!!!
Neden uzun süre yazmadığımı okuyunca anlarsınız 🤫

Düz yazı şeklinde yazdım
Bi önceki bölüm için özür dilerim bence dördüncü duvarı fazla kırdım ve sıkıcı oldu

ÖZÜR DİLERİM OKUYAN HERKESTEN 🌟

✧･ﾟ: *✧･ﾟ:*

Nedenini bilmediği halde daha hızlı atmaya başlamıştı kalbi. Bunu yazmasını zaten o istiyordu ama yazacağını kendi bile bilmiyordu.

Çadırlar arası pek bir mesafe yoktu aslında. Dışarı  çıkıp yavaşça karşı çadıra adımladı.

Arkadaşlarının onu çadıra almaması onun için fırsat olmuştu. Onları unutmuştu hatta.

Arkadaşlarının çadırına oranla daha büyük ve daha pahalı duran çadıra varınca ne yapacağını bilmeksizin çadıra tıklattı (?)

Hava çok soğuktu biraz daha burda beklerse donabilirdi. Hafif gülümsemesini takındı yüzüne.

İçeriden dağınık bir Taehyung beklemiyordu.

" Geleceğini düşünmemektim "

İçeriye geçti. Karşısındaki küçük masaya dayalı sandalyeye oturdu. Karşısına da Taehyung.

" Anlat bakalım neden almıyorlarmış seni çadıra? "

" Bilmiyorum "

Etrafı izlerken söyledi. Nedeni bilinmez gerginlik, heyecan, korku ve mutluluğu aynı anda yaşıyordu ve bu çok kötüydü. Buraya geldiği andan beri içinde bir ürperti zaten vardı .

Seviyor muydu sevmiyor muydu.  Bunu anlaması kendisi için bile zordu.

Hayal dünyasında yaşıyordu kendisi. Tamamiyle hayal ürünü gibiydi herşey ondan emeğin olmamıyordu.

Belkide Taehyung onu öğrencisi olarak görüyordu kendi aklıyla kendine böyle bir hikaye yazmıştı .

Uykusu vardı belkide omdan kuruyordu kafasında. Hâlâ gerginlik vardı içinde.

Karşısındaki adam doğruca ona bakarken hayal dahi kuramıyordu aslında.

Ama seviyormuş gibiydi. Aşık aşık bakıyordu sanki. Emin olamazdı. İlk adımı hiçbir zaman o atmayacaktı hep Taehyung ü bekleyecekti.

" İyi misin jungkook "

" Ah evet evet iyiyim "

Gerçek hayatta geri döndü bu soru ile. Hayal dünyası genişti ve içine girince bir daha çıkamıyordu. Taehyung onun yorgun olduğunu düşündü. Doğru düşünmüyordu.

" Anlaşılan yorgunsun geç yat ben geliyorum "

Zaten oldukça büyük olan çadırın arka tarafına gitti. Geldiğinden beri göz gezdirdiğin odada en çok dikkatini çeken tabloya doğru gitti .

Odanın geri kalan heryeri bu kadar düz iken bu tablo ve etrafı çok hoş ve otantik bir havası vardı.

Tablo özenle temizlenmişti geri kalan yerlerden bunu anlayabiliyordu.

Eline aldığı küçük tabloda iki kişi el ele duruyordu. Muhtemelen Taehyung'un annesi ve o.

Çocukluktan beri pro bişey değişmemişti hâlâ yüzü aynıydı. Evet sadece daha yakışıklı. Arkasından gelen sıcaklık ve nefes ile irkildi.

" Neye bakıyorsun "

Dip dibe olmanın verdiği anlamsız heyecan ile konuşamadı. Dönmek için yüzünü hafifçe çevirdiğinde yüz yüze geldiler.