1. BÖLÜM: SEÇİMLER

791 131 272
                                    

Bu kurgu, DY serisinden tamamen bağımsız bir kurgudur. Dikişsiz Yara'nın 40. Bölüm'ündeki Sarı'nın kaçma fikrini Aspar kabul etseydi ne olurdu, sorusu üzerine yazılmış mini bir hikayedir. Alternatif evren olarak düşünülebilir. 

Bundan rahatsız olacak okurların okuması tavsiye edilmez.

Bundan rahatsız olacak okurların okuması tavsiye edilmez

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Dikişli ya da dikişsiz yarayı seçmiyorum. Yamayı seçiyorum ben."

Yıldız Tilbe - Hastayım Sana
Yıldız Tilbe - Çabuk Olalım Aşkım

⚔︎

Külliyeden çıkıp, Sarı'nın beni sürüklediği yere gidene kadar yıkılmazmışım gibi duran yüz ifademi bozmadım. Bizi bir ara sokağa sokup, caddeyi kontrol ettikten sonra bana döndü ve peşimizde kimsenin olmadığını onayladı.

Ellerimin titreyişi artarken, "Kolyeyi ver, Sarı." dedim zar zor.

Gözlerini dikti gözlerime. "Ne yapmayı planlıyorsun?"

"İngiltere'ye gidip onu kendi ellerimle kurtaracağım. Kimsenin sözüyle hareket etmeden, bizzat kendim gideceğim." Elimi uzattım. "Kolyeyi ver."

"Neden vereyim?"

Kaşlarım çatıldı. "Ne?"

"Neden vereyim, dedim." Aramızdaki mesafeyi yavaş yavaş kapatırken gözlerini ayırmamıştı gözlerimden. "Empati demiştin sabah, hadi benimle empati yap; Kolyeyi vermezsem Pakhan ölür. Kıymet'i desen adamdan saymıyorum, gözümde rakip bile değil. Pakhan öldüğünde sana sahip olabilme şansım varken neden kolyeyi vereyim?"

"Verirsin," dedim dişlerimin arasında, bastıra bastıra. "Verirsin çünkü kendin söyledin. Sen ne Kıymet'sin, ne de Kartal."

"Her şeyden kurtulabiliriz!" Ellerini yanaklarıma sararken umutla baktı gözlerime. "Anlamıyor musun, benim güzel Zahir'im? Bu bir şans, bu bir fırsat. Bizim için... Her şeyden kurtulabilmemiz için bir fırsat. Pakhan'dan, diğer Karayılanlardan ve her şeyden kurtulabiliriz. Krallık kolyenin onlarda olduğunu sanıyor. Bizi fark etmezler bile. Hepsinden kurtulabiliriz."

"Ne istiyorsun?" diye sordum yorgunca. "Söyle bana açık açık...Ne yapalım istiyorsun?"

"Gel benimle," dedi umutla ama bir o kadar da çaresizlikle. "Gel benimle, Zahir'im. Kaçalım. Sadece ikimiz, el ele... Kaçalım ve gidelim."

"Sen delirdin mi?" diye fısıldadım ama bir çığlık etkisindeydi. "Sen delirdin mi, Sarı? Hiçbir yere gidemeyiz. Bizi yok ederler."

"Edemezler!" Daha sıkı sarıldı yanaklarıma. "İzin vermem, dokundurtmam sana! Kaçarız, saklanırız, birlikte yaşarız. Aspar ve Sarı olarak bile değil. Sırtlan ve Leopar olarak birlikte yaşarız."

SIRTLAN ve LEOPAR | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin