which person?

36 9 20
                                    


sunghoon
jaeyun
benimle aynı kafede buluşur musun?

jaeyun
niye?

sunghoon
konuşmak istediğim konular var

jaeyun
tamam ama yine aynı şeyi yaparsan

sunghoon
hayır
jaeyun yapmayacağım

jaeyun
tamam geleceğim
görüldü

jaeyun's pov.

sunghoon'u bekliyordum kafede, erken gelmiştim bu sefer. sunghoon  beni görünce gülümsemiş ve bana doğru koşmaya başlamıştı.

"jaeyun, ne içersin" diye sorduğunda, "ben bi' şey içmeyeceğim" demiş ve sunghoon'u inceleyeme başlamıştım. sunghoon derin bi' nefes almış ve bana
"direkt konuya gireyim mi?" diye sormuştu. kafam ile
onu onayladım.

"bak, jaeyun biliyorum bana kızgınsın ama ilk önce
beni dinlemelisin. kalbini kırdım defalarca ve bunun
için büyük pişmanlık duyuyorum her gece seninle
konuşmak istiyordum, senin iyi olup olmadığını merak
ediyordum, sunoo ile kavga etmemizin sebebi sensin.
artık o kötü ve umursamaz adam yok karşında. bana
bi' bak sence gözlerim bu söylediklerim tüm şeyleri yalan olarak mı gösteriyor, gözlerimdeki pişmanlığı
ve üzüntüyü görüyor musun? sunoo bana eskisi
gibi olmadığımı söylüyor, evet doğru ben eskisi gibi
değilim değiştim, hayatım artık daha farklı.
senin yüzünden, senin masum kalbinden yüzünden
her zaman sunoo'yu destek oldun, o ağladığında
onun yanında durdun. çok iyi bi' insansın jaeyun sen.
her gece senin iyi ve temiz kalbini düşündüm.
senin tatlı ve güzel olan yüzünü düşündüm.
ben seni sadece bunları söyleyeyim diye çağırmadım seni seviyorum jaeyun." söylediği tüm sözlere ağlamak
üzerindeydim gerçekten gözlerindeki pişmanlık belli
oluyordu o beni seviyordu. ne yapacaktım bilmiyorum
eski yakın arkadaşımın sevgilisi ile bi' ilişki yaşamak
nasıl bi' şeydi? ama bende onu seviyordum.
bende her gece onun için düşündüm söylediğim ona
bu aptal kelimelerim ve ileriye gittiğim davranışlar...

"bende seni seviyorum, sunghoon" gülümsedi.
içten bi' şekilde gülümsedi. "ama..."  kaşlarını çattı.
"ama?"  gözlerimi kaçırdım "sunoo"  dediğimde ise
tekrar yüzünde bi' gülümseme oluştu.
"onu sevmiyorum" dedi. ben ise pek tatmin olmamıştım. "sunghoon, sunoo benim eskide olsa-"
sözümü tamamlayamadan dudağıma yapıştı.
etrafta insanlar olduğu için onu durdurmaya çalıştım
o ise beni kafenin arka tarafına götürdü ve tekrardan
dudağıma yapıştı, karşılık istiyordu benden, bende
ona istediğini verdim. belimi okşuyordu soğuktan,
üşümüz elleriyle bende onun omuzlarında destek
alıyordum.

dudaklarımızı ayırdığımız da bi' gülümseme oluştu yüzünde "çok güzelsin..."

==============
selam bu bölüm hakkında neler düşünüyorsunuz?
sanki düzyazı fazla oldu bu bölümde😔

stay away from him, jakehoonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin