Doğum Günü Seksi (M)

9 1 48
                                    

Jisung önünde asılı olan ince sweatin kumaşını yokluyordu. Ağzından neon yeşil kusmuk?? veya salya?? süzülen çirkin bir zombi basılıydı sweate. Jisung çok sık kıyafet alışverişine çıkan biri değildi, internetten almayı tercih ederdi. Ama doğum günü için kendine yeni bir şeyler hediye almak istiyordu ve son güne bıraktığı için başka şansı yoktu.

O ve Felix için hep beraber toplanmaktan bahsetmişti Seungmin. Hem planı kendisi yapması gerekmediği için hem de artık Hyunwoo’yu yakın çevresiyle tanıştırmak istediği için bu teklife atlamıştı Jisung. Yarın biraz içki alıp Seungmin ve Felix’in evine gideceklerdi.

Arkadaşlarını Hyunwoo ile tanıştıracağı için heyecanlıydı. Üstelik normalden kalabalık olacaklardı. Felix Seungmin’in ev arkadaşı kontenjanından otomatik olarak bazı buluşmalarına katılıyordu, ama özellikle Hyunjin’i sadece lafta tanıyordu. İyi bir ilk izlenim bırakmaya çalışacaktı.

Minho da orada olacaktı tabii.

Gözlüklü olanın onu hastaneye bırakırken söylediklerini kafaya takmıyordu Jisung. Minho Jisung’un başkasına karşı kendisini savunmasını tembihleyebilecek son kişi bile değildi. Hyunwoo kadar kibar ve düşünceli birine bok atacağına kendi zorbalıkları için özür dilemeliydi. Hem o kimdi ki Jisung’a kendi ilişkisini anlatmaya çalışıyordu?

Tamam, o hafta duştayken, işe giderken veya yemek falan yerken birkaç defa bu konuyu düşünüp kafasında büyük olanla tartışmış olabilirdi. Ama sırf burnunu her şeye sokmasına sinirlendiği için.

Yumuşak sweati bırakıp etrafa bakınmaya başladı. Kumaşı ince olsa da hâlâ uzun kollu giymek istemeyeceği kadar sıcaktı hava. Hem içeceklerdi.

Renkli tişörtlerin olduğu bölüme doğru ilerledi. Evde takılacakları için rahat bir şeyler bakıyordu. Açık mavi üzerine yeşil çizgileri olan bir tişört gördü. Bunun siyah beyazından vardı onda, bir de renklisi olsa fena olmazdı sanki.

Hyunwoo öyle düşüncesiz biri değildi, tam tersi çok düşünceli konuşurdu. Jisung’a hep iltifat eder, hayatım aşkım falan der ve en ufak şeye bile teşekkür ederdi. O böyle konuştukça daha çok fedakâr olmak istiyordu zaten insan.

Renkli tişörtü alıp omzuna attı. Madem alışverişe mağazaya kadar gelmişti, her şeyi deneyecekti.

Jisung’un önceki sevgilileri biraz o profile uyduğu için Minho’nun neden bahsettiğini biliyordu. İlişki için, doğrusu kendisi için bile pek bir şey yapmayan sevgilileri çok olmuştu. Hyunwoo’nun sıkıntısı bencil veya tembel olmak değil, sadece biraz meşgul olmaktı. Onun çok vakti olmadığı için Jisung biraz fedakârlık yapıyorsa bunda garip bir şey yoktu. İlişkiler böyleydi, biri diğerinden daha çok fedakârlık yapmak zorunda kalabilirdi, bunun kendisi olmasını tercih ederdi Jisung.

Kabine giderken kadın reyonunda önünde yıldız desenleri olan gri, bol bir tişört ilişti gözüne. Yıldızlar sonradan tişörtün üzerine dikilmiş gibi eskitme tarzıydı. Dudağını dişleyerek büyük bedenlerden bir tanesini alıp aynada üzerine tuttu. Biraz kısaydı, pantolon belinin birkaç santim üzerinde duruyordu.

Elinde tişörtlerle mağazanın bu tarafını gezmeye başladı. Her şeye yakından bakmıyor, kendi giyebileceği başka bir şeyler çıkar mı diye bakınıyordu. İç çamaşırı bölümüne gelince kısaca etrafı kolaçan etti. Görünürde kimse olmayınca siyah, üzerinde papatyalar olan bir külodu alıp beline götürdü. Düzgün bedeni bulursa ona olurdu herhalde?

Daha önce hiç kadın çamaşırı denememişti. Arada aksesuar veya bugünkü gibi üstler aldığı olmuştu ama bu tamamen yeniydi. Diğer renk ve modelleri de hızla taradı. Etrafında ince bir danteli olan, toz pembe bir tane görünce durdu. Önünde ufacık, yine dantelle çevrili kalp şeklinde bir pencere vardı. Kıkırdayarak onu da alıp kabinlere yöneldi. Doğum günü için sadece dışına değil, içine de özen göstermeliydi. Sonuçta doğum günü seksi diye bir şey vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 3 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Graphic Design is My Passion! // MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin