Unutulması gereken bakışlar,görüşler. Hatırlanması gereken kişiler. Yaşanılması gereken sevdalar
Değişmesi gereken bir hayatım var. Kişiler,olay,mekan,zaman.
Hayatımın eksilmesi gereken kişiler. Yaşanması gereken olaylar. Bulunmamam gereken mekanlar,yaşamamam gereken zamanlar oldu. Oldu,oluyor ve olacak. Ben sadece çalışıyorum.
Hayatta kalmaya . Sevilmeye.ADANA
Soğuk , haddinden fazla soğuk bir hava. Ve kendimi kurtarmak için gittiğim , birkaç ara sokaktan sonra karşıma çıkan bir okul.
Mecburum gitmeye evde kalıp bu yaşımda görücüye gelen ara yapıcı teyzeleri beklemek istemiyorum.
Adımlarımız hızlandırdım ve okul kapısından içeri girdim.
Birkaç kişi banklarda oturuyordu.Ve yakın arkadaş oldukları belli olan birkaç grup gülerek bir şeyler konuşuyorlardı.
Sınıfa çıktım ve orta sırada bulunan sırama oturdum.
Sıra arkadaşım Emire günaydın diyip çantamı yanıma koydum.
O da bana günaydın deyip kafasını sıraya geri koydu.Emir , sınıfın hem şaklabanı hem de neşe kaynağıdır.
Çoğu kişiyle iyi anlaşır.
Kimseye tav olmazdı.Okuldaki çoğu kızın gözü onun üzerindeydi. Ama o hiçbir kıza o gözle bakmazdı , bana bile bacısı gibi davranır beni mutlu ederdi.
Sınıftaki kızlar onunla konuşurken bize baksalar da ,
İkimizin de kimsenin ne düşündüğü umrumuzda değildi açıkçası.Sabah erken saatleri olduğu için sınıf neredeyse boştu.
Ve ben de çantamdan ajandamı çıkartıp yazmaya başladım.
Severdim yazmayı; şiir , söz
fark etmiyor. Zihnimdekileri kağıda aktarmak hoşuma gidiyor.Seni her gördüğüm de;
dünya durur sanki.
Bir tebessüm etsen , aydınlanır günüm.
Kalbimde sakla bu derin
sevda.
Ama sen farkında bile değilsin ,
Bilmem neden.Gözlerinle buluşmaz
bakışların ,
Kelimelerim düğümlenir her defasında.
Yanından geçerken kalbim çırpınır.
Ama sen bir rüzgar gibi
geçip gidersin yanına.Belki bir gün anlarsın
belki de hiç.
Bu sevda benim yüküm ,
benim yalnızlığım.
Sen uzak bir yıldız , ben ise
bir gölge.
Aynı dünyada varız ama
aslında çok uzak.𝓡𝓐𝓝𝓐
İmzamı da attım ve ajanda mı kapatıp çantama geri koydum.
Sınıf yavaş yavaş dolmaya başlamıştı. Sınıftaki bazı kızlardan dedikodu sesleri gelmeye başlamıştı ama beni ilgilendirmiyor.
Müziği çaldı ve herkes sınıfa girmeye başladı sınıf tamamen doldu ve herkes yerine oturdu.
Hoca sınıfa girdi ve herkes konuşmayı bırakıp ayağa kalktı.
Hoca "oturun" dedi , herkes oturdu. "Kitaplarınızı açın ,
bu bugün sadece kitaptan devam edeceğiz."☼☼☼
İlk ders bitmişti. Kantine inmeye karar verir sınıftan çıktım. Masalardan birine oturdum ve etrafı izledim.
Bir kız grubu az ötenme kahve içiyor. Ve kızların çaprazında ise üç erkek sohbet ediyordu.
Gözlerim kantin kapısından giren ikiliye çarptı.
O ve buraya geldiğimden beri hep yanında gördüğm arkadaşı Yavuz ile hemen yanındaki masaya oturdular.
Bakışlarım onlardan çektim ve hemen önüme konumu sıcak kahveye baktım.
Getiren kişiye baktığımda Emir olduğunu gördüm.
"Hava soğuk iyi gelir afiyet olsun" dedi ve yanımdan ayrıldı.
Bir kantin kapısından çıkan Emre bir önümdeki sıcak kahveye baktım. Dumanı üstüne tutuyordu.
Sınıfa varınca teşekkür etmeyi düşündüm ve küçük bir tebessüm ederek kahveden bir yudum aldım.
Bana olan bakışlar istedim ama dönüp bakmadım.
Ama o bakışlar ne kızlardan ne de sohbet eden üç erkekten di.
O bakışlar yan masada oturan iki arkadaş tan birinin di...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRİ SEVDALI , BİRİ SEVDAYA YABANCI
ChickLitBu hikaye de iki kişi vardı. Biri sevdalı , biri sevdaya yabancı...