Kenan
Kahvem nerdeArda
Zıkkim ic|
Sıradayım niye yazıyorsunKenan
Hizmetinden memnun kalmadim
Çabuk olArda
Beyefendiye bak ya
Bi zahmet bekle
İki saatir sıradayimKenan
Beceriksiz misin
Bir kahvede alamadin miArda
Napabilirim senin gibi milleti mi ezeyim canimKenan
Boyun yetmez senin
Daha cok ezilen olursun senArda
Sen bana kısa mi diyorsun
Sanki 2 metresin ne bu artistlikKenan
Senden uzunum o yeter
Neyse hadi bekliyorumArda
Serefsiz herif|.
Bıkkınlıkla oflayıp telefonu cebime koymuştum. İki saatir kenan beyefendinin kahvesini almaya çalışıyordum. Neymiş kahvesiz yapamıyormuş şovcu piç.
"Ya kardeşim dayama" arkamda ki ırz düşmanına sinirle dönüp konuşmuştum. Dayamak için yer arıyorlardı resmen. Sıranın bana gelmesiyle kahveyi alıp kendimi kalabalıktan atmıştım. Temiz havayı içime çekerek Rabbime şükür ettim.
Üst katta ki son sınıfların katına çıkıp kenanın sınıfına gitmiştim. Sandalyede yayılarak oturmuş telefona bakıyordu, rahatlığa bak ya hayat buna güzel. Ayaklarımı yere sürte sürte gidip sertçe masaya bırakmıştım kahveyi. Piç gibi gülümseyip bana bakmıştı. " Ne bu suratsızlık? Gülümse biraz" yüzüne vurmamak için kendimi zor tutuyordum bu ne diyor.
"Sana gülümseyeceğime gider kendimi camdan atarım daha iyi" abarta abarta konuşmuştum ki anlasın ona karşı nefretimi arsız adam. Ayağa kalkmış ve boy farkını öne çıkarmıştı. En nefret ettiğim şey.
"Burda benim nefret etmem gerekmiyor mu, sonuçta motorumun anasını siken sensin" semihin bana o lafı dediği günün sabahına tüküreyim, başıma nasıl bir bela almışım ben ya.
"Ya canım benim ufacık çizik ne abarttın ya istiyorsan gider boya alırım boyarım"
"Sakın" lafımı bitirdiğim anda seslice söylemişti. İyilikte yaramıyordu herife.
"Neyse gidiyorum ben isteme birşey benden kalk kendin yap" diyerek yanından uzaklaşmıştım. Tabi ki bugün beni böyle kolay bırakmayacaktı bundan çok emindim. Kenanı sadece dışarıdan gören bir insandım kişiliğini falan bilmiyordum. Barışın yanında gezen adamdan ne bekliyorsam ikiside aynı sinir bozuculukta.
Son sınıfların katından çıkarken cırlayan bir adet Semih görmüştüm. Boş koridorda durmuş karşısındaki barışa sinirle birşeyler söylüyordu. Barış rahat bir tavırla ellerini cebine koymuş konuşan çocuğu dinliyordu. Semihin kavga nedeni büyük ihtimalle barışın niye nefes aldığıydı. Mantıklı bir sebep aramıyordum çünkü kavga etmek için birşeyler arıyordu sürekli.
Yanlarına doğru ilerlerken seslerinide duymuştum.
"Hayvan herif senin yüzünden aldığım içecek döküldü niye yoluna bakmıyorsun"
"Ne uzattın anasını satayım, alırım sana o içecekten on tane yeter ki kafamın dibinde cırlama"
"Ay istemem senin alacağın içeceği sen git önce yürümeyi öğren" biraz daha böyle giderse olay baya büyüyecekti bu yüzden semihi kolundan tutup götürmeye çalışmıştım. Çalıştım diyorum çünkü yemin etmiş yerinden kıpırdamamak için. En sonunda zorlayarak barışın yanında uzaklaştırıp aşağı kata inmiştik.
"Bırakacaktın oracıkta dövecektim onu" siniri hâlâ geçmemiş olan arkadaşıma göz devirmiştim.
"Salak mısın ya resmen dalga geçiyordu bu halinle"
"O kim ki dalga geçiyor dur döveceğim onu" gitmek için hareket yapmaya kalkıştığı anda tutmuştum onu. Bugünü kavgasız bitiremeyecek gibiydik anlaşılan.
"Kenan ve barış ikilisi deli edecek bizi" en sonunda sakinleşip benim yanıma oturmuştu. "Arda suikast yapalım mı" salakca lafı ile kafasına vurmuştum.
"Sene sonuna kadar yaşayacağız bu çileyi kardeşim alış" halimize acıyordum şuan nefret ettiğimiz elemanların dalga konusu olmuştuk.
"İsmail abiler halısaha yapacaklar gidelim mi" konuyu anında dağıtan ardaya dönmüştüm. "Ben oynamam oğlum ya ayaklarım sakatlandı geçen ki oyun yüzünden" aklıma gelen acıyla yüzümü buruşturmuştum,Onun acısı hiçbirseyde yoktu.
"Çekirdek kolayla izleriz o zaman sıkıntı yok" dediğini onaylayıp anlaşmıştık.
..............................................
Semih ve arda ikilisine bayiliyorum